PKK’nın Gara bozgunu

PKK’nın otoritesi zayıflıyor ve bu, örgütün tüm kollarına da yansıyor. Abdullah Öcalan’lı yıllar ile şimdiki zaman arasında her bakımdan farklılıkların olduğunu görüyoruz. Birleşik yapıdaki PKK yerine çok başlı ve çok örgütlü bir yapılanmayla karşı karşıyayız. PKK önderliğinin dört parçadaki itibar kaybı sürmekte. İmralı-Kandil-Fırat’ın doğusu ve Avrupa örgütleri arasındaki eşgüdümün eskiyi aratır düzeyde olduğunu söylersek abartmış olmayız.

PKK’nın ülkemiz içindeki faaliyet alanı daraldıkça HDP’nin sesi yükseliyor. Eylem yapamaz ve ses çıkaran provokasyonları örgütleyemez hale gelen örgütün neredeyse tek sığınağı HDP/DBP ve destekçileridir.

ANLAŞMAZLIKLAR ARTTI

Kuzey Irak’ta Bölgesel Yönetim ve onun mimarı KDP ile PKK arasındaki anlaşmazlıklar TSK’nın Gara Harekâtıyla (Pençe Kartal–2) beraber arttı. Gara harekâtı üzerine PKK’nın sözde askeri kanadı HPG yaptığı açıklamada KDP’yi suçladı. Savunma Bakanı Hulisi Akar’ın Erbil ziyaretinin ardından gerçekleştirilen harekât PKK ile KDP’yi bir kez daha karşı karşıya getirdi.

HPG’nin yaptığı açıklama üzerine KDP Sözcüsü Mahmud Muhammed çatışmalarda taraf olmadıklarını ve devamında “PKK savaşamıyor ve sürekli kaçıyorsa bunda KDP’nin suçu yok. Bu temelsiz iddialarından artık vazgeçsinler” dedi. Bir diğer ismi KCK olan PKK’nın “Gare’ye operasyon KDP’nin onayı olmadan mümkün değil” yönlü açıklamasına KDP Sözcüsü sert bir yanıtla karşılık verdi.

KDP’nin resmi haber sitesi KDP.Info’da Mahmud Muhammed’in Gara Harekatı üzerine yaptığı açıklama şöyle: “Gerçek olan şu ki, Türkiye ordusu eliyle savaşı Kürdistan Bölgesi toprakları içerisine çeken, kaos, kargaşa ve istikrarsızlığa neden olan PKK’nin kendisidir. PKK Türkiye toprakları içerisinde savaşmıyor, sürekli kaçıp başkalarını da peşinden çekiyorsa, bunda KDP’nin suçu nedir? Tekrar vurguluyorum; KDP’nin bu savaşla bir ilişkisi yoktur ve savaşıp savaşmamak konusunda PKK’nin önünde durmamıştır. Savaşamıyor ve sürekli kaçıyorsa, bunda KDP’nin suçu yoktur. Dolayısıyla bu temelsiz iddialarından artık vazgeçsinler. Kendileri de çok iyi biliyor ki KDP gerçekten bu savaşa bulaşmış olsaydı PKK’nin durumu çok daha kötü olurdu.”

KDP Sözcüsü: “Bizce bu en iyi çözüm PKK’nin Kürdistan Bölgesi’nin yakasından düşmesi, bir daha da istikrarsızlık ve vatandaşlarımızın hayatının alt üst olmasına sebep olmamasıdır” ifadesiyle sözlerine son verdi.

Yukarıdaki açıklama bile PKK’nın içine düştüğü zavallı durumu açıklamaya yeter. TSK önünde kaçan ve saklanacak mağara arayan PKK’lıları artık ne ABD ve ne de İsrail eskisi kadar koruyup kollayabilir.

PKK saflarındaki moral bozukluğu ve savaşma isteğinin eskiyle karşılaştırılamayacak kadar kötü olması, örgütten kaçışlar ve kaçmak için zaman kollayanlar göz önüne alındığında PKK için çıkış yolu gözükmüyor.

PAKURD’UN AÇIKLAMASI

Kürdistani Parti (PAKURD) isimli marjinal Kürtçü parti başkanı İbrahim Halil Baran, Rudaw TV’de Bestun Osman’ın sunduğu “Rudawi Emro” isimli programa katılarak yaptığı açıklamada yine Türkiye’yi hedef aldı. İbrahim Halil Baran, “Türkiye’nin gündeminde Şengal vardı, Şengal üzerine birçok şey söylüyordu. Orada bir operasyon gerçekleştirmek istiyordu. Ancak Türkiye’nin Şengal’e yönelik bir operasyon yapabilmesi için uluslararası güçlerin iznini alması gerekiyor. Amerika bu güçlerden birisidir. Ayrıca İran’ın bölgede parmağı var. Kürdistan Bölgesi ve Irak içinde bu uluslararası bir sorun” dedi. İbrahim Halil Baran yanılıyor ve çarpıyor. Gara’ya yapılan Harekât Sincar için ön çalışma mahiyetindedir ve hedef onikiden vurulmuştur.

Gara Harekâtında bir “karışıklığın” olduğunu kaydeden Baran: “Gare (Gara) saldırısının anlamı nedir. Bu Türkiye’de de gündem olmadı. Sadece birkaç aydın ve yazar Twitt attı. NATO operasyonu mu, yoksa Türkiye’nin kendi operasyonu olduğu konusunda bir karışıklık var” diyerek kafa karışıklığı yaratmaya çalışıyor. Türkiye Gara’ya hiç kimseden izin almaya gerek duymadan tamamen kendi inisiyatifiyle harekâtı gerçekleştirmiş ve başarıyla tamamlamıştır. Ayrıca herhangi bir karışıklık da yok. Kafaları karışık olan, Amerikancı bölücü örgütlerdir ve buna İbrahim Halil Baran da dahildir. Gara Harekâtı Sincar yoluna döşenen engellerin temizlenmesinin bir parçasını oluşturuyor.

SIRA SİNCAR’DA

Gecikmeli de olsa Sincar’a hareket yapılacaktır. Bu zorunludur ve geri adım atılması mümkün olmayan gerçekliktir. Sincar’a yapılacak harekâtın Zine Werte ve Gara Harekâtlarından daha kapsamlı ve çatışmalı olacağı görülüyor ve hazırlıklar buna göre yapılıyor. Sincar Harekâtının Türkiye Irak ve Bölgesel Yönetimin birlikteliğiyle gerçekleştirleceğini tahmin etmek zor olmasa gerek.

PKK artık Bekaa Vadisi ve Kandil gibi ana karargâhlarını oluşturarak oralar üzerinden eylemlerini planlaması ve yönlendirmesi kolay olmayacak. Sincar’dan kapı dışarı edildiğinde örgüt saflarındaki kaçışlar, çözülmeler hız kazanacak. Buna bir de PKK/KCK önderlerinin dağınık halde yaşamak ve saklanmak mecburiyetinde kalmaları eklendiğinde işlerinin hiç de kolay olmadığı görülecek.

Sonraki Haber