Probiyotik hayatını kararttı

Fransa merkezli bir ilaç firmasının ürettiği probiyotiği kullanmasının ardından hayatı kararan Cemal Sağmen hem sağlık hem maddi zorluklar çekiyor. Hastalığı nedeniyle işini bırakan Sağmen, şirkete dava da açtı.

Cemal Sağmen, Kovid-19 salgınından sonra kullandığı probiyotik nedeniyle iki yıldır yaşam mücadelesi veriyor. Uzun yıllar İsveç’te yaşayan 44 yaşındaki Sağmen, pandemi döneminde Türkiye’ye geldi. Bağışıklık sistemini güçlendirmek için bir ilaç firmasının gıda takviyesi probiyotik ürününü kullanınca rahatsızlanarak hastaneye kaldırıldı. O günden beri sağlığı düzelmeyen Sağmen’in tedavisi sürüyor.

TÜRKİYE’DE TEK DÜNYADA 10’UNCU VAKA

Zaman zaman bakterinin kana karışması ile bakteriyemiye giren ve yerinden kalkamayan Cemal Sağmen’e uzun süre teşhis konulamadı. Yaklaşık bir yıl etkeni saptanmayan kan enfeksiyonu sonrasında gelişen diskit ve omurga kırıkları nedeniyle Sağmen, bazı ameliyatlar geçirdi. Adana Şehir Hastanesinde yapılan ayrıntılı incelemede kullandığı probiyotikte bulunan “Bacillus Clausii” adlı bakterinin kan enfeksiyonu yaptığı ortaya konuldu. Tıp literatürüne geçen Cemal Sağmen, bu yönüyle Türkiye’de ilk, dünyada ise şu ana kadar tespit edilen 10’uncu vaka olduğunu belirtiyor.

İŞİNİ KAYBETTİ PARASIZ KALDI

Sağlık durumu ciddiyetini koruyan Sağmen, bu süreçte tüm mal varlığını tedavi masrafları için harcadı, İsveç’te ve Türkiye’deki işlerini kaybetti. Sağmen, hastalanmadan önce iyi bir eğitim aldığını ve iyi bir iş sahibi olduğunu belirtiyor. Tedavisine yardımcı olması için kullandığı probiyotiği üreten Fransa merkezli şirkete başvuruda bulunup yardım istediğini ileten Sağmen, olumlu bir cevap alamadı. Son iki yıldır yaşam mücadelesi veren Sağmen, kullandığı probiyotiği üreten şirkete dava açarak hukuk mücadelesi veriyor

‘PRAC TARAFINDAN SAKINCALI BULUNDU’

Hastalığına sebep olduğunu söylediği probiyotikle ilgili araştırmalar da yaptığını söyleyen Sağmen, şöyle konuştu:

“Bu denli güçlü Bacillus Clausii bakterisi, Avrupa Birliği İlaç İzinleri Kurumu PRAC tarafından sakıncalı bulunup ‘ölümcül sepsislere yol açar’ ibaresi ile satışa sunulması koşulu getirilmiş. Türkiye’de bu ürünün satışı Sağlık Bakanlığı değil, destek ürünü olarak Tarım Bakanlığı’nın vermiş olduğu izin üzerinden yapılıyor. Etkenin saptanması zor olduğu için bu bakteri ile ilgili bildirilen olgular çok az. Dünyada yaklaşık 10 vaka bildirilmiş, üçü ölümle sonuçlanmış.”

‘TÜRK DEVLETİ SAHİP ÇIKSIN’

Bir İsveç vatandaşı ile evli olan ve 4 çocuğu bulunan Cemal Sağmen’in ailesi de Türkiye’ye gelerek kendisini yalnız bırakmadı. Çocuklarını Türk örf ve adetleriyle yetiştiren Sağmen’in Türkçe konuşan İsveçli eşi Madeleine Sağmen, “Eşimin ve bizim aile olarak çektiğimiz sıkıntılar çok büyük. Cemal sürekli ağrılar içinde, tedavi olmaya ve iyileşmeye çalışıyor. O probiyotik İsveç’te satılmıyor. Ben de laboratuvarda çalıştığım için araştırdım. Satılmaması gerekiyor. 2 yıldır Cemal burada, ben çocuklarla İsveç’teyim. Tek maaşla İsveç’te geçinmeye çalışıyoruz. Çocuklar büyüyor, babaları yanlarında yok. Çok zor durumdayız. Tek istediğimiz biran evvel iyileşmesi.” diyerek Türk devletinin eşine sahip çıkması çağrısında bulundu.

Sağmen’in İsveç’te yaşayan kızı, tedavinin sürdürülmesi için Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’dan yardım talebinde bulundu.

Cemal Sağmen’in eşi

HASTANE TEDAVİYE DEVAM ETMİYOR

Türkiye’de çeşitli hastanelerde tedavi gören Cemal Sağmen, son 3 aydır Osmaniye Kadirli Devlet Hastanesi’nde tedavi görüyordu. Ancak, hastane yetkilileri Sağmen’i ‘hastane politikası gereği uzun süreli yatış yapamayacağı’ gerekçesiyle taburcu etmek istiyor. Kendisine “Üçüncü basamak daha iyi bir hastane bul” diyerek kapı gösterildi. Uygulanan tedavi kesintiye uğrarsa Sağmen’in durumunun hızla kötüleşebileceği belirtiliyor. En son uygulanan tedavi ile alyuvarlar, demir ve kalsiyum değeri yükselmeye başlayan Sağmen’de tutulumlarda gerileme oldu. Sağmen bunun sevindirici bir gelişme olduğunu aktardı. Yaklaşık 2 yıldır çalışamayan Sağmen, geceliği 3 ila 5 bin lira arasında değişen fiyatlar isteyen özel hastanelerde tedaviye devam etme olanağının bulunmadığını ifade etti. Sağmen, birçok antibiyotiğe dirençli olan bu bakteriye yönelik mevcut tedavinin devamını talep etti.

PROF. TURHAN: TEDAVİSİ AKSATILMAMALI

Görüşüne başvurduğumuz ve hastayı uzun zamandır takip eden Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Vedat Turhan, hastalığın yerleşmiş olduğunu, etken yok edilene kadar tedavi gerektiğini ama bu mikropla ilk defa Türkiye’de bu şekilde karşıladığı için tedavi süresinin ucu açık olduğunu, hekimlerin Crp ve prokalsitonin gibi değerleri çok yükseltmeden insanı sepsise sokan bu bakteriye karşı uyanık olması gerektiğinin altını çiziyor. Hastanın hayati tehlikesinin devam ettiğini belirten Turhan, tedavinin aksatılmadan devam etmesinin elzem olduğunu ifade ediyor.

Sonraki Haber