Prof. Atun: ABD Kıbrıs'ta istediğini yapamayacak

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Temsilciler Meclisi Dışişler Komisyonu'nda Kongre üyelerinin sorularını yanıtlarken 'Kıbrıs'ı iki toplumlu ve iki bölgeli federasyon olarak birleştirecek kapsamlı bir anlaşmayı güçlü şekilde destekliyoruz' dedi, 'Bu çabalarda Amerika'nın doğrudan Amerikan angajmanını göreceksiniz' ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Ata Atun, şöyle konuştu:

"Blinken’ın açıklamaları bana çok doğal geldi. Joe Biden’ın Kıbrıs’la ilgili görüşü farklı. Biden’ın görüşü Kıbrıs Adası'nın 'Helen' yönetimi altında olması, adada iki devlet olmaması, adadakilerin Kıbrıslaştırılmasıdır. Biden'ın 72’den beri görüş bu. Bu yüzden Blinken'in açıklaması şaşırtmadı. Ama ABD istediğini yapamayacak. ABD’nin istediği olmayacak, müdahale edemeyecek. Türkiye faktörü şu anda Kıbrıs’ta ABD’den daha etkin durumda."

'GUTERRES AĞIZ DEĞİŞTİRDİ'

"27-29 Nisan'da Cenevre’de bir toplantı olacak. Bu görüşme, müzakerelerde nelerin konulacağının tespit edilmesidir. Türkiye, Yunanistan, İngiltere, KKTC, GKRY ve BM. Müzakerede konuşulabilecek ortak zemin araştırmasıdır bu. Burada ABD sadece Birleşmiş Milletler vasıtası ile müdahil olabilir. Belki İngiltere vasıtası ile müdahil olabilir. Başka türlü de müdahil olamaz. Çünkü tarafların çerçevesi içinde ABD yok. BM Genel Sekreteri Guterres bir ay evvel yaptığı açıklamada federasyonun bu kadar yıl konuşulup sonuçlanmadığını, başka alternatifler konuşulmasının daha uygun olacağını söylemişti. Yani, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın açıklamasına açıkçası çanak tutmuştu. Fakat ne oldu? ABD kendisine dedi ki, 'Biz senin Genel Sekreterlik süreni beş yıl daha uzatalım, sen federasyon konusunda devam et.' Guterres hemen ağız değiştirdi. Geçmişe bakarsanız göreceksiniz. Geçmiş dediğim de dört beş hafta… Yani ABD, BM kanalı ile müdahil olacak müzakerelere. Durum bu ama, istediklerinin olmayacağını ben size garanti ederim."

'TÜRKİYE OLMADAN HAREKET EDİLEMEZ'

"Josep Borell’in açıklaması vardı, 'Bölgesel istikrar ve Doğu Akdeniz'deki refah Kıbrıs sorununun çözümüne yakından bağlıdır' ifadesini kullanmıştı. Bu açıklamayı da tersten okuyalım. 'Türkiye’nin istedikleri kabul edilmezse, Doğu Akdeniz’deki zenginlikler barış içinde bölüşülemez.' Türkiye’nin istedikleri olmazsa, Türkiye'nin Münhasır Ekonomik Bölgesi kabul edilmezse, Türkiye’nin Libya ile imzaladığı deniz yetki alanı anlaşması saygı görmezse, Doğu Akdeniz’de istikrar olmaz. Mısır zaten Türkiye’nin kapısını çaldı. Çünkü 2019’un 27 Kasım’ında Libya ile imzalanan deniz yetki alanları anlaşması tarafları buna mecbur eder. Türkiye izin verirse EastMed boru hattı döşenir. İzin vermezse asla döşenemez. Türkiye’nin kapısı çalınmadan Doğu Akdeniz’de çıkan doğalgaz, petrol hiçbir yere gitmez.”