‘700 İngilizce tez inceledim hepsi sorunluydu’

Üniversitelerin Yükseköğretim Kurulu kararıyla öğretim dili Türkçe olan lisansüstü programlarda İngilizce tez kabulü tartışması devam ediyor. ODTÜ Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Çağatay Keskinok incelediği onlarca İngilizce tezin hepsinde sorunlar tespit ettiğini belirtti.

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanlığı üniversitelere gönderdiği genelgede öğretim dili Türkçe olan yüksek lisans ve doktora programlarında tezlerin İngilizce yazılabileceğini duyurmuştu. YÖK’ün 9 Mart tarihli toplantısında verilen hüküm danışmanın gerekçeli görüşü, anabilim dalı kurul kararı, enstitü yönetim kurulunun onayı ve geniş bir Türkçe özet şartlarına bağlanmıştı. YÖK’ün tartışmalı kararıyla ilgili Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Çağatay Keskinok ve Kırıkkale Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Bilgehan Atsız Gökdağ da değerlendirmelerde bulundu.

Keskinok, yabancı dilde eğitimin ciddi sorunlar doğurduğunu hatırlatarak karara ilişkin çekincelerini dile getirirken Gökdağ uluslararası alanda Türk milli tezlerinin etkisini artırabileceğini o nedenle toptan karşı olmadığını ifade etti.

‘MİLLİ DAVALARIMIZI ANLATMAKTA FAYDALI OLABİLİR’

Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nden Prof. Dr. Gökdağ kararın faydalı olabileceğini savundu. Gökdağ, şöyle konuştu: “Talebe bağlı olduğunu gösteren bir ifade var orada. Lisansüstü tezlerimizde İngilizce bir özetimize oluyor mutlaka. O özetler kısmen iş görüyor ancak diğer taraftan da uluslararası ilişkilerde milli meselelerimizde etkisiz kalıyor. Türkiye’nin çıkarlarıyla ilgili bilimsel tezlerimizin iki dilli yazılması gerektiğini düşünüyorum. Örneğin Ermeni soykırımı yalanı, Kıbrıs davası vs. O bakımdan faydalı olabilir. Uluslararası tartışmalarda kendi tezlerimizi aktarmakta eksik kaldık bugüne kadar. O nedenle toptan karşı çıkmıyorum. Zaten YÖK de bunu dayatmıyor. İsteğe bağlı bırakıyor.”

‘YABANCI DİLDE EĞİTİM YANLI BAKIŞLAR DOĞURUYOR’

ODTÜ Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Başkanı Prof. Dr. Çağatay Keskinok kararın yabancı dilde eğitimi teşvik etmemesi gerektiği uyarısında bulundu. Keskinok, “Yabancı dil eğitimi ile yabancı dilde eğitim arasında zorunlu bir ilişki olduğunu varsaymak bir yanılsamadır.” dedi. Keskinok şöyle değerlendirdi:

“Yabancı dil eğitimi şüphesiz yararlıdır. Akademik ve bilimsel gelişmeye katkıda bulunur. Ama bunu akademik ve bilimsel gelişmenin ölçütü gibi sunmak çok yanlıştır. 1990’lı yıllar itibariyle yabancı dil eğitimi yalnızca İngilizce’ye indirgenmiştir. Bu emperyalist ve küreselleşmeci süreçlerle doğrudan ilişkilidir. Hegemonik bir durumdur ve emperyalist hegemonyaya dönüşmesinin nedeni ülkelerdeki akademik ve bilimsel çevrelerin bunu içselleştirmiş olmasıdır. Yabancı dilde eğitimin İngilizce’ye indirgenmesi son derece yanlı durumlara neden olmaktadır. Bunun olumsuz etkileri özellikle toplum bilimleri alanında çok çarpıcıdır. Zaten toplum bilimleri en önemli hegemonya alanıdır. Sonunda dünyadaki bilimsel gelişmelerin görmezden gelinmesine yol açmıştır.”

‘KAVRAMSAL SIKIŞMA YAŞANIYOR’

Prof. Dr. Çağatay Keskinok 700’e yakın yabancı dilde tez incelediğini ve hepsinde sorunlar keşfettiğini kaydetti. Hindistan’da eğitim dilinin İngilizce olmasının büyük bir kayıp olduğunun altını çizen Keskinok, tecrübelerini şöyle sıraladı: “Yüksek lisans ve doktora eğitimlerinde şu tür zayıflıklar saptadım. Birincisi sorun saptamada eksiklikler. Yani ithal kavramların belirlediği sorunlar içinde sorun saptama. İkincisi çözüme yönelik saptayıcı sorular üretmedeki zayıflıklar. Üçüncüsü kavram üretmede zayıflıklar. Dördüncüsü aktarmalar ile kuramsal çerçeve oluşturma çaresizliği. Yani kendisi yazan değil, yazılmış olandan alan, onu aktaran bir tarz. Beşincisi de anlaşılabilir ve basit sonuçlara yönelmekteki sorunlar. En önemlisiyse yabancı dilde eğitim ulusal bilim gündemlerinin oluşturulasına engel yaratmaktadır.”

Sonraki Haber