Psikologlar ‘meslek yasası’ talebiyle buluştu

TPD'nin çağrısıyla Ankara'da buluşan psikologlar, özlük haklarında iyileştirme istedi. Eyleme, katılan psikologlar vatandaşların doğru ruh sağlığı hizmeti alabilmesi için de bu düzenlemelere ihtiyaç olduğunu vurguladı

Türk Psikologlar Derneği (TPD) Ankara Anıt Park'ta meslek yasası talebiyle buluştu. Türkiye'nin çeşitli illerinden dernek şubelerinin katılımıyla düzenlenen eylemde psikologlar özlük haklarının da iyileştirilmesini istedi. Bilimsel, önleyici, koruyucu, kapsayıcı ruh sağlığı hizmeti sunulmasını sağlayacak, danışan merkezli ve hak temelli bir "Ruh Sağlığı Yasası" ile beraber Psikologlar Meslek Yasası'nın en kısa zamanda çıkarılmasını talep eden psikologlar ellerinde "unvanıma dokunma, psikolojiye baraj, psikologlar atanmak istiyor" yazılı çeşitli dövizler taşıdı.

KAMUDA PSİKOLOG SAYISINDA ARTIŞ İSTEDİLER

TPD'nin dile getirdiği talepler arasında şunlar da yer aldı:

  • Her bireyin, her ailenin ihtiyaç duyduğunda psikolog talebini karşılayabilecek, yeterli sayıda psikoloğun tüm kamu kurumlarında istihdam edilmesi,

  • Psikologlara serbest çalışma hakkının verilmesini ve buna uygun olarak sağlık meslekleri mevzuatının lisans eğitimi temel alınarak, uzmanlık alanlarının ise ek maddelerle düzenlenerek güncellenmesi,

  • Koruyucu, önleyici ruh sağlığı müdahalelerine öncelik verilmesi amacıyla her kurum ve kuruluşta psikolojik destek hizmetlerini yürütecek psikolog sayısında artışa gidilmesi

  • Toplu sözleşmelerde imzalanan maddelerin tüm kamu kurumlarında görev yapan psikologları da kapsaması,

  • Tüm kamu kurumlarında psikolog olarak görev yapanlara ek sosyal hizmet tazminatı ödenmesi,

  • Psikoloji eğitiminde düzeyin yükseltilmesi için lisans eğitim tercihlerinde sıralama ve puan barajı getirilmesi.

Aydınlık'a konuşan psikolog B.G. "İnsanların derdini dinleyen herkes 'biz de burada psikolog gibiyiz' diyebiliyor çünkü algı sadece dert dinlemek üzerine kurulmuş. Oysa insanın bulunduğu her yerde insan davranışlarını anlamaya yönelik bir bilimden bahsediyoruz. Bunun bu kadar daraltılması öneminin anlaşılmasını zorlaştırmakta." dedi.

REKLAMLARA KARŞI UZMANLIK ALANI

"Psikolojik sağlık söz konusu olduğunda sadece kendini nasıl sunduğuna, kendini reklamlarla nasıl pazarladığına bakılıyor." diyen B.G. şöyle devam etti:

"Bunu merdiven altı tıbbi operasyonlara benzetebiliriz. Gerekli donanım olmadığında faydası zararından fazla olabiliyor fakat ne yazık ki. Her psikolog klinik psikolog değildir zaten ama temelde her psikoloğum/terapistim diyen de psikolog değil bizim ülkemizde. Vatandaş da bunun ayrımını yapabilecek bilgi birikiminde olmadığından kandırılmaları çok kolay ne yazık ki."

‘BARAJ ÇOK ÖNEMLİ’

Öte yandan popüler bir alan olarak gösterilen psikolojinin aslında beşeri bilimlerden biri olduğunu vurgulayan B.G. "Yani bilim olarak ele alınıp uzmanlaşmayla pratiğin kazandırılması gereken bir alan. Ancak üniversitelere bakıldığında hem eğitim kadroları hem de öğrenci profilleri ne yazık ki geleceğe yönelik bir kuşku doğuruyor. 'En büyük cehalet insanın ne bilmediğini bilmediğidir.' der meslektaşlarımız, ne yazık ki bildiğini dahi nasıl kullanması ya da kullanmaması gereken bir kitleyle karşı karşıya kalabiliyoruz, kaldı ki bilmediğini bilmeye gayret etmelerini beklemek ütopik olabiliyor. Bu nedenle üniversitelerde psikoloji bölümüne getirilecek baraj da çok önemli."

Sonraki Haber