Yerhov: Türk ortaklarımızın gerilimi düşürme çabalarına önem veriyoruz

Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Aleksey Yerhov “Türk ortaklarımızın gerilimi düşürme yönünde çaba gösterme arzusuna büyük değer veriyoruz” dedi.

Türkiye Gazetesi’ne konuşan Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Aleksey Yerhov, Türkiye’nin Ukrayna ve Rusya arasında arabuluculuk teklifi, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in kritik Türkiye ziyareti ve Moskova’nın NATO’dan beklentilerine dair açıklamalarda bulundu.
Türkiye’nin Rusya ve Ukrayna arasındaki girişimlerini değerlendiren Yerhov “Rusya ile Ukrayna arasındaki anlaşmazlıkların, Minsk anlaşmalarının Kiev tarafından icrası sürecinde patinaj yaşanması ile bağlantılı olduğu kanaatindeyiz. Eğer Türk ortaklarımız Ukraynalılara nüfuz edip onları daha önce üstlendikleri yükümlülüklerinin yerine getirilmesi konusunda teşvik edebilirlerse, bunu memnuniyetle karşılayabiliriz. Genel itibarıyla, Türk ortaklarımızın gerilimi düşürme yönünde çaba gösterme arzusuna büyük değer veriyoruz” ifadelerini kullandı.


‘SORUNUN ÇEKİRDEĞİ MOSKOVA-KİEV ARASINDA DEĞİL,

MOSKOVA-NATO ARASINDA’


Yerhov, bu meselede NATO’nun rolüne ilişkin “Uluslararası gerginliğin sadece bir ‘Rusya-Ukrayna krizine’ indirgenmesi hiç şüphesiz yapıcılıktan uzak ve yanlış. Böyle bir anlayış biraz yanıltıcı olur. Aslında sorunun çekirdeği Moskova ile Kiev arasında değil, Moskova ile Washington, Moskova ile Brüksel, yani NATO arasında. Esasen söz konusu olan, Kuzey Atlantik İttifakı’nın yıllardır Doğu’ya, yani Rusya sınırlarına doğru durmaksızın ilerlemesi. NATO dediğimiz zaman, her şeyden önce potansiyel olarak Rusya’nın ulusal güvenliği için doğrudan ve direkt tehdit oluşturan en modern saldırı silahları başta olmak üzere, bu askerî blokun altyapısını kastediyoruz. Bir düşününüz; bir akşam, mesai bittikten sonra, evinizin önünde iskemlede oturuyorsunuz ve aniden, komşunuzun avlusuna park etmiş ve top namlusunu size doğrultmuş bir tankın size doğru yaklaştığını görüyorsunuz. Tabii ki, rahatsız olursunuz ve bu ‘çelik makinenin’ evinize ateş açmayacağı, binalarınızı harap etmeyeceği, silah zoruyla mülklerinizi kendisiyle paylaşmanızı talep etmeyeceği konusunda bir nevi teminat istersiniz.
Biz de, maalesef tarihte birçok defa olduğu gibi, Batı’dan savaş tehditleri yükselmeyeceğine dair yasal bağlayıcılığı bulunan garantiler elde etmek istiyoruz. İşte bu yüzdendir ki, onaylanması hâlinde ortak çıkarlara uygun olarak Rusya’nın endişelerini ortadan kaldırabileceğini düşündüğümüz belgelerin taslaklarını hem ABD’ye, hem de NATO’ya ilettik. Bu anlamda emellerimiz, Rusya-Ukrayna bağlamından daha geniştir. Ukrayna’nın NATO’ya üye olmaması, topraklarında yabancı askerlerin ve saldırı silahlarının konuşlandırılmaması, bizce olgunlaşıp kaçınılmaz hâle gelmiş anlaşmaların sadece bir unsuru” diye konuştu.


‘ENDİŞELERİMİZ CİDDİYE ALINMALI'


“NATO’dan beklentileriniz neler?” sorusuna Yerhov’un cevabı şu oldu:

“Çok basit bir şey bekliyoruz; anlaşmalarımızın anlaşılması. En nihayetinde, duyulmak istiyoruz. Yıllardır NATO’nun genişlemesi, füze savunma sistemlerinin konuşlandırılması, yeni askerî tesislerin oluşturulması ve sınırlarımıza yakın diğer ülkelerin topraklarında birliklerin konuşlandırılması ile ilgili endişe verici eğilimleri gözlemliyoruz. Birileri bundan memnun olsa da, biz değiliz. Ve eğer gerçekten Avrupa’da güvenliğin ortak ve bölünmez olduğundan yola çıkarsak ki 1999’da İstanbul’da Avrupa Güvenlik Şartı’nı kabul ettiğimizde tam olarak bu şekilde mutabakat sağlamıştık, o zaman endişelerimiz ciddiye alınmalı ve onları ortadan kaldıracak adımlar üzerinde düşünülmeli. Aksi takdirde, tankın evine doğru hareketini gözlemleyen kişinin elinde bir roketatar da bulunabilir.”

‘NATO ile AB arasındaki anlaşmazlıklar sadece Ukrayna konusunda değil, genel olarak uluslararası güvenlikle de ilgili’
Ukrayna konusunda NATO ile AB arasında yaşanan anlaşmazlıklar hakkında Yerhov “Bu tür anlaşmazlıklar olabilir ve üstelik bunlar sadece Ukrayna konusunda değil, genel olarak uluslararası güvenlikle de ilgili. Üç düzine ortakla yaklaşımları uyumlaştırmak zordur. Ancak, bu konuda görüş belirtmek galiba pek doğru olmaz. NATO üyelerine ve Avrupa Birliği’ne sormak daha iyi olur. Muhtemelen onlar da size bu durumu ‘Rus saldırganlığı’ ve ‘tehdidi’ gibi anlatırlar” dedi.


Yerhov, bu ay gerçekleşmesi beklenen, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Türkiye ziyaretine ilişkin çalışmaların devam ettiğini söyledi. Yerhov, zirvenin tarihinin henüz kesinleşmediğini belirtti.

Sonraki Haber