Rusya-Çin ticaretinde yüzde 30 artış

Batı’nın yaptırımları devam ederken Rusya ve Çin’den önemli adımlar gelmeye devam ediyor. İkili ticarette dolar kullanımını büyük ölçüde azaltan komşular, doğal gaz ticaretinde de yerel paralara geçti

Ukrayna krizinden bu yana Rusya’ya yönelen sert yaptırımlar devam etmesine rağmen Rusya hem gelirlerini artırıyor hem de gaz ticaretinde yerel parasını kullanıyor. Atılan adımlardan en önemlisi de en büyük ticaret ortağı olan Çin ile doğal gazda yerel paralara geçilmesi.

Rusya Maliye Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada ise artan enerji fiyatları sayesinde petrol ve doğal gaz ihracatından eylülde 403 milyar ruble (yaklaşık 6,7 milyar dolar) ilave bütçe geliri hedefi konulduğu belirtiliyor.

SON 6 AYIN EN YÜKSEK SEVİYESİNDE

Ruble-Yuan ticaret hacmi, Rusya'ya ihracatın artmasıyla birlikte altı ayın en yüksek seviyesine çıktı.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Vladivostok şehrinde Çin Ulusal Halk Kongresi Daimi Komitesi Başkanı Li Zhanshu ile bir araya geldi.

İki ülke arasındaki stratejik ortaklığın geliştiğine işaret eden Putin, “Ticaret hacmimiz geçen yıl yüzde 36 artarak 140 milyar dolara çıktı. Ticaretimiz artmaya devam ediyor, bu yılın ilk 6 ayında yüzde 30 arttı. Görünen o ki ticaret hacmimiz yakında 200 milyar dolara ulaşacak” diye konuştu.

‘YAPTIRIMLAR YIKICI OLMADI’

Rusya Başbakanı Mihail Mişustin, Moskova Finans Forumu’nda yaptığı konuşmada, Rus ekonomisine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Rusya’daki tüketici talebinde dip noktanın geçildiğini anlatan Mişustin, “Ekonomi, yeni gerçeklere uyum sağlıyor. Bir miktar yavaşlama elbette kaçınılmazdı, ancak yaptırımları başlatanların varsaydığı gibi yıkıcı olmadı.” dedi.

Rus ekonomisinin ocak-temmuz döneminde bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 1 küçüldüğünü belirten Mişustin, “Kıyaslamak gerekirse, 2009 krizinde ekonomideki küçülme 7 kat daha fazlaydı. O dönem dış kısıtlamalar da yoktu.” diye konuştu.

Mişustin, Rusya’nın enerji ihracat gelirlerinin artığına da dikkati çekerek, "Enerji ihracatımızı sınırlama girişimi, bütçemizin petrol ve gaz gelirlerinde doğal bir artışa yol açtı, neredeyse yüzde 50 oranında.” ifadesini kullandı.

DOLAR KULLANIMI DÜŞÜYOR

Ukrayna krizinin başlamasından bu yana Batı’dan yapılan propaganda Çin’in bu krizde “taraf tutmak istememesi” üzerineydi. Fakat 7 aylık süreçte Çin, Rusya’nın en büyük destekçilerinden birisi oldu. Hem banka sisteminde ortak sisteme geçmeleri hem de ticaretlerindeki büyük artış Rusya’ya ekonomik olarak fayda sağladı.

Rusya ve Çin’in son aldıkları karar ile doğal gaz ticaretinde Ruble ve Yuan kullanacak olması dünyadaki dolar rezervinin kullanımının düşmesine katkı sağlayacak. Son yıllarda ticarette yerel para birimi kullanımını teşvik eden iki ülke dolar kullanımını büyük ölçüde azalttı.

IMF'nin yayınladığı "Dolar Hakimiyeti ve Geleneksel Olmayan Rezerv Para Birimlerinin Yükselişi" başlıklı makalede ise buna işaret edilmişti. Yazıda, doların küresel ticaretteki, uluslararası borç ve banka dışı borçlanmadaki kullanımının ABD'nin ticaret, tahvil ihracı ve uluslararası borçlanma ile borç verme payını hala geride bıraktığı ancak merkez bankalarının bir zamanlar olduğu ölçüde doları rezervlerinde tutmadığı ifade edildi, "Doların küresel döviz rezervlerindeki payı, geçen yılın son çeyreğinde yüzde 59'un altına düşerek 20 yıllık düşüşün devamını getirdi." değerlendirmesi yer aldı.

YUAN CİNSİNDEN KREDİ VERECEKLER

Rusya’nın en büyük iki bankası Sberbank ve VTB, Yuan cinsinden kredi imkanları sunacak.

Sberbank Birinci Başkan Yardımcısı Aleksandr Vedyahin, Rusya’nın Vladivostok kentinde gazetecilere yaptığı açıklamada, yakında şirketlere Yuan cinsinden kredi vermeye başlayacaklarını söyledi.

Gelecekte Hindistan rupisi cinsinden de kredi vermeyi planladıklarını anlatan Vedyahin, rupi cinsinden kredilere yönelik talebin ise şimdilik düşük kaldığını söyledi.

881 BİN İŞLETME RİSK ALTINDA

Rusya’ya uygulanan yaptırımların etkisiyle başlayan Avrupa'daki enerji krizi İtalya'da 881 bin küçük ve mikro ölçekli işletme ile 3,5 milyon işçinin geleceğini riske attı.

İtalya'da Confartigianato adlı küçük ve mikro ölçekli işletmelerin bağlı olduğu örgütün yayınladığı analiz, ülkedeki enerji krizinin boyutunun ne kadar ciddi olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Confartigianato'nun basınla paylaştığı analizde, "Yüksek enerji fiyatları, 3 milyon 529 bin çalışanı olan 881 bin 264 küçük ve mikro ölçekli işletmeyi riske atıyor. Bu İtalyan iş sistemindeki istihdamın yüzde 20,6'sına eşit." ifadeleri kullanıldı.

‘AB’NİN ENERJİ PLANI YETERSİZ’

Belçika Başbakanı Alexander De Croo, Avrupa Birliğinin (AB) enerji krizine karşı hazırladığı ve Rus gazına tavan fiyat uygulanmasını da içeren planın elektrik ve gaz fiyatlarını düşürmekte yeterli olmayacağını söyledi.

De Croo, Belçika basınına, Avrupa'daki enerji krizi ve AB Komisyonunun almayı planladığı tedbirlere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

AB Komisyonu'nun masaya koyduğu tekliflerin sorunu çözemeyeceğine işaret eden De Croo, sadece Rus gazına tavan fiyat uygulamanın elektrik ve gaz faturalarını azaltmakta yeterli olmayacağını ifade etti.

‘ENERJİ KITLIĞI AVRUPA’YA DİZ ÇÖKTÜREBİLİR’

Macaristan Başbakanı Viktor Orban, Rusya'ya uygulanan yaptırımlardan dolayı Avrupa'da yeterli miktarda enerji olmayacağından korkulduğunu söyledi. Orban, Avrupa Birliğinin (AB) Rusya'ya yönelik yaptırım politikasını sürdürdüğünü, ama şimdiye kadar bunda başarılı olamadığını belirtti. Orban, "Şu anda Rusya'ya karşı 11 bin yaptırım yürürlükte ancak savaş devam ediyor ve Rusları zayıflatmaya yönelik girişimler başarılı olmadı. Öte yandan yaptırımların neden olduğu acımasız enflasyon ve enerji kıtlığı Avrupa'ya diz çöktürebilir." diye konuştu.

Sonraki Haber