Rusya Dışişleri Bakanlığı Kiev Özel Temsilcisi Miroşnik: Barış görüşmelerini sabote etmeye çalışıyorlar
Ukrayna’nın savaş kurallarını çiğnediğine ve geçmişte pek çok kez sabotaj girişiminde bulunduğuna dikkat çeken Miroşnik, ‘Bu tarz eylemlerle suçu Rusya’ya atmaya çalışıyorlar. Bu saldırılar Moskova ve Washington arasındaki herhangi bir iyimser yapılanmaya karşı yapılıyor.’ dedi

Ukrayna krizinin üçüncü yılında Rusya Dışişleri Bakanlığı Kiev Özel Temsilcisi Rodion Miroşnik, Ulusal Kanal Ankara Temsilcisi Adnan Türkkan’ın sorularını yanıtladı. Türkkan, Miroşnik’e dünden bugüne yaşananları, barış konusundaki son durumu, Türkiye’nin konumunu, ABD ve Avrupa’nın duruşunu, Rusya’nın beklentilerini sordu:
- Sayın Miroşnik, hoş geldiniz. Ukrayna krizinin 3. yılını doldurduk. Barışa ne kadar yakınız?
Uluslararası gündem günbegün değişiyor. Uluslararası süreçlere ayak uydurmak da kolay olmadığı için barışa ne kadar yakın olduğumuzu kestirmek zor. Kiev kontrolünde olan topraklarımızın yüzde doksanını askerlerimiz geri almayı başardılar.
- Barış masasına oturmak için Rusya’nın beklentileri neler?
Rusya, savaşı sonlandırmak için temel prensiplerini önceden belirleyip altını çizdi. Özel askeri operasyonun başlamasının sebebi, Batı tarafından finanse edilen ve mühimmat sağlanan Ukrayna topraklarındaki tehditti.
Rusya, özel askeri operasyonun bitirilmesi açısından şunu zaruri görmektedir. Ukrayna'ya herhangi bir farklı ülkeden gelen yardımın kısıtlandırılması hatta ortadan kaldırılması. Kiev rejiminin sahip olduğu bazı neonazi fikirlerden temizlenmesi. Temel insan haklarını çiğnemekten, insanlık dışı suçlardan ve kanun adı altında yeni kanunlar getirmesinden vazgeçilmesi. Bu olursa Rusya, Ukrayna rejimiyle barış sağlamayı diplomatik, demokratik olarak düşünecektir.
Şu an Ukrayna’nın durumunu diktatörlük olarak adlandırabiliriz. Kendi halknı silah zoruyla seferber etmesi temel insan haklarını çiğneyen bir durumdur. Açıkça görülüyor ki, Rusya barış yanlısı olsa da, Ukrayna silahlanmaya ve halkını seferber etmeye devam etmektedir.
‘TÜRKİYE’NİN DURUŞUNA ÇOK DEĞER VERİYORUZ’
- Biraz Türkiye'nin konumunu da sormak istiyorum. Zira çok yakın zamanda Zelenskiy Ankara'daydı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'la görüştü. Ardından da Rusya Dışişleri Bakanı Sayın Lavrov Ankara'ya geldi. Bu süreçte Türkiye'nin arabuluculuk yapmaya hazır olduğu beyan edildi. Rusya olarak bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Türkiye'nin iki ülke arasındaki duruşuna çok değer veriyoruz. Üç yıl önce İstanbul'da düzenlenen müzakereler iki taraf için de çok faydalı oldu. Elbette müzakerelerin nerede ve nasıl yapılacağı önemli bir sorun. Güvenliği, jeopolitik konumu, taraflar için de çok önemli.
Şu anda önemli hazırlıklarımız sürüyor.
Elbette Zelenskiy’in neden Ankara'yı ziyaret ettiğini biliyoruz. Batılı ortaklarıyla birlikte savaşın finanse edilmesi ve askeri yardım, mühimmat gibi konularda desteğin devam edilmesi için çabalıyor. Zelenskiy, Ukrayna'daki askeri operasyonlarına devam etmesi için kendisine yardımda bulunacak herhangi bir ülkeyle veya oluşumla işbirliği yapabilir.
- Savaş sürecinde Türkiye sizce nerede duruyor, kime yakın duruyor?
Aramızın iyi olduğu bir ülkeden bu şekilde bahsetmeyi pek doğru bulmuyorum, taraf olduğunu belirtmeyi düşünmüyorum. Türkiye'ye çok fazla değer veriyoruz.
Politik ve ekonomik anlamda hatta kültürel anlamda iki ülke arasında dostça yaklaşımlar mevcut. Bizim için bu noktada önemli olan Türkiye'nin hangi adımları desteklediğidir.
UKRAYNA’NIN NATO’YA ALINMASI SÖZ KONUSU DEĞİL
- Zelenskiy “Ukrayna NATO'ya alınırsa istifa etmeye hazırım.” dedi. Bu sözleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Zelenskiy genellikle radikal ve büyük ölçüde tepki getiren açıklamalar yapıyorlar fakat bunların hiçbiri genelde gerçekleşmiyor. Belki de önceki kariyerini hatırlatacak bazı söylemlerde bulunuyordur.
Şu anda Trump'un da yeni yönetimiyle ve kararlarıyla beraber Ukrayna'nın NATO'ya alınmasına dair bir bilgi elimizde yok. Zelenskiy ömür boyu başkan kalacakmış gibi açıklamalarda bulunuyor. Fakat az önce de söylediğim gibi NATO'ya alınması şu anda söz konusu değil.
- ABD Başkanı Trump'ın Ukrayna'ya ilgili açıklamalardan sonra Avrupa'daki ülkelerden Ukrayna'ya desteğini azaltanlar oldu mu?
Washington'ın sözünü dinleyen ülkeler biliyorlar ki, Ukrayna'ya yaptıkları yardımlar kan dökülmesine, bölgedeki vahşete, ölümlere sebebiyet verecektir.
Sorduğunuz ülkeler Avrupa zirvesinde görüşmelere katılan ülkeler olarak adlandırılabilir. Örneğin Fransa sözde barışçıl politikalarını konuşmaya devam ediyor. Fakat ertesi gün mesela bakıyorsunuz ki hareketleri söyledikleriyle tutarsız şeylere dönüşmekte. Ukrayna’yı finans etmeye ve yardım yollamaya devam ediyorlar. Bununla birlikte diğer ülkelerin de herkes için açıktır ki Rus karşıtı politikaları gözler önündedir.
SUÇU RUSYA’YA ATMAYA ÇALIŞIYORLAR
- Peki olası bir kalıcı barış görüşmelerinin sabote edilmesi riskini görüyor musunuz? Ukrayna veya herhangi bir Avrupa ülkesi sabote eder mi?
Şimdi biz aslında Ukrayna tarafından bazı hareketleri görüyoruz ki, bu hareketler tamamen uluslararası hukuka, savaş kuralarına aykırıdır. Bu hareketleri yaparak Ukrayna, barış görüşmelerini sabote etmeye çalışıyor.
Özel askeri operasyon bölgesinde zaten bu şekilde sabotajları görüyoruz. Örneğin Çernobil bölgesine fırlatılan drone gibi. Ve bizim değerlendirmemize göre bu davranışlar, zaten müzakerelerin gerçekleşmemesi amacıyla yapılıyor.
Özel askeri operasyona yönelik sabotajların Rusya ve Amerika arasındaki görüşmeler sonucunda yapıldığına inanıyoruz.
Ukrayna'nın atom enerji santraline yapıldığı saldırı aslında Rusya'nın düzenlediği bir saldırı değildi.
Sadece bu tarz eylemler, saboteler düzenlenip suçun Rusya'ya yüklenmesi hedeflenmektedir. Ve Kursk bölgesinin Suca şehrine gerçekleştirilen drone saldırıları da aynı şekilde kendileri tarafından organize edilmiş, suçu Rusya'ya yüklemek amacıyla yapılan saldırılardır.
Donetsk Halk Cumhuriyeti ve Belgorod bölgesinde yapılan saldırılarda hayatını kaybeden ve yaralanan insanların sayısını belirlemeye çalışıyoruz. Az önce söylediğim gibi, bu saldırılar da aynı şekilde Rusya'ya suçu yüklemenin bir çabasıdır.
Ukrayna'da düzenlenen herhangi bir saldırının Moskova ve Washington arasındaki herhangi bir iyimser yapılanmaya, sabotaj olarak yapıldığını biliyoruz.
Şu anda biliyoruz ki Kiev'de düzenlenen saldırıların, özellikle tarihi alanlara, sokaklarda, sivil yerlerde düzenlenen saldırıların gelecekte şu ankinden daha büyük bir etkisi olacaktır.
DİPLOMATİK AÇIDAN AYNI DİLİ KONUŞUYORUZ
-Bir kalıcı barış sağlanması durumunda, bunun Türk-Rus ilişkilerine nasıl yansıması olur?
Rusya ve Türkiye Cumhuriyeti arasında savaşın sonlanması durumunda savaş alanına giden paralar artık ekonomiye, gelişime gidebileceğinden iki ülke arasında işbirliği oranları artabilir, ticaret yolları gelişebilir ve açılabilir. Karadeniz'de silahlar Ukrayna tarafına doğru gittiği sürece, silah taşındığı sürece Karadeniz'de, iki ülkede de iç rahatlığıyla yaşamak mümkün değildir.
Moskova'nın da Ankara'nın da kalıcı barışın sağlanması konusunda görüşleri ve bakış açıları aynıdır.
- Sayın Lavrov hem Dışişleri Bakanı Hakan Fidan hem de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüştü. Bu görüşmelerde yaklaşımın farklı olduğu alanlar nelerdi?
Ankara ve Moskova, yani Rusya ve Türkiye hükûmetleri diplomatik açıdan aynı dili konuşuyorlar. Dostluk günden güne gelişiyor. İki ülke birbirini anlıyor. Stratejik, ticari ve bilimsel yönelimler iki ülkenin de katılımıyla, faydasıyla gelişmeye devam ediyor.
Rusya Dışişleri Bakanlığı, El-Riyad'da yaptığı görüşmelerde ABD konusu ele alındığında ve Türkiye ele alındığında iki ülke arasındaki dostluğun gözler önünde olduğunu söylüyor. İki tarafta birbirinin lehine olacak süreçlerin farkında ve birbirlerinin çıkarlarını gözetiyorlar.
Ana dilimiz farklı olsa da ortak bir anlayışımız vardır.
- Ankara'dayız, Türkiye'nin başkentindeyiz. Türk halkına ne söylemek istersiniz?
Öncelikle Türkiye'de olma şansı verildiği için minnettarım. Rus evinde özel askeri operasyonla alakalı gerçekleri anlatma şansı bulduğu için ve Türkiye ile normal diyaloglar kurabildiği için çok minnettarım.
Özellikle Rusya'nın özel askeri operasyonu ve Ukrayna krizinin bitimine dair çözüm yollarının anlatma şansı bulduğum için teşekkür ediyorum.