Sağlıkçılar Mart’ta iş bırakacak

Genel Sağlık-İş Genel Başkanı Dr. Derya Uğur 14-15-16 Mart günleri iş bırakacaklarını bildirdi.

Genel Sağlık-İş Genel Başkanı Dr. Derya Uğur yaptığı açıklamada, sağlık çalışanlarının, iktidarın hatalı karar ve stratejileri nedeniyle özlük haklarından mahrum kaldığını, sağlık çalışanlarına şiddetin her geçen gün arttığını, sağlık çalışanlarının, görevlerini huzur ve işyeri barışı ile sürdürmeleri imkânsız hale getirildiğini belirtti. Sağlık emekçilerini hedef alan fiziksel ve psikolojik saldırıların gün geçtikçe artış göstermesinin, hem mesleki saygınlığı yerle bir ettiğini, hem de sağlık emekçilerinin huzurlu bir çalışma ortamında görevlerini icra etmelerinin önünde büyük bir sorun oluşturduğunu vurgulayan Uğur, “Sağlık çalışanları, büyük bir fedakârlık örneği göstererek, yoğun çalışma temposu içerisinde, şiddete uğramayı göze alarak, görevlerini yerine getirmektedir. Sağlık hizmeti sunma amacında olan sağlık çalışanları, gösterdikleri fedakarlığın maddi karşılığını da alamamakta, her geçen gün kötüye giden ekonomik düzende, sağlık çalışanlarının adeta açlık sınırında yaşamasına göz yumulmaktadır. Sağlık çalışanlarının onurlu bir yaşam sürebilmesi adına daima iyileştirmeler talep edilmekte, fakat bu taleplerin hiçbirisi karşılık bulmamaktadır. Böyle bir ortamda taleplerin karşılık bulabilmesi adına farkındalık yaratılması zorunlu hale gelmektedir” dedi.

TALEPLERİNİ AÇIKLADILAR

Talepleriyle ilgili farkındalık yaratabilmek ve taleplerimizin karşılık bulabilmesi, sağlık emekçilerinin öneminin bir kez daha anlaşılabilmesi için eylem yapacaklarını kaydeden Uğur, “14-15-16 Mart günleri acil hastalar, diyaliz hastaları, gebeler, kanser hastaları, yoğun bakım hastalarının bakımı aksamayacak ve diğer hastalara nöbet düzeninde sağlık hizmeti verilecek şekilde, ülke genelinde 3 günlük iş bırakma eylemleri yapılacaktır” bilgisini verdi.

Genel Sağlık-İş’in taleplerinden bazıları şöyle:

  • Sağlık emekçilerinin ağır ve kötü çalışma koşulları acilen düzeltilmelidir.
  • Performans sisteminden vazgeçilip, ek değil, tek ödeme sistemine geçilmeli; sağlık emekçilerinin aylık maaşları asgarisi yoksulluk sınırı taban alınarak belirlenmelidir. Tüm ek ödemeler emeklilik hesaplamasına dâhil edilmelidir.
  • Tüm sağlık emekçilerini kapsayacak kademeli ek gösterge artışı yapılmalıdır. 
  • Genel Sağlık-İş tarafından hazırlanan Sağlıkta Şiddet Yasa taslağı kanunlaştırılmalıdır.
  • Yeterli sayıda sağlık çalışanı istihdam edilmeli, personel açığı kapatılmalıdır.
  • Tüm sağlık emekçilerine geçmişe etkili olarak yıllık 90 gün yıpranma payı hakkı verilmelidir.
  • Kovid-19 için tüm sağlık çalışanlarına iş kazası meslek hastalığı kapsamında haklar veren özel bir düzenleme yapılmalıdır.
  • Sağlık emekçileri arasında farklı çalışma biçimlerine son verilmeli; kadrolu, güvenceli çalışma biçimi sağlanmalıdır. 
  • Tüm sözleşmeli çalışma modellerine son verilmelidir.
  • Hizmet kollarında meslek hastalıkları tanımlanarak, öncelikle oluşmalarını engellemek üzere her türlü tedbir alınmalı ve teşhis, tedavi ve rehabilitasyon aşamaları ücretsiz ve öncelikli olarak yapılmalıdır.
  • Tüm sağlık emekçileri için ruhsal ve bedensel olarak onurlu, huzurlu, sağlıklı ve güvenli bir biçimde çalışabilecekleri iş ortamları sağlanmalıdır.
  • Aile Sağlığı Merkezi Gider Ödemeleri yeniden değerlendirilerek, ekonomik koşullar doğrultusunda artırılmalıdır.
  • Sağlığı piyasalaştıran politikalara son verilmeli, Atatürk’ün başlattığı ulusal, kamucu ve halkçı sağlık politikalarını tekrar hayata geçirilmelidir.
Sonraki Haber