Sağlıkta çözüm 3’lü yapı

Cumhuriyetçi Hekimler, bugün greve giden sağlıkçılara destek verdiklerini belirterek, 'Hastane idarelerini eylemde sağduyulu olmaya, zaten ilerleyen ve olumlu sonuçlanacak sürece manasız sertliklerle gölge düşürmemeye davet ediyoruz.' dedi.

Hekimlerin mali ve özlük haklarının iyileştirilmesine ilişkin yasa önergesinin geri çekilmesi üzerine sağlıkçılar iş bırakma eylemlerine başladı. Türk Tabipleri Birliği, bugün, sağlık hizmetlerini aksatmayacak şekilde greve gideceklerini duyurdu. Cumhuriyetçi Hekimler, eylemlerin tüm sağlık çalışanlarının lehine sonuçlar doğuracağını belirtirken, sağlık sistemindeki sorunların çözümünde Sağlık-Sen, Cumhuriyetçi Hekimler ve Hekim Hakları Derneği'nden oluşan 3'lü yapıya işaret etti.

Cumhuriyetçi Hekimler'in eylemlere ilişkin değerlendirmesinde şu ifadeler yer aldı:

“Süreç Sağlık-Sen liderliğinde Cumhuriyetçi Hekimler ve Hekim Hakları Derneği'nin de desteğiyle Ankara'da 'Kamu'da Çalışan Hekimlerin Özlük Hakları' isimli çalıştayla başladı. Bu çalıştayda alınan ücret düzenlemesi ile ilgili karar, hekimlerin sabit ödemelerinin 2-2.5 kat artırılması ve sabit döner ödemelerinin genel bütçeye alınması şeklinde olup; bu karar Sağlık-Sen tarafından diğer sağlık çalışanlarını da kapsayacak şekilde Hükümet'in önüne kararımız olarak koyuldu. Hükümet Meclis'e teklifin sadece hekimlerle ilgili kısmını aynen benimseyerek koydu ve Genel Kurul'da da bu teklif kabul edildi.”

Üçlü yapı ilk kez 30 Ağustos 2021’de Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu hastanesi önünde bir araya gelerek basın açıklaması yaptı

'YASANIN İPTALİ DEĞİL GENİŞLEMESİ'

“Son yürürlük maddesi oylaması öncesinde başta Sağlık-Sen olmak üzere sağlık çalışanı örgütlerinin yasaya itirazları oldu. Bu itirazların nedeni hekim olmayan sağlık çalışanlarının da yasaya eklenmesiydi. Bu talepler sahada da yürüyüşler ve iş bırakmalar ile dile getirildi. Bunun üzerine Hükümet, kamu sağlık çalışanlarının tamamını dahil etmek üzere yasayı geri çekti. Burada olan yasanın iptali değil hekimler açısından önemli kazanımlar sağlayan yasanın tüm kamu sağlık çalışanlarını kapsayacak şekilde genişletilmesidir. Biz sürecin mimarı ve Hükümet'le aktif müzakereleri sürdüren taraf olarak yasanın yeni yılda uygulamaya gireceğini biliyoruz. Bu nedenle hekimleri daha aktif bir mücadeleye davet etmeyi gerekli görmedik.”

'OLUMLU KATKILAR YAPACAKTIR'

“Ancak kanunun yeterince anlaşılamaması ve sanki bir hekim-hekim olmayan personel ayrışması gibi yersiz ve mesnetsiz tartışmalar kafaları karıştırmış, çok sayıda örgüt süreci hızlandırmak için 15 Aralık günü, yani bugün iş bırakma kararı almıştır.

Bu karar da mimarı olduğumuz ve sahibi olduğumuz sürecin ilerlemesine esasa ilişkin olmasa da olumlu katkılar yapacaktır. Eylem kararı alan tüm örgütlere bu sürece destek verdikleri için müteşekkiriz. Hastane idarelerini bugünkü eylemde sağduyulu olmaya, zaten ilerleyen ve olumlu sonuçlanacak sürece manasız sertliklerle gölge düşürmemeye davet ediyoruz. Sağlık çalışanları için artık her meselede çözümün adresi 3'lü yapı olacaktır.”

GENEL SAĞLIK-İŞ BUGÜN TÜM YURTTA İŞ BIRAKACAK

Genel Sağlık-İş Genel Başkanı Derya Uğur bugün bütün yurtta iş bırakacaklarını bildirdi.

Uğur açıklamasında, ekonomik kriz koşullarında sağlık emekçilerinin, hak ettikleri insani koşullarda yaşamaktan uzak olduğunu belirtti. Sağlık emekçilerinin ekonomik durumu her geçen kötüye gittiğini kaydeden Uğur, “Tüm sağlık çalışanlarına yoksulluk sınırının üstünde emekliliğe yansıyan tek kalem maaş için 15 Aralık Çarşamba günü tüm yurtta iş bırakıyoruz” dedi.

Sağlık çalışanlarıyla ilgili Meclise sunulan yasa tekliflerinin tüm sağlık çalışanlarını kapsamaması nedeniyle sağlık çalışanlarını ayrıştırdığını, barışı bozduğunu, sağlık çalışanlarının huzurunu kaçırdığını belirten Uğur, “Sosyal devlet ilkesinin bir gereği olarak, kamucu - halkçı sağlık politikalarını uygulamaktan uzak durup, piyasacı sağlık anlayışını tercih eden iktidar, yine sağlık çalışanlarının haklı taleplerine kulaklarını tıkamış, Anayasa’nın 49. maddesinde yer alan ‘çalışanların hayat seviyesini yükseltme’ ilkesini ayaklar altına almıştır. Siyasi iktidarın, sağlık emekçilerinin, hak etmiş olduğu özlük haklarını dikkate alacakları yönünde inancımız kalmamıştır. Siyasi iktidar, sürekli olarak vaatte bulunmakta, sürekli olarak gerçekleşmeyen vaatler nedeniyle hüsrana uğrayan hep sağlık emekçileri olmaktadır” diye konuştu.

Günümüzün ekonomik koşullarında; sağlık emekçilerinin, hak ettikleri insani koşullarda yaşamaktan uzak olduğunu vurgulayan Derya Uğur şunları söyledi:

“Sağlık emekçilerinin ekonomik durumu her geçen kötüye gitmekte, meslek itibarı her geçen gün ayaklar altına alınmaktadır. Gece gündüz, kar kış, pandemi demeden, özveri ile tüm ülkeye 24 saat sağlık hizmeti sunan tüm sağlık emekçileri, onurlu bir yaşam ve emeklilik sürecekleri asgarisi yoksulluk sınırının üstünde maaş talep etmektedirler. Sağlık çalışanlarına verilen sözler tutulmamakta, siyasi iktidarın bu sözleri tutacağı yönünde hiçbir olasılık bulunmamaktadır. Sağlık emekçileri yok sayılmakta, özlük hakları, torba kanun içerisinde düzenlenmeye çalışılmakta ve bu dahi başarılamamaktadır! Siyasi iktidar, sağlık emekçilerinin özlük haklarının iyileştirilmesine dair kanun tekliflerini geri çekerek, sağlık emekçilerini, ‘yaşanması imkansız koşullarda’ yaşamaya mahkum etmektedir.”

Genel Sağlık-İş’in sağlık emekçilerinin özlük haklarına ilişkin kanun tekliflerinin geri çekilmesi gibi hakka, hukuka aykırı, vicdanları derinden yaralayıcı duruma karşı sessiz kalmayacağını ifade eden Uğur 15 Aralık günü (bugün) yapacaklarını şöyle açıkladı:

  • Acil hastalar, diyaliz hastaları, gebeler, kanser hastaları, yoğun bakım hastalarının bakımı aksamayacak,
  • Diğer hastalara nöbet düzeninde sağlık hizmeti verilecek şekilde, ülke genelinde iş bırakma eylemleri yapılacaktır.
Sonraki Haber