Sanat bu değil!

Modern sanattaki yozlaşma akımı, sanatın ne olduğu tartışmasını da beraberinde getirdi. Sanat Yönetmeni Dimmi Taburets’in bir grup kadını baş aşağı sallandırarak saçlarıyla çizim yapmasına sanatseverler ‘Picasso mezarında ters döndü.’ sözleriyle tepki gösterdi

Dünyada baş gösteren yozlaşma akımı en çok sanatı etkiliyor. Ortaya çıktığı dönemde, bireyin ve sanatın özgürleşmesi için kalıpları, kuralları yıkan modern sanat, günümüzde özellikle neoliberalizmin etkisiyle yabancılaşma ve yozlaşmanın aracı haline geldi.

2019 yılında 120 bin dolara satılan 'duvara bantlanmış muz’ sanatın ne olup olmadığı tartışmasını yeniden başlatmıştı. Modern sanatın özgür imkânları, yozlaşma akımı için kullanılıyor. Çağdaş sanatın geldiği bu durum, neyin sanat olup neyin olmadığı konusunda da belirsizliğe neden oldu. Öyle ki bir çağdaş sanat galerisinde yangın vanasının üzerine “not art (sanat değildir)” yazısı yazılmak durumunda kalındı.

Duchamp’ın “Fountain” adlı çalışması

‘PICASSO MEZARINDA TERS DÖNDÜ’

Modern sanattaki yabancılaşma ve yozlaşma akımına en son 28 yaşındaki Ukraynalı Sanat Yönetmeni Dimmi Taburets katıldı. Dünyaca ünlü markalarla da çalışan Taburets’in bir grup kadını baş aşağı sallandırıp saçlarıyla çizimler yapması “sanat bu değil” dedirtti. Çalışmasını savunan Taburets’in ise, “Bu kompozisyon 2 yıldan fazladır kafamın içindeydi, şimdi büyük bir rahatlama hissediyorum. Bunu gerçekleştirmeme yardımcı olan ekibime teşekkürler.” ifadeleri kamuoyuna yansıdı.

Taburets’in çalışması sosyal medyada sanatseverlerin tepkisine neden oldu. Sosyal medyada, “Picasso yattığı yerde ters döndü.”, “Bundan sonrasını Salvador abimiz düşünsün.” yorumları yapıldı. Başka bir kullanıcı ise, “Bir sanatsever olarak sadece üretim yetersizliğini popülist bir yaklaşımla kendine alan çalışmaya çalışan ‘sanatçı’ eylemi görüyorum.” paylaşımını yaptı.

DUCHAMP’IN AÇTIĞI YOL VE SANAT NEDİR TARTIŞMASI

Marcel Duchamp tarafından 1917 yılında yapılan heykel bir pisuvar Bağımsız Sanat Sergisine gönderilir. Sanatın ne olduğunu tartışmaya açan “Fountain” adlı bu çalışma estetik algısını bozdu. Dadaizm akımı yozlaşmanın ve yabancılaşmanın önünü açtı.

Duchamp, amacını “Güzelliği veya çirkinliğiyle herhangi bir şekilde ilgimi çekmeyen bir obje seçmekti.

Yani, baktığımda bir ilgisizlik noktası bulmak.” şeklinde açıklasa da temsil ettiği akım insan ve estetik karşıtlığına dönüştü.

New Yorklu Dadaistler tarafından yayınlanan The Blind Man adlı dergide yayınlanan anonim bir makalede “Fountain” adlı çalışmanın neden sanat eseri olduğu şu sözlerle açıklanmıştı:

- Objenin seçimi başlı başına yaratıcı bir süreçtir.

- Obje işe yarar özelliğinden koparıldığında bir sanat eseri haline gelir.

- Objeye bir isim verip, bir sanat galerisinde sergileyerek objeye yeni bir fikir veya anlam verilmiş olur.

Dadaizm’in bu savunusu, bugün neoliberal akımın ve metalaşmanın etkisiyle modern sanatta bir yozlaşma akımının başlamasına sebep oldu. Bununla birlikte Duchamp, çalışmalarıyla ‘sanat nedir’ tartışmasını yeniden açmayı başardı. Ancak gelinen noktada yozlaşma akımı modern sanatı kendi aracı haline getirmeye çalıştığı görülüyor.

Sonraki Haber