Sanayi çalışanları için güvenli solunum hayati
T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı (ÇSGB) ve Dräger Türkiye iş birliği ile düzenlenen “Solunum Korumasından Fazlası: Etkin Koruma ve Denetim Süreçleri” başlıklı çevrim içi sanayi tesislerinde çalışanlar için solunum korumasında olması gereken özellikler, farklı ortamlar için uygun solunum koruma cihazları ve bu cihazlara yönelik denetimlerde dikkat edilen unsurlar konuşuldu.
Konunun önemine dikkat çekmek ve alınması gereken koruyucu önlemlerin altını çizmek amacıyla Bakanlık adına Çalışma Uzmanı Serdar Ertuş ve Dräger Kişisel Koruyucu Donanımlar Satış ve Kanal Yöneticisi Arcan İçelli konuşmacı olarak katıldı.
Çalışma Uzmanı Ertuş’un konuşmacı olduğu “Uygun Kişisel Koruyucu Donanım Seçimi” başlıklı bölümde; ekipman seçiminde yapılan iş ve kullanıcı denklemi ile yola çıkılması gerektiği belirtildi. Ertuş, “İlgili risk, işyeri ortam şartları, yerine getirilen görev, kullanım süresi ve işin özellikleri ile kişinin sağlık durumu, kullanımı, uyumu ve kişisel tercihleri eşleştirilerek doğru solunum cihazı seçimi konusunda yardımcı olunuyor” ifadesini kullandı.
Etkili solunum koruması sağlamanın dışında ayrıca Kişisel Koruyucu Donanım Yönetmeliği’nin dikkate alınması gerektiği belirtilerek; işyerlerinin sorumlulukları, standartlar, kullanım kılavuzları ve özellikle İSG uzmanlarını ve mühendisleri ilgilendiren mevzuatların önemi üzerinde duruldu.
GÜVENLİK İÇİN DOĞRU ÇÖZÜMLER
Dräger Safety Korunma Teknolojileri Satış ve Kanal Yöneticisi Arcan İçelli, Dräger’in sunduğu çeşitli solunum koruyuculardan bahsettiği webinarda; “Her koşul için doğru kişisel koruyucu ekipman” olarak adlandırılan Dräger’in solunum koruyucu ekipmanları; kullanım süreleri uzun, havadan bağımsız nefes alma imkanı sunan ağır solunum korumasından; filtrelerle kişileri havadaki parça ve partiküllerden koruyan yarım ve tam yüz maskesi ve toz maskesi gibi hafif solunum korumasına kadar olan Dräger’in geniş ürün portföyü de tanıtıldı.
KORUMA NEDEN ÖNEMLİ?
Hava, yüzde 21 oksijen ve çeşitli gaz ve değişkenlerden meydana gelmektedir. Havadaki oksijen oranı düşerse birey bunu burnuyla algılayamaz fakat oksijen miktarının düşmesi yaşamı tehdit eden bir unsurdur. Endüstriyel firmalar düzenli olarak sıvı azot kullanmaktadırlar. Azotun buharlaşması havadaki oksijen miktarının düşmesine neden olur bu da havadaki oksijen yoğunluğunu azaltır. Bunun dışında kirleticiler olarak adlandırılan zararlı madde ve karışımlar da sanayi tesislerinde çalışanların hayatlarını tehdit eden başka bir unsurdur. Mineral tozu veya hidrojen siyanür gibi doğada bulunan ya da araç egzoz gazları ve endüstriyel dumanlar gibi sentetik veya insan üretimi olan gazlar; yaşamları yüksek derecede tehdit etmektedirler.