Sanayici devamlılık için taleplerini iletti

İmalatta sanayi üretimi yıllık bazda 21 aydır kesintisiz artıyor. Ocak ve şubattaki enerji kesintilerine rağmen imalatta işler durmadı. Sanayici, 'Daha çok üreten bir ülke olmak için yatırım desteği ve ham madde tedariğimizi garantiye almamız şart' dedi

Türkiye'nin toplam sanayi üretimi şubat ayında yüzde 13.3 oranında arttı. Alt sektörler özelinde yıllık bazda imalat tarafındaki artış yüzde 14.4 oldu. İmalattaki yıllık artış ocakta yüzde 7.7'ydi. Buna göre enerji kesintileri imalatta aydan aya ocakta yüzde 3.1'lik kayba neden olsa da yıllık düzeyde artış sürdü. Aylık bazda ise ocak ayındaki enerji kesintilerinin etkisiyle yüzde 2.3 oranında daralan toplam sanayi üretimi şubatta yüzde 4.4 arttı. İmalat sanayi özeline baktığımızda aylık yüzde 5.1 artış oldu. TÜİK'in açıkladığı verileri incelediğimizde toplam sanayi üretiminin son 20 aydır kesintisiz arttığı görülüyor. İmalat sanayisindeki yıllık artış ise son 21 aydır sürüyor.

İNŞAAT VE TİCARETTE REEL CİROLAR NEGATİF

Sanayi, inşaat, ticaret ve hizmet sektörleri toplamında ciro endeksi ise 2022 yılı Şubat ayında yıllık yüzde 105.4 oranında arttı. Toplam cironun alt detaylarına bakıldığında, 2022 yılı Şubat ayında yıllık sanayi sektörü ciro endeksinde yüzde 123.6, inşaat ciro endeksinde yüzde 55.2, ticaret ciro endeksinde yüzde 94.1 ve hizmet ciro endeksinde de yüzde 119.6 artış oldu. Şubatta yurt-içi üretici fiyatları endeksindeki yıllık artış yüzde 105.01 olmuştu. Buna göre inşaat ve ticaret sektöründeki ciro artışları enflasyonun gerisinde kaldı.Sanayi, inşaat, ticaret ve hizmet sektörleri toplamında ciro endeksinin aylık değişimi ise şubatta yüzde 7.9 olarak kaydedildi.

ZAMLAR YÜZÜNDEN AKARYAKIT ALIMI AZALDI

Şubatta perakende satış hacmi de yıllık yüzde 6.2 arttı. Aynı ayda gıda dışı satışlar (otomotiv yakıtı hariç) yüzde 12.6 artarken, gıda, içecek ve tütün satışları yüzde 0.6, otomotiv yakıtı satışları yüzde 0.7 azaldı. Ocak ve şubat aylarında üst üste gelen akaryakıt zamları yüzünden benzin ve motorinin litre fiyatı hemen her gün zamlanıyordu. Bu nedenle satışların düştüğü görülüyor. Yine şubat ayında çarşı pazarda da ciddi bir zam dalgası görüldü. Anlaşılan o ki alım gücündeki gerileme gıda, içecek ve türün satışlarını da olumsuz etkiledi. Perakende satış hacmi ise aylık yüzde 0.5 arttı.

Perakendede cironun yıllık yüzde 82.2 arttığı görülüyor. Aynı aynı yıllık tüketici enflasyonu yüzde 54.44 oldu. Buna göre perakende satışlarda reel ciro artışı yüksek kaldı. Otomotiv yakıtı satışlarındaki ciro artışı ise yüzde 125.1 olarak hesaplandı. Perakendede aylık ciro artışı ise yüzde 7.5 olarak ölçüldü.

MÜSİAD: POZİTİF AYRIŞIYORUZ

MÜSİAD Genel Başkanı Mahmut Asmalı'nın sanayi üretimindeki artışa ilişkin yorumu şöyle oldu: "Sanayide çarkların son sürat dönmeye devam etmesi, Türkiye ekonomisinin 2022 yılının ilk çeyreğinde de pozitif büyüme eğiliminin sürdüğüne işaret etmektedir. 2021 yılı genelinde yüzde 16.6 oranında genişleyerek ekonomik büyümeye ciddi bir katkı veren sanayi sektörünün 2022 yılında da olumlu performansını sürdürmesi, reel sektör temsilcileri olarak bizler için memnuniyet vericidir. Şubat ayına ilişkin verisi açıklanan G20 ülkeleri içerisinde aylık bazlı artışta 1’inci, yıllık bazlı artışta ise 2’nci sırada yer alan Türkiye, böylece pozitif ayrışmaya da devam etmiştir."

ARSA MALİYETİ SERMAYEYİ TÜKETİYOR

İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) Başkanı Tahsin Öztiryaki ise, dün birliğin ihracat verilerine ilişkin geçtiği yazılı açıklamada, “Türkiye’nin dünyada başarıyla üstlendiği alternatif tedarikçi ülke rolü önümüzdeki yıllarda da ülkemize fırsatlar yaratmaya devam edecek. Bu durumun devamlılığını sağlayacak çalışmalar yapmalıyız.” dedi. “Türkiye’de üretilmeyen fakat üretim yapmak için ithal edilen bir takım ara mamuller ise tüm sektörler çapında önemli bir ithalat kalemi olarak ortaya çıkıyor. Bu ara mamulleri tespit ederek üretmek, üretmek için ise yeni yatırımlar yapmak şart.” mesajı veren İDDMİB Başkanı Öztiryaki, şunları söyledi: “Tabi ki güçlü bir biçimde artan ihracat yeni yatırım ihtiyacını da beraberinde getiriyor. Başarının devamı için artan talebe karşılık gelecek şekilde üretim kapasitemizi de artırmalı yani yeni fabrikalar açmalıyız, yeni fabrikalar açmak için de arazilere ihtiyacımız var. Fabrika yatırımları için kullanılacak arazi çok önemli bir maliyet yaratıyor ve sanayicinin sermayesinin önemli bir bölümünü tüketiyor. Arazi yatırımına harcanan kaynağı üretime, işimizi büyütmeye harcamalıyız. Fabrika yapımı için ihtiyaç duyulan arazilerin devlet tarafından, TOKİ veya benzeri kurumlar aracılığı ile daha uygun şartlarla ve kredi imkanları ile veya uzun dönemli kiralama yoluyla sanayicilerimize tahsis edilmesi sağlanabilirse bu sorun büyük oranda aşılmış olur.”

ÜRETİM KAPASİTESİ ARTSA DA...

Yatırım desteklerinin sağlanmasına ilaveten Türkiye’nin kendi ham maddesini üretmesinin de çok önemli bir konu olduğunu dile getiren İDDMİB Başkanı Öztiryaki, şunları kaydetti: “Üretimimizde en son teknolojileri de kullansak, üretim kapasitemiz yukarıya doğru da gitse bugün savaş yarın başka bir sorun sebebiyle ham maddemizi alamadığımız durumlarda bu yatırımların hiçbir kıymeti olmaz. Örneğin Çin’de ortaya çıkan yeni bir Kovid virüsü varyantı sebebiyle yeniden kapatmalara gidildiği ve sıkı önlemler alındığını duyuyoruz. Elbette bu kapanmaların ticarete etkisi negatif yönlü olacaktır. Bu sebeple dışa bağımlılığımızı en az seviyeye indirmek ve ülkemizi metal ticaretinde bir merkez konumuna getirecek projeler ile ham madde güvenliğimizi en üst seviyeye çıkarmalıyız. Ülkemizde depolanan metal miktarını artırmalı, ülkemizde çıkarılan metal cevherlerinin yurt içinde değerlendirilmesini sağlamalı ve metal hurdalarının yurtiçinde değerlendirme oranını artırmalıyız. Bu çıktılara ulaşmak için yürüttüğümüz çalışmalarımızın başında gelen LME deposu kurulması hususunu son iki dönemdir görüşüyoruz ve artık Bakanlığımızla paylaşarak son haline getirmek istiyoruz.”

Sonraki Haber