Darboğaz kiraz üreticileri: Devlet bize kapı açsın

Çiftçinin kanayan yarası, fiyatların maliyetin altına düşmesi. Özellikle sebze meyvede taban fiyat olmaması ve müdahale alımı yapılmaması nedeniyle hasatlar sorunlarla başlıyor. Napolyon kirazının üretim üslerinden Darboğaz’da üreticiler çareyi kooperatif kurmakta buldu

Kiraz üretiminde dünyada lideriz. Her yıl ortalama 800 bin ton kiraz üretiyoruz. Ülkenin birçok ilinde üretilen kiraz, sadece bizim değil yurt dışında da damakları tatlandırıyor. Üretim çok, geçen hafta sonu ajanslara düşen habere göre kirazda ihracat 5 kat arttı. Peki, üretici bu artıştan ne kadar pay alıyor? Ya da kazanıyor mu?

Her yaz başı, önce ‘fiyat ne olacak?’ telaşına kapılır üretici. ‘Ya satamazsam, ya tüccar fiyat düşürürse’ diye dertlenir durur. Devlet alımı da yok, desteği de. Üretim merkezlerine giden aracılar, fiyatı belirler, üreticiden alır, ihracatçı firmalara satar. Üreticinin eğer kooperatifi yoksa pazarlık yapma şansı da olmaz.

ÇAREYİ KOOPERATİFTE BULDULAR

Niğde’nin Ulukışla ilçesine bağlı Darboğaz köylüleri, bu çıkmazdan kurtulmak için çareyi kooperatifleşmede buldu. Aracıları aradan çıkararak ihracatı kendileri yapmak istiyor. Önlerinde engel çıkıyor ama aşmakta kararlılar…

Bolkar Dağları'nın kuzey yamaçlarındaki Darboğaz, Kılan, Çiftehan, Emirler ve Yeniyıldız köylerinde 1700 rakıma kadar çıkıyor kiraz ağaçları. Ulukışla ve Çamardı ilçeleri ve köylerinde 45-50 yıldır Napolyon kirazı üretimi var. Üretilen kirazın 25-30 bin tonu ihracata gidiyor. Sadece Napolyon değil iç piyasaya giden çeşit çeşit kirazlar da bölgenin en önemli geçim kaynağı.

Darboğazlı üreticiler, 4 yıl önce üretimde yaşadıkları sorunları çözmek için ilk adımı attı, Çakıt Vadisi Üretim Tüketim ve İşletme Kooperatifi’ni kurdu. Kooperatif Başkanı Ahmet Duran Göksal’la kiraz üretimini ve sorunlarını konuştuk.

- Bu yıl verim nasıl?

Kendim de çiftçiyim. 50 dönüm yerim var. Bu sene kiraz çok olmadı. Sıcaklar erken geldi, ürün çabuk kızardı ve siyahlanmaya başladı. Şu anda kirazın üçte biri toplandı. Mevsimsel faktörler var burada.

Darboğaz’da alan yaklaşık 5 kilometre mesafede. 10 gün önce başladık, yukarı doğru çıkıyoruz.

1100’lerden 1700’lere kadar rakım var. Yukarılar dâhâ yeşil, yetişen toplanıyor. 50 yıldır kiraz üretiyoruz bölgede. 25-30 bin tonu ihracata gidiyor. Kalanı iç piyasaya gidiyor.

GARANTİ İSTEDİK

- Kooperatif pazarlama konusunda çözüm oldu mu?

4 yıl önce adını bu ekolojik bölgeden alan Çakıt Vadisi Üretim Tüketim ve İşletme Kooperatifini kurduk, 250 ortağımız var. İki yıldır pazarlama sorununu çözmeye çalışıyoruz, çok yol denedik. Buraya gelen firmalara ‘birlikte çalışalım’ dedik. Değnekçi dediğimiz aracılar ve tüccarla çiftçiler arasında çelişki var.

Burada en zararlı çıkan üretici. İstikrarsızlık var. Değnekçi arkadaşlar ne diyorsa tüccarın işine geliyor.

Bundan dolayı kooperatifi öne çıkarmaya çalıştık. Önceki sene fiyatı 40 lira üzerinden dayattık, çiftçileri arkamıza aldık, ‘fiyat indirmeyeceğiz’ dedik, başardık. Bu sene de piyasada ihracata giden kirazın fiyatı 50’den başladı 70’e kadar çıktı.

20 25 firmayla görüştük. ‘Gelin bu organizasyonu size biz ücretsiz yapalım, ürünleri size biz teslim edelim’ dedik. ‘Kalitemizi garanti edelim ama siz de parayı peşin ödeyin, garanti verin’ dedik. Kışın gezdik, ihracatçı neredeyse gittik. Mersin, Antakya, Antep, Manisa, Afyon… Birebir görüştük. Ama bugüne kadar hâlâ yanıt veren olmadı.

MALİYETİN ALTINDA ALIYORLAR

- Şu anda durum nedir?

Yine tüccara veriyoruz ama aracı, değnekçi aracılığıyla tüccara veriyoruz. Ama fiyatları onlar belirliyor. Maliyetin altında alanlar var. Maliyet bu sene 35-38 lira arası. 50-55 liraya veriyorduk ihracata, 70’e kadar çıktı. İç piyasaya 15-20 liradan veriyoruz. Aracılar, ikinci ürün dediğimiz iç piyasayı da alıyorlar. Hatta bazı değnekçiler, tüccarla anlaşıyor. Diyorlar ki, ‘birinciyi sana vereyim ikinci kaliteye de karışma’. Tüketiciye de bu yüzden ucuz gidemiyor maalesef.

BİR TIRLA BAŞLAYACAĞIZ

- Aracısız ihracat olanakları yok mu?

Biz pasaportumuzu da aldık, yurtdışına gidecektik. Ama oralarda bizim ofislerimiz yoktu. Bize destek verecek firmaları da bulamadık. Tüccara teklifte bulunduk ama sonuç alamadık. Bu sene hasattan sonra yönetim kurulunu toplayacağız sermaye artırımı ya da kaynak bulacağız. İhracatı kendi elimizle yapmaya başlayacağız. Bir tırla başlayacağız nereye kadar götürebilirsek. Üreticiye de bunu göstereceğiz. Bunun için sermaye gerekiyor. Tüccar diyaloğunu geçici basamak olarak değerlendirelim, dedik. Bütün ürünlerde ihracatçı firmalar ve destekçileri aynı yolu izliyor ve kaybeden üretici oluyor.

İŞİMİZ KOLAY DEĞİL

- Bakanlıkla görüştünüz mü?

İki yıl önce Vahit Kirişçi beyle telefonla konuştuk . ‘Size katkı sunarız ama bana ‘bin ortakla gelin. Kredi, hibeye kapımız açık’ dediler. Ama ne yazık ki bakan değişti.

İşimiz kolay değil. Devletten şu anda teşvik yok. Katkı, kredi yok. Serbest piyasa devam ediyor. Devlet bize hiç kapı açmadı. Hatta ÇKS’ye kayıtlı çiftçiye düşük faizli traktör, iş makinesi, tarım aletleri veriyorlardı. 6 aydır dondurdu. Gerekçe ise finansman yokluğu. ‘Sermayemiz yok’ dedik. ‘Siz soğuk hava deposu isterseniz yapın. Biz size yüzde 50 70’e kadar teşvik vereceğiz’ diyorlar. Tamam, güzel ama nasıl başlayacağız. Bu kadar sermayemiz olsa yaparız. Maalesef ilgili bakanlıklardan beklenen desteği göremedik.

- Son olarak eklemek istediğiniz var mı?

Çiftçi buruk. Geçen yıl 4 ton kiraz dalında kaldı, işçiliği kurtarmadı. Be sene de fiyat şu an için burada iyi ama düşmeyeceğinin garantisi yok.

Sonraki Haber