Seçil Erzan davasında yeni perde: DenizBank yönetim kurulu üyesi ifadesinde ne dedi?

29 kişiyi dolandırıldığı iddiasıyla 295 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan DenizBank Eski Şube Müdürü Seçil Erzan yeniden hakim karşısındaydı. İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada DenizBank'ın üst düzey çalışanlarının ifadesine başvuruldu.

Aralarında Fernando Muslera, Arda Turan, Emre Belözoğlu, Selçuk İnan, Semih Kaya gibi ünlü futbolcuların da bulunduğu toplam 21 kişiyi dolandırdığı gerekçesiyle yargılanan eski Denizbank çalışanı Seçil Erzan beşinci kez hâkim karşısına çıktı.

Kamuoyunda ‘yüksek kârlı gizli fon’ olarak bilinen davada, önceki duruşmada bitmediği için Denizbank yöneticilerinin tanık ifadelerine devam edildi. DenizBank Yönetim Kurulu Üyesi Tanju Kaya, olayın açığa çıkmasının ardından Erzan’la bankada yapılan toplantıyı anlattı.

'HİSSE ZARARINI KAPATMAK İÇİN PARA ALDI'

Kaya ifadesinde, “Seçil, hisse senedinden uğradığı zararı kapatmak için önce bir arkadaşından, sonra Terim’den para aldığını, ardından da futbolculardan para aldığını söyledi. Fatih Terim’den 300 bin dolar civarı bir para aldığını söyledi'' dedi.

Milliyet Gazetesi'nden Çiğdem Yılmaz'ın haberine göre; hâkimin “Şube müdürlerinin özel müşteriler için gişe dışı uygulama yapma yetkileri var mı?” sorusu üzerine Kaya “Ses kaydı alarak işlemini yaptırabilir, talimat verebilir. Ama onun dışında her işlemi bankada imzası ile yapar müşteri. Şube müdürünün genel müdürlük nezdinde fon kurma yetkisi yoktur” cevabını verdi.

HESAPLARDA PARA OLMADIĞI GÖRÜLDÜ

Denizbank Teftiş Kurulu Başkanlığı İnceleme Soruşturma Grubu Yöneticisi Cenk İzgi de ihbar üzerine yapılan incelemede paraların hesaplarda olmadığını gördüklerini söyledi.

Arda Turan ve Emre Belözoğlu'nun geldiklerinde, hocaya güvenerek bu işe girdiklerini söylediklerini aktaran İzgi, “Turan, ‘İnsanları savcılığa yönlendiriyormuşsunuz. Biz bundan memnun değiliz’ ifadelerini kullandı. İzgi, savcının “Siz Seçil Hanım’a sordunuz mu ‘Bu kişilere ne vadettiniz de bizim kapımıza geldiler?’” sorusuna da şu yanıtı verdi: “Bazılarına gizli fon, bazılarına Fatih Hoca’nın fonu demiş. Bizim bankacılık sisteminde muhasebesi gerçekleşmiş bir kuruş dahi yok” dedi.

'YASAKTI AMA BİZ YAPIYORDUK'

Bankada bir güvenlik ihmali olduğunun çok açık ortada olduğunu savunan Seçil Erzan, ''Gişe işlemlerini banka dışı yapmak yasaktı ama biz yapıyorduk. Bizim şubede poşetle para almamız yasaktı. Odamda oturup bekliyorlardı ve belirli bir şey için bekledikleri belliydi. Evrim Pınar ve babası beni 4 saat bekledi. Ben o sırada Atilla Baltaş ile görüşüyordum. O sırada hiçbir gişe işlemi yapmıyorlardı. Ben şube önünde para veriyordum, alan kişi orada hemen ATM’den yatırıyordu.

'EVİNE PARA GÖTÜRDÜK'

Banka bunu sormalıydı. Semih Kaya elleri boştu benim odama çıktığında. Boş valizler arabayla geldi ve o valizler indirilemedi çekçeklerle. Fatih Terim hiç şubeye gelmedi. Birçok müşterimizin evine biz para götürürdük. Bir teminatsız kredi verebilir banka, bu bankanın riskidir. Ama bir tüketici kredisini, bizim dönemimizde bireysel müşteri ise 500 bin TL üzerinde ne için istediğini belirtmesi gerekiyordu. Arda Turan’ın kredisinin 15 gün içinde kapatılması bu yüzden istendi” şeklinde konuştu.

Sanıkların tutukluluk hâlinin devamına karar veren mahkeme, duruşmayı 20 Eylül’e erteledi.

Sonraki Haber