Sel felaketinden sonra çıkarılması gereken ders! ‘Afeti felakete insanlar çeviriyor’

Antalya, hafta başından bu yana yoğun yağış altında kaldı. Şehirdeki altyapı yetersizliği yağışı sele çevirdi. 12 saatte metrekareye 330 kilogram yağışın düştüğü kentte 112 Acil Çağrı Merkezi'ne gelen ihbarlardan 2 bin 493’ü su basmasıyla ilgili.

Antalya'da sel felaketinin ardından İçişleri Bakanlığı, Antalya Büyükşehir Belediyesi ve AFAD sahada çalışma yapmaya devam ediyor. Yaralar sarılmaya devam ederken Dokuz Eylül Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, yaşanan sel ile ilgili Aydınlık’a konuştu. Yaşar, sel felaketinin tamamen altyapı yetersizliğinden kaynaklandığını söyledi.

Doğan Yaşar

‘SORUN TAMAMEN ALTYAPI’

Prof. Dr. Yaşar, Antalya’da yaşanan bu selin ilk kez olmadığını belirterek Türkiye’nin genelinde kuru dere yataklarının betonla kapatılmasının riskli olduğunu anlattı:

“Türkiye'nin genel sorunlarından biri olan kuru dereleri kapatılıp üzerine yol ya da imara açıyorlar. Kuru dere içinden her zaman su akmayan derelere denir. Kuru dere yatakları sürekli betonla kapatıldı. Bu bir tek Antalya'da değil bütün Türkiye'nin ana sorunu kapattılar. Kapattıktan sonra tabii sık sık sel olmaya başladı. Antalya 300 kg civarında yağış ile son yılların en çok yağışını aldı ama yine 2009'da 430 kg, Kemer'de 2018 Aralık'ta 490 kg gibi müthiş yağışların olduğu bölgedir. Sorun tamamen altyapıdan kaynaklanmaktadır.”

‘TÜRKİYE’DE SEL YAŞANMAYAN BİR YER YOK’

Çarpık kentleşmenin sel felaketi getirdiğini söyleyen Yaşar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Şu bilimsel bir gerçek, Antalya kış aylarında Türkiye'nin en çok yağış alan bölgelerinden birisi. Ciddi anlamda büyük seller oluşuyor ama bu afetlerin felakete dönüşmesi biz insanlar nedeniyle. Türkiye'nin her yerinde müthiş bir çarpık kentleşme var. Şehirlerin alt yapısına önem de verilmiyor. Bu sebeple Türkiye'de selin olmadığı bir yer yok hatta selin felaketle bitmediği yer yok.”

‘YENİ ŞEHİR DÜZENİ ŞART’

Devletin 81 ilde bilim insanlarıyla birlikte altyapı çalışmalarını yapması gerektiğini vurgulayan Yaşar, şu ifadeleri kaydetti:

“Bir sorun da yağmur suyuyla kanalizasyon suyunun hala ayrıştırılmaması. Yavaş yavaş ayrıştırmaya başladılar ama bu alt yapı olarak daha önemli. Geçmişteki şehir yerleşimlerine bakın mesela yolların altı tamamen tüneldir. Ne kadar yağarsa yağsın o su o tünellerden geçer. Bizde yolların altında 1 metre çapında borular var onlarla suyu tahliye etmeye çalışıyoruz. Yani baştan itibaren bütün sistemin elden geçmesi lazım. Bu işi bilenlerle devletin oturup yeni şehir düzenleri üzerine çalışması lazım. Ayrıca imara açılmaması gereken, dere yatağı olan yerler imara açılmış Bir yerde bir kez sel felaketi olursa orası imara kapatılmalı. Çünkü insanoğlu doğayla baş edemez.”

‘BEŞ YILDA BİR PLAN DEĞİŞİYOR’

Türkiye’de yerel yöneticilerin altyapı planlaması yaparken 20-30 yıllık planlar hazırlaması gerektiğini vurgulayan Yaşar, şunları söyledi:

“Yerel yöneticiler, jeoloji mühendisinden iklim bilimciye tüm uzmanlarla çalıştaylar yapmalı. 20-30 yıllık plan yapacaklar ve her gelen başkan bunu devam ettirecek. Bireysel olarak herkes proje değiştirmeyecek. Şu an ülkemizde şu var; projeler başkanlık süresince yapılır. Her gelen başkan 5 yıllık plan yapıyor. Çünkü 5 yıl sonra tekrar seçime gidilecek. Bu başkanlarda seçimde kendilerini göstermek adına büyük projelere girmeyi asla düşünmüyor.”

‘ANTALYA SEL DEĞİL RANTÇI BELEDİYECİLİK FELAKETİNE UĞRADI’

Vatan Partisi Antalya Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Serdar Üsküplü de yaşanan selin felakete dönüşmesinin yerel yöneticilerin rant sevdasından dolayı olduğunu söyledi. Aydınlık’a konuşan Üsküplü, belediye kaynaklarının altyapıya değil müteahhitlere ayrıldığını vurgulayarak şöyle konuştu: “Her yıl kış mevsiminde gerçekleşen kuvvetli yağışlar nedeniyle yaşanan su baskınlarını doğal afet diye tanımlayarak yıllardır alt yapı çalışmaları yapmayan belediyelerini aklayamazlar. Belediyenin kaynaklarını kentin altyapı hizmetlerine kullanmayarak belediye yandaşı müteahhitlerin hizmetine veren, otel zincirlerinin karlarına kar katmak için harcayan belediyeler bu yıkımlardan sorumludur. Antalya sel değil rantçı belediyecilik felaketine uğradı. Bir vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. Yurttaşlarımızın evleri, işyerleri, araçları hasar görmüş, milyarlarca liralık milli servet ziyan olmuştur. Antalya felç olmuş, işyerleri çalışmamış, okullar kapatılmıştır.”

VATAN PARTİSİ HAZIR

Antalyalılardan görev talep eden Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Üsküplü, şunları kaydetti: “Antalya’nın ihtiyacı önce altyapı çalışmalarının yapılmasıdır. En ufak yağmurda tıkanan giderler, kapanan yollar, su altında kalan alt geçitler kader değildir. Oy ve alkış peşinde koşarak belediyecilik yapılmaz. Kamucu, halkçı belediye anlayışıyla belediyenin kaynakları önce altyapıya harcanmalıdır. Mühendis ve şehir planlama odalarıyla işbirliği içinde bilimsel altyapı projeleri hazırlanmalı, kentin altyapısı derhal yenilenmelidir. Vatan Partisi rantçı sisteme son vermeye kamucu belediyecilik devrimi yapmaya hazırdır.”

Sonraki Haber