Şeref Gümüş: İhracat açılmazsa limonumuz depolarda çürüyecek

Pandemi sürecinin üretime etkisini değerlendiren Gümüş, "Pandemi sürecine Anamur çok duyarlı ancak üretim sahalarındaki çiftçimiz üretime devam ediyor. Evde kalan insanlarımızın beslenmesi için bize görevler düşüyor biz de görevlerimizi yapıyoruz" dedi.

Türkiye’de oluşan gıda güvenliği farkındalığını Gümüş," Üretimi olmayan bir ülkeyi özgür ve bağımsız sayamayız.Biz ülkemizdeki bütün çiftçilerimizin bağımsızlık mücadelesi verdiğini idda ediyoruz.Dünya artık tarımın önemini bir kez daha anlamak zorunda kaldı.Ancak hala tarımda sıkıntılarımız var. Pandemi nedeniyle fiyatlar düştü.Çiftçi ürettiklerini maliyeti altına satmak zorunda kaldı.Girdi maliyetleri yükseldi.Çiftçimiz komisyonculara ve bankalara borçlu durumdadır.Artık tarımla ilgili de bir danışma kurulu oluşmasını talep ediyoruz. Pandemiden sonra eğer tarımda bir hastalık gelirse bunun çözümü çok zor olacaktır.Geçmişte üretimi bırakan üreticilerimiz bir daha tarlalarına dönmedi.Biz istiyoruz ki üreticilerimiz tarlalarında kalsınlar.Bütün dünyayı saran bu hastalık üretimi de vurdu.Ziraat odası olarak sesleniyoruz.Üreticiye destek verilmelidir.Özellikle küçük aile işletmeleri desteklenmelidir.Biz devletimizin başlattığı milli tarım atılımının yanındayız.Ancak hızlanması gerekir.Faizlerin ve kredilerin ertelenmesinin çözüm yolu olmayacağına inanıyorum.Üreticilerimize yeni krediler sağlanması gereklidir" sözleriyle değerlendirdi.

Limon ve muzdaki son duruma ilişkin olarak Gümüş, "Şu anda limon ihracatı durduruldu ve ihracat yetkisi Tarım Bakanlığı'na verildi. Limon üretiminde bir sıkıntı yok ancak pazarında bir sıkıntı var. Limon ihracatının açılması için bakanlığımızın yardımcı olacağına inanıyorum. Eğer ihracat açılmazsa limonumuz depolarda çürüyecek. Muzda Türkiye çiftçisi 1990’lı yıllarda Türkiye tüketiminin yüzde 13’ünü karşılıyordu. Devletimiz daha sonra muzda bazı önlemler aldı. Üreticimizin yüzü devletimizin uygulamış olduğu muz politikaları ile güldü. Türkiye tüketiminin yüzde 85’ini üretmeye başladık. Son zamanlarda şirketler küçük aile işletmelerinin yaptığı üretime dadanmaya başladılar. Devletin küçük aile işletmelerine verdiği hibeyi kullanıyorlar. Vergiden kaçınma yöntemi ile kendi şirketine sermaye yatırıyorlar. Büyük sermaye şirketleri 35-40 bin liraya bir dönüm serayı mal ederken aile işletmeleri 150 bin liraya mal ediyor. Havza sistemi uygulanmaz ise küçük aile işletmelerinin sermaye şirketleriyle baş etmesi mümkün değildir. Sermaye şirketlerine önerim muzdan elden edilen yan ürünlere yatırım yapmalarıdır" diyerek bilgi verdi.