Shakespeare’in kitaplarını başkası mı yazdı?

Muammer Kaddafi’ye göre, Shakespeare Arap asıllıdır ve adı Şeyh El Zübeyir’dir. Bir başka denemedeki iddia ise Shakespeare, Hintli, Sicilyalı ya da Özbek bir Müslümandır

Halit Payza’nın, Shakespeare Var Mıydı, Yok Muydu? (Klaros Yayınları) kitabında, W. F. C. Wigston’un, Shakespeare imzasını taşıyan yapıtların ona ait olmadığına ilişkin görüşlerini ileri sürer. Shakespeare’in yaşadığı Stanford kasabasında okul bile yoktur. Shakespeare’in anne ve babası da okuma yazma bilmezler. Shakespeare’in kızı Judith, yirmi yedi yaşında bile imza atmayı bilmiyordu. Çünkü o da babası gibi kalem tutmamıştı.

Shakespeare’in kimliği konusunda pek çok iddia vardır. Muammer Kaddafi’ye göre, Shakespeare Arap asıllıdır ve adı Şeyh El Zübeyir’dir. Bir başka denemedeyse “Shakespeare’in Hintli, Sicilyalı, Özbek kripto bir Müslüman” olduğunun ileri sürülür. Halit Payza kitabında, 11 Eylül 2011 tarihinde Toronto Uluslararası Film Festivalinde Anonymous filminin galasını anlatır. Film, 17. yüzyılda, Birleşik krallıkta yaşayan Oxford Kontu Edward de Vere’nin yaşamını Kraliçe Elizabeth dönemi ekseninde ele alınır. Filmin can alıcı bölümüyse kimi entelektüellerin yüzyıllardır kafasını kurcalayan soruyu bir kez daha gündeme getirir; “İngiliz yazınının en büyük isimlerinden William Shakespeare gerçekte var mıdır yok mudur?”

Halit Payzan

‘KRALİÇE ELİZABEHT’İN GİZLİ SEVGİLİSİ YAZDI’

İngiltere Kraliçesi 1. Elizabeth yaşamı boyunca evlenmemiş ve bütün teklifleri ret etmiştir. Bunda, çocukluğundaki travmanın etkisi olduğu söylenir. Çünkü, babası annesine çok kötü davranmıştır. Kraliçe, hiç evlenmez kimliği bilinmeyen bir sevgilileri vardır ve bununla ünlüdür. Bu sevgililerinin içinde önemli bir ismi kraliçesinin en sevdiği olarak anılır. Kraliçe’nin ölürken bile yazdığı mektupları yanından ayırmadığı bu âşık, Oxford Kontu Edward de Vere’dir.

Payza kitabına aldığı Anonymous’un iddiasına göre; Shakespeare’in oyunlarını yazan, kraliçe Elizabeth’in bu gizli sevgilisi Oxford Kontu Edward de Vere’dir. William Shakespeare ise sadece sıradan bir oyuncudur. Sanat tarihçileri bugüne değin William Shakespeare’e ait tek satırlık el yazması bulamamıştır. Kanıt yoksa tarih yoktur. Anonymous’ta ileri sürülen kanıtlardan bir diğeri de William Shakespeare’in yazı yazmayı dahi bilmemesidir.” Yazı yazmayı bile bilmeyen birinin böylesi incelikli yapıtlar kaleme alması mümkün değildir.

BÜYÜDÜĞÜ KASABADA OKUL YOK

1891 yılında Wigston ilginç bir kitap yazar. Kitapta Wigston, Shakespeare imzasını taşıyan yapıtların ona ait olmadığına ilişkin görüşlerini ileri sürer. “Shakespeare’in yaşadığı Stanford kasabasında okul bulunmamaktadır. Shakespeare’in anne ve babası da okuma yazma bilmiyor.” Wigston da bu yapıtların Sir Francis Bacon’a ait olduğunu ileri sürer.

Bacon’un bu yapıtları yazabilmesi için yeterli donamını vardır. O besteler yapmış, bir avukattır. Ayrıca dilbilimci, şair, felsefeci, yazar kimliği de vardır. Yaşamı boyunca başka ülkelere seyahatlere gitmiş, aynı zamanda zengin ve geniş bir kütüphaneye sahiptir.

Shakespeare’in basılı yapıtlarında sayfa hataları vardır ve bu hatalı sayılar özel bir şifreleme tekniğine uymaktadır. Kitapların kimi sayfalarındaki mühürde gül ve haç simgeleri olduğu da anlaşılmaktadır.

SİMGELERE GİZLENEN ŞİFRE

Bu simgelerde şifreler gizlidir. “Shakespeare ismi de mızrak ve sallayan anlamına gelmektedir ki kitapların birindeki ‘Hercules Furieux’ resmi bulunur. Shaker sallayan, Spear mızrak anlamına gelmektedir. Resimde Herkül, elinde salladığı mızrakla şiddetli sarsıntılara neden olmaktadır. Yarılan topraktan gizemli semboller fışkırır.” Bu semboller, Gül Haç’a ait gizemini ancak cemiyetin kavrayabileceği gizemli sembollerdir.

W. F. C. Wigston’un, 1891’de yayımlanan “Francıs Bacon, Phantom Captaın Shakespeare The Rosıcrucıan Mask” kitabında ileri sürdüğü gibi, Shakespeare’in yapıtlarının gölge yazarı Francıs Bacon muydu? Roland Emmerich’in yönettiği Anonymous filminde ileri sürüldüğü gibi Oxford Kontu Edward de Vere miydi? Yoksa üçüncü bir gölge yazardan da söz edilebilir mi?

İngiliz Edebiyatı Tarihi uzmanı Mina Urgan, “İngiliz Edebiyatı Tarihi” adını verdiği çalışmasında, İngilizlerin, Türk Tarihi’ne olan düşkünlükleri üzerinde durur. Urgan’a göre Christopher Marlowe, Shakespeare’den önceki en büyük tiyatro yazarıdır. Üstelik Marlowe’un doğum tarihi de Shakespeare ile aynıdır.

Robert Greene ‘The Groatsworth of Wit’ adlı kitabında Shakespeare’in VI. Henry oyununun 3. Perdesinin, önceleri yazarı bilinmeyen ancak daha sonra Christopher Marlowe’a ait olabileceğine ilişkin kimi kanıtlar bulunan ‘The True Tragedy’ adlı oyundan esinlenerek yazıldığı ileri sürdü. Greene göre, Shakespeare, Christopher Marlowe’un oyunlarını değiştirerek/dönüştürerek yazıyordu. Greene’in savı, Mina Urgan’ın ‘İngiliz Edebiyatı Tarihi’ kitabında yazdığı Marlowe, Shakespeare’den önceki en büyük tiyatro yazarı olduğu savını doğruluyor.

“Bundan Marlowe’un Shakespeare olduğu çıkarsaması yapılabilir mi?” sorusu sorulur.

SHAKESPEARE KRAL 1. JAMES MİYDİ?

Malcolm X, Haley’e, Shakespeare’in Kral 1. James olduğunu ima eder; “Katıldığım hararetli tartışmalardan bir tanesi de Shakespeare’le ilgiliydi. Bu kez araya renk karışmamıştı; yalnızca Shakespeare konusundaki iki yönlü çıkmaza dikkat çekmekle yetinmiştim.” İncil’in Kral James çevirisi İngiliz edebiyatının en gözde metni kabul edilir.

Dili, güya Kral’ın İngilizceyi kullanımındaki doruk noktayı temsil ediyor. Ayrıca İncil’in diliyle Shakespeare’in dili birdir, aynıdır. İddiaya göre 1604-1611 yılları arasında Kral James İncil’i çevirsinler, yazsınlar diye şairleri toplatmıştır.

Bu durumda, Shakespeare yaşamış olsaydı, toplananlar arasında kutup şair onun olması gerekirdi. Oysa Shakespeare ile İncil arasında herhangi bir bağlantı olduğuna dair hiçbir bulguya rastlanmamıştır. Böyle birisi gerçekten yaşamışsa, bu çeviri işinde Kral James niçin kullanmamıştır? Yok, kullandığı söylenilecekse, bu konu niçin dünyanın keşfedilmemiş sırları arasında bulunsun? Malcolm X’e göre Kral James, Shakespeare’in ta kendisiydi.

Sonraki Haber