Silahlı çetelerin hedefi Alevi ve Hristiyanlar
Suriye’de özellikle Alevi ve Hristiyanların yaşadığı bölgelerde cinayetler işleniyor, evler ve iş yerleri yağmalanıyor. Aydınlık Şam ve Lazkiye’den kaynaklarla konuştu. H.H. 'Polis yok. Sokaklarda elini kolunu sallayarak gezen silahlı gruplar var. HTŞ müdahale etmiyor.' dedi
Beşar Esad’ın devrilmesinin ardından devlet boşluğu yaşanan Suriye’de eli silahlı çetelerin peydah olduğu öne sürüldü. Düzenin ne zaman tesis edileceği bilinmeyen ülkede, çetelerin, Alevi ve Hristiyanların yaşadığı bölgelerde cinayet ve yağmaya başladığı ileri sürüldü.
Aydınlık’ın ulaştığı Suriyeliler, yaşadıkları bölgedeki durumu anlattı. Güvenlik kaygısıyla isim vermeyen Suriyeliler iktidarı ele geçiren Heyet Tahrir Şam (HTŞ)’ın olaylara müdahale edemiyor gibi davrandığı, bunun da danışıklı bir eylem olduğu görüşünde. Özellikle Alevi Suriyelilerin Türkiye’ye geçmenin yollarını aradığını eklediler. Türkiye’nin de HTŞ’yi insan hakları ihlâlleri yapmaması için özellikle uyardığı öğrenildi.
İDDİALARIN PEŞİNE DÜŞTÜK
HTŞ destekçisi grupların Telegram kanallarından yayınladıkları videolarda hassas görüntüler ortaya çıkmıştı. Konuşma ve paylaşım notlarına göre HTŞ militanlarının sivil giyimli kimseleri kimlikleri ve Beşar Esad yanlısı oldukları gerekçesiyle hakaretlerle vahşice öldürdüğü görülmüştü.
Aydınlık, HTŞ’nin Alevilere ve Hristiyanlara yönelik katliam ve yağmaya giriştiği iddiasının peşine düştü. Suriyelilerle görüştü.
Aydınlık’a konuşan farklı şehirlerden Suriyeliler, “Sokaklarda serseri gruplar türedi. Kafalarına göre insan vuruyorlar, ev basıyorlar ve yağma yapıyorlar.” diye aktardı.
‘AİLELER BİRLEŞEREK EVLERE SIĞINDIK’
Şam’dan ulaştığımız F. A. isimli Suriyeli kadın, mümkün olduğunca evden çıkmamaya çalıştıklarını söyledi. F. A. Şam’ın cadde ve sokaklarında daha önce görmedikleri profilde kimselerin dolaştığını kaydederek, “Sürekli bir silah sesleri, bağırış, çağırış ve çığlıklar altındayız. Patlamalar da oldu. Burada yerel halk genellikle birkaç aile birleşerek evlere sığınmış vaziyette. Korkuyla bekliyoruz.” ifadelerini kullandı.
F. A. kendisine ya da yakınındaki birisine yönelik şiddet eylemi olup olmadığıyla ilgili soruya şu yanıtı verdi: “Kırsal kesimlerdeki akrabalarımız saldırılara uğradı. Sokaklarda eli silahlı kim ve ne olduğu belli olmayan gruplar mahallemizde bazı komşularımızın varlıklarına zorla el koydu.”
‘HER AKŞAM SALDIRI VE ÖLÜM HABERİ’
Yine Şam’da yaşayan H.H. isimli bir erkek, havanın karardığı vakitlerde şiddet eylemlerine başvurulduğunu ileri sürdü. Saldırganların HTŞ olmadığını ancak HTŞ’nin de olaylara müdahale etmediğini dile getiren H. H. şöyle konuştu:
“‘Aleviler mezara, Hristiyanlar Lübnan’a’ sloganlarıyla isyan ettiler. Ve şimdi dış güçlerin desteğiyle yönetime el koydular. Bir haftadır kamu düzeni yok. Polis yok, memur yok. Sokaklarda elini kolunu sallayarak gezen silahlı gruplar var. Hemen her akşam saldırı ve ölüm haberleri alıyoruz. HTŞ müdahale etmiyor. Bence edemiyormuş gibi yapıyor. Bu bir danışıklı dövüş. Şu an dünyanın ilgisi burada. Esas film kameralar kapanıp ışıklar sönünce başlayacak.”
‘TÜRKİYE DIŞINDA ÇIKIŞ YOK’
Lazkiye’den S.G. isimli kadın kendisi dahil olmak üzere pek çok akraba ve komşusunun Türkiye’ye göç etmeyi düşündüğünü belirtti. “Şam, Hama, Humus ve Halep’ten gelen haberler çok kötü. Bazı köylerden de yağma ve adam vurma duyumları alıyoruz. Can ve mal güvenliğimizden endişe ediyoruz. İsrail, Lübnan yollarını kapatmış. Bizim için Türkiye’ye gitmek dışında bir çıkış yok. Pek çok akraba ve komşum da göç etmeyi düşünüyor.” ifadelerini kullandı.
Şu an Lübnan’da olan Suriye’ye dönemeyen A.M. de ailesi ve kendisi için en iyi ihtimalin önce Türkiye’ye oradan da Avrupa’ya geçmek olduğunu vurguladı.
A.M. şöyle anlattı: “Bir an önce Suriye’ye geçip ailemin yanında olmalıyım. Bu sürecin sonunda canımıza ve malımıza kasıt kaçınılmaz. Bu gerici terör yönetimi ve onlarla birlikte bir anda ortaya çıkan yağmacı katillerden çocuklarımızı koruyabilecek neresi olursa gitmek istiyoruz. Seçenekler içerisinde en yakını Türkiye.”
TÜRKİYE’DEN HTŞ’YE UYARI
Öte yandan Türkiye’nin HTŞ’yi insan hakları ihlâlleri yapmaması için özellikle uyardığı öğrenildi. Aydınlık’ın AK Parti kaynaklarından edindiği bilgiye göre Türkiye gayriresmi yollardan HTŞ’den Suriye’deki Alevi ve Hristiyan nüfus başta olmak üzere azınlıklara saygılı davranmasını istedi. İnsan haklarına ve kapsayıcılık ilkesine vurgu yaptı. Aydınlık’a konuşan AK Partililer “Sivillere yönelik olası bir şiddet eylemini Türkiye’nin kabul etmesi mümkün değil.” dedi.
HTŞ DESTEKÇİLERİNİN YAYDIĞI GÖRÜNTÜLER
HTŞ destekçisi grupların Telegram kanallarından yayınladıkları videolarda hassas görüntüler ortaya çıkmıştı. Servis edilen bir videoda canlı şekilde arabaların arkasına bağlanan gençlerin sokaklarda linç edilerek sürüklenmesi dikkat çekmişti.
Başka bir videoda teslim olan sivil giyimli bir grubun dövülerek kurşunlanması göze çarpmıştı. Bir diğer videoda da oğlunun üzerine kapanan bir annenin evladıyla birlikte lince maruz kaldığı görülmüştü. Videolarda esir olduğu ileri sürülen kimliği belirsiz kişilerin hastane yatağında infaz edildiği anlar da yer almıştı.