Sivil GATA intihara sürükledi

Turan Salcı
salcituran@gmail.com

15 Temmuz’daki Fetullahçı darbe girişiminin ardından Bilkent Rehabilitasyon ve Bakım Merkezi’nin TSK’dan alınarak Sağlık Bakanlığı’na devredilmesi Gazi Erhan Atik’i intihara sürükledi.

Daha önce bütün ihtiyaçların askeri personel tarafından karşılandığı merkezde, gazilere destek veren “Harp Psikolojisi” gibi birimlerin kaldırılmasının ardından, Gazi Atik psikolojik sorunlarıyla baş edemez hale geldi. 1994’te Hakkari Çukurca’da terör örgütü PKK ile mücadele ederken yaralanan ve Sağlık Bakanlığı’na devredilen adıyla Gazi Rehabilitasyon Merkezi’nde kalan Erhan Atik, borçları yüzünden sıkıntıya düştü. Atik rehabilite yardımı alamaycınca çareyi intiharda buldu.

Gazi Rehabilitasyon Merkezi sivilleştirilmeden önce, gazilerin üst baş bakımlarından, tuvalet ihtiyaçlarına kadar bütün ihtiyaçlarıyla askerler ilgileniyordu. Ancak ‘sivilleşmeden’ sonra bu hizmetler aksamaya başladı. Daha önce Harp Cerrahisi ve Harp Psikolojisi bölümlerinin bulunduğu merkezde, ayrıca Psiko-Sosyal Destek birimleri adı altında gazilerin psikolojik sorunlarıyla ve özlük haklarıyla ilgilenen bir bölüm de mevcuttu. Bu bölüm de ‘“ivilleştirilmenin” ardından kaldırıldı.

Psikolojik sorunlarla boğuşan gazi Erhan Atik, 28 Eylül Çarşamba gecesi çareyi intihar etmekte buldu. Şu an yoğun bakımda bulunan Gazi Atik’in eşi Meral Atik Aydınlık’a konuştu. Atik, “Bize söz verilmişti. Sağlık Bakanlığı’na devredildiği zaman, her şey daha güzel olacak, denilmişti ancak hiçbir şey güzel olmadı” dedi.

Meral Atik’in, eşi Gazi Erhan Atik’i intihara sürükleyen sürece dair açıklamalarını olduğu gibi yayımlıyoruz:

BİZE KİMSE SAHİP ÇIKMADI

“Eşim arkadaşı yüzünden borç batağına düştü. Bunun üzerine Mayıs ayında bankadan 90 bin lira kredi çekti. Ödemede sıkıntı olunca maaşına 3 sene bloke koydular. Bunun üzerine eşim 4 aydır maaş alamadığı için büyük bir sıkıntıya düştük. Çalmadığımız kapı kalmadı. Cumhurbaşkanımız, başbakanımız, sağlık bakanımız ... Hepsinin kapısını çaldık. Eşimle hiçkimse ilgilenmedi. Bir gaziye devlet sahip çıkamadı. Zaten psikolojik sorunları olan eşim, GATA’nın sivilleştirilmesiyle birlikte kendisiyle ilgilenen askeri personelin devre dışı kalması ile birlikte iyice yalnızlaştı ve intihara teşebbüs etti. Bu sorunları çözmedikleri sürece eşim tekrar tekrar intihar teşebbüsünde bulunacak ben bundan adım gibi eminim.”

ASKER HER ZAMAN YANIMIZDAYDI

“Biz TSK’dan Sağlık Bakanlığı’na devredilen Rehabilitasyon ve Bakım Merkezi’nde kalıyorduk. Burada bizimle ilgilenen askerlerin gitmesinden sonra durum çok kötüleşti. Hastanedeki eşimin yanına gidebilmek için araç istedim onu dahi vermediler. Önceden bize bu kolaylıklar sağlanıyordu. Asker her zaman bizim yanımızdaydı. Daha önce olmuş olsaydı asker her türlü destek olurdu bana. Askerler gidince eşimin derdini anlatacak kimsesi kalmadı. Askerler burada olsaydı eşimin yanında silah arkadaşları olurdu. Şimdi ise eşimin intihar ettiği gün kurumda bulunan müdüre dahi ulaşamadım. Bizimle hiç ilgilenmiyor, durumun nedir diye sormuyor.”

VEBALI GİBİ DAVRANIYORLAR

“Eskiden bize bir saygı ve sevgi vardı. Şu an o gaziler sevgisiz bırakıldılar. Benim eşime, gazi arkadaşlarıma, gazilerimize vebalı gibi davranıyorlar. Daha önce bize değer veriliyordu şu an o değer kesinlikle verilmiyor. Sağlık Bakanlığı’na geçtiği zaman bize söz verilmişti, her şey daha güzel olacak denilmişti ancak hiçbir şey güzel olmadı.

Eşim randevu istediğinde, “Ben gaziyim” dediğinde ilk sorulan soru “Demokrasi gazisi misin?” oluyor. Ve çok zor randevu veriliyor. Gazi Rehabilitasyon Merkezi’nde şu an demokrasi gazileri var. Bakanlar, devlet yetkilileri geliyor, demokrasi gazilerinin yanına uğruyor, diğerlerinin yüzüne bile bakılmıyor. Onlar vatanı için savaştı da bu gaziler savaşmadı mı?”

BAKIM EVİNDEN ATILDILAR

“Ben Türkiye’nin ayağa kalkmasını istiyorum. Devlet artık gazisine sahip çıkmıyor. Eşim bakım evinde intihara teşebbüs ettikten sonra eşyaları toplanıyor ve dışarı konuluyor. Bana eşinizin artık burada kalması yasaktır, deniliyor. Böyle rezillik olur mu? Bir gaziye bu şekilde mi değer veriliyor.”