Sosyal Medyada eleştirdi, işten atıldı: AYM ‘fikir özgürlüğü' dedi
Anayasa Mahkemesi (AYM), taşeron işçi Kadri Eroğul’un sosyal medya paylaşımları nedeniyle iş akdinin feshedilmesiyle "ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine" karar verdi.
Eroğul, taşeron şirkete bağlı olarak belirli süreli iş sözleşmesiyle Kütahya Halk Sağlığı Müdürlüğünde görev yaptığı sırada kurum yöneticileriyle ilgili sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlar nedeniyle iş akdinin feshedilmesinin ifade özgürlüğünü ihlal ettiği iddiasıyla 2019’da AYM’ye başvurdu. Yüksek Mahkeme, kararın, ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yerel mahkemeye gönderilmesini istedi.
Kadir Eroğul, 2015 yılında sosyal paylaşım sitesinde taşeron işçilerin gördüğü baskıyı şöyle anlattı:
"Son günlerde taşeron işçi arkadaşlar üzerinde ciddi baskılar artmış, kendini yönetici zanneden bazıları işi gücü bırakıp, taşeron işçi ile uğraşmayı kendine görev edinmiştir. Ey insan müsveddeleri, yönetici bozuntuları, şunu asla unutmayınız ki, biz taşeron işçiler İslam dinine inanıp iman etmiş müslümanlarız ve Rabbim bize der ki Rızk ile ilgili yeryüzünde hareket eden hiçbir canlı yoktur ki rızk Allah'a bağlı olmasın der. (Hud Suresi 6. ayet) Rabbim sizleri de hidayete ulaştırsın en kısa zamanda ve oturduğunuz o güzel makam koltuklarının da altınızdan kayıp gideceğini bile ve taşeron işçinin de insan olduğunu anlama fikri versin amin."
HAKARET CEZASI ALDI, İŞTEN ÇIKARILDI
Paylaşımdan sonra kurum yöneticileri Eroğul'dan şikayetçi oldu ve hakkında "hakaret" iddiasıyla ceza davası da açıldı. Eroğul'a ceza veren mahkeme, cezanın açıklanmasını geri bıraktı.
Alt işveren Eroğlu'nu işten çıkardı. Kütahya İş Mahkemesi "işe iade" talebini reddetti. İstinaf ve Yargıtay'dan da benzer kararlar gelince Eroğlu "ifade özgürlüğünün ihlal edildiği" gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu.
'İŞÇİ KİMLİĞİNİN ÖTESİNDE STK TEMSİLCİSİ'
AYM, Eroğul’un kamu kurumunda çalışan taşeron işçilere yönelik faaliyet gösteren bir derneğin genel başkanlığı görevini de sürdürdüğüne işaret ederek, “Bu bağlamda başvurucunun taşeron işçilere ilişkin meselelerde bildireceği görüşlerin taşeron işçi kimliğinin ötesinde yürütmekte olduğu dernek başkanlığı görevinin de bir gereği olarak -temsil ettiği sivil toplum kuruluşunun ilgi alanındaki- toplumsal meseleleri de kapsadığı kabul edilmelidir.” yorumunu yaptı.