Soylu Flake'e böyle seslendi: Pis ellerini Türkiye’nin üzerinden çek
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İl Göç İdaresi Müdürleri Değerlendirme Toplantısında konuştu. Soylu, ABD büyükelçisine seslenerek, "Amerikan büyükelçisine buradan söylüyorum, Pis ellerini Türkiye’nin üzerinden çek." dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Antalya’da Kundu Turizm Bölgesi’ndeki bir otelde düzenlenen İl Göç İdaresi Müdürleri Değerlendirme Toplantısı’nda konuştu. Ülke içindeki yabancı teröristlerin tespitiyle ilgili Türkiye’nin önemli bir performans ortaya koyduğuna işaret eden Soylu, şöyle konuştu:
“Türkiye’nin bir de şöyle bir talihsizliği var, Türkiye’ye gelen her Amerikan Büyükelçisi, ‘Ben Türkiye’de nasıl darbe yaparım, yaptırırım’ telaşı içerisindedir. Bu, Türkiye’nin temel bir talihsizliğidir. Her Amerikan Büyükelçisinin ‘Türkiye’de acaba ben ne yaparım ne yaptırırım ve Türkiye’ye nasıl zarar veririm, babalarıma nasıl yaranırım’ dertleri budur. Türkiye’nin yıllardan beri en önemli talihsizliklerinden bir tanesi budur, hep de bu olmuştur. Diğer büyükelçilerini toplar, fıs fıs fıs, onlara akıl vermeye çalışır. Avrupa’da da aynısını yapıyorlar ya, onlar idare ediyorlar Avrupa’yı. Amerikan büyükelçiliği. Avrupalılar üzülmez bu söze merak etmeyin. Onlar gerçeklerin ne olduğunu biliyorlar.”
‘NASIL KARIŞTIRMAK İSTEDİĞİNİZİ BİLİYORUM’
“Türkiye’yi de dizayn edebileceklerini zannediyorlardı ama bir adam oyunlarını bozdu, Recep Tayyip Erdoğan.” diyen Soylu, şöyle sürdürdü: “Onlar Türkiye’yi de böyle zannediyorlardı, oturacaklardı, fıs fıs fıs oyun, tezgâh kuracaklar. Amerikan Büyükelçisine buradan söylüyorum, hangi gazetecilere yazı yazdırdığını biliyorum. Pis ellerini Türkiye’nin üzerinden çek. Çok net söylüyorum, pis ellerini Türkiye’nin üzerinden çek. Neleri yaptırdığınızı, hangi adımları attırdığınızı, Türkiye’yi nasıl karıştırmak istediğinizi net bir şekilde biliyorum. O pis ellerinizi, o maskeli, sırıtan yüzlerinizi Türkiye’nin üzerinden çekiniz. Bu kadar açık.”
‘NE YAPTINIZ?’
2016’da bir yabancı savaşçıyı sınır dışı ederken Hollanda ve Belçika’da ilgili makamları uyardıklarını anımsatan Soylu, şunları kaydetti: “2011’den bu yana 150 ülkeden 111 bin kişiye ülkeye giriş yasağı koyduk. Çatışma bölgeleriyle irtibatlı olduğu tespit edilen 102 uyruktan 9 bin 319 yabancı terörist savaşçıyı sınır dışı ettik. Biz bu gayreti gösterirken onların tavrı bu kişileri vatandaşlıktan alelacele çıkarıp, meseleyi baştan savmak şeklinde hallederiz anlayışıyla olmuştur. Bugün bize konsolosluk kapatarak akıl vermeye çalışan ülkelerin aslında bu meseledeki yönetim becerisizliklerine bir örnek olması için paylaşmak istedim. Avrupa Birliği ülkelerine bin 126 yabancı terörist gönderdik. Türkiye olarak onlara soruyoruz: ‘Ne yaptınız? Tekrar bunlar yarın Türkiye’ye gelmeye çalışırlar mı veya çatışma bölgelerine giderler mi veya Avrupa’da bir şey yaparlar mı?’ diye. Ödleri patlıyor, kamuoylarına böyle bir şey söyleyecekler diye.”
‘KİMSE AVRUPA’DAN BİR ÇÖZÜM BEKLEMESİN’
Soylu’nun konuşmasında öne çıkan diğer hususlar şöyle: “Yıllarca Batı Avrupa, Doğu Avrupa’yı fukara bırakmaktadır. Sebebi çok nettir. Doğu Avrupa’nın insan emeğini sömürmek ve ucuza sahip olmaktır. Yaşlanan Batı Avrupa acımasız şekilde onları sömürmeye devam etmektedir. Kimse Avrupa’dan bir çözüm beklemesin. Çok uzun yıllardan beri Avrupa’da yükselen İslam düşmanlığı maalesef Avrupa’da gerçekleri bilenlerin de doğru sözleri söyleyebilme kabiliyetini engellemektedir. Size bir ağabeyiniz olarak bir tek tavsiyem var.”
‘İSTİKAMETİNİZ BATI OLMASIN’
“İstikametiniz ve insanlık açısından çözümünüz hiçbir zaman Avrupa ve Batı olmasın. Onların istikameti doğru bir istikamet değildir. Onlar bir taraftan aman bu göçü Türkiye sınırlarına durdurabiliriz telaşında olduğunu güya gösterirken diğer taraftan el altından istihbarat yapılarıyla birlikte Türkiye içerisinde göç üzerinden nasıl bir istikrarsızlık oluştururuz ihaneti içindeler. Para yolladıkları sivil toplum örgütlerinin nasıl Türkiye ve etrafımızdaki coğrafyadaki göç hareketini kaşımak için hareket ettiklerini biliyoruz. Göçle ilgili sorumluluğumuzu aldığımız ilk zaman dilimlerinden itibaren bu sivil toplum kuruluşlarının birtakımını Türkiye’de yasakladık. AB koşarak gelip ‘Siz bunu niçin yapıyorsunuz?’ dedi. Çünkü siz burada ajanlık faaliyeti gerçekleştiriyorsunuz dedik. Şu adamlarınız PKK ve PYD ile iş birliği yapıyor. Nerede bir Türkiye düşmanı var hepsini destekledikleri sivil toplum kuruluşlarının içine koymuşlar.”
'İSTİHBARATIN NEREDEN GELDİĞİNİ SÖYLEMİYORLAR'
AYDINLIK / ANKARA
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, bazı ülkelerin Türkiye'deki diplomatik ve konsolosluk temsilciliklerini geçici olarak kapatmasına ilişkin olarak, "Bu konsoloslukları ya da büyükelçilikleri kapatırken bizimle detayları paylaşmadan önce bu adımları atmaları tüm ülkeler için söylüyorum maksatlı." dedi.
Bakan Çavuşoğlu, Arjantin Dışişleri, Uluslararası Ticaret ve İnanç Bakanı Santiago Cafiero ile Dışişleri Bakanlığının İstanbul Temsilciliğindeki görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu. Misyonların, diplomatik temsilciliklerini ve konsolosluklarını “bir terör tehdidi” olduğunu söyleyerek geçici olarak kapattıklarını hatırlatan Çavuşoğlu, şu ifadeleri kullandı:
“Bir terör tehdidi varsa, hele hele müttefikse bu tehdidin nereden kaynaklandığını, kimden kaynaklandığını bize bildirmeleri gerekmez mi? Bize söylüyorlar, 'somut bilgilerimiz var, bir tehdit var, o nedenle kapatıyoruz'. Peki kimden geldi, nerede, kim yapacak? O konularda bir bilgi yok. Doğru olan bu bilgileri güvenlik birimlerimize, istihbarat birimlerimize aktarmaları ve böyle bir tehdit varsa bu bir saldırıya dönüşmeden önce bertaraf edilmesi gerekiyor.”
İLAVE ADIMLAR DA ATARIZ
Somut bir bilgi paylaşımının olmadığına dikkati çeken Çavuşoğlu, "Peki siz kapattınız da böyle bir tehdit var. Bu saldırıya dönüştüğü zaman ne olacak? Sadece kendinizi mi düşünüyorsunuz?" dedi. Çavuşoğlu, büyükelçileri Bakanlığa çağırarak tam da bunu söylediklerini aktardı:
“Burada 'Türkiye istikrarsız, Türkiye'de terör tehdidi var' imajı vermek istiyorlarsa bu dostluğa da sığmaz, müttefikliğe de sığmaz. Biraz dürüstlük ve samimiyet bekliyoruz. Bundan sonra eğer somut bilgi ve belge paylaşmadan bu tür yöntemlere giderlerse bizim de ilave bunlara yönelik atacağımız adımlar da olacaktır. Bu mesajı da kendilerine verdik.”