Süleymancılar Süleymancıyı dolandırdı

İş insanı S.K., hesaplarından para çıkarıldığını öğrendi. Para, Süleymancıların Zeytinburnu’ndaki Ömer Avni Yel Talebe Yurdu’nun baş hocası V.Ö. ve kardeşi Y.Ö.’nün hesaplarına aktarıldı

İş insanı S.K., şirketinin ortağı H.H.K tarafından dolandırıldığı iddiasıyla 2014’te dava açtı. Dava sürecinde şirket hesaplarından hukuksuz şekilde para çıkarıldığını öğrenen S.K., bu paranın Süleymancıların Zeytinburnu’ndaki Ömer Avni Yel Talebe Yurdu’nun baş hocası V.Ö. ve kardeşi Y.Ö.’nün hesaplarına aktarıldığını öğrendi.

S.K., şüpheliler hakkında suç duyurusunda bulundu ancak mahkeme, bilirkişinin “sahte belge” üzerinden hazırladığı raporu dikkate alarak karar verdi. “Sahte bilirkişi raporu” iddiası Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) ile Sayıştay’a taşındı ancak iş insanı S.K. yine aynı manzarayla karşılaştı. Sayıştay’ın atadığı 3 bilirkişi, önceki bilirkişinin sahte olduğu ileri sürülen belgeyle hazırladığı raporun aynısını oluşturdu. HSK memurları ise sürece ilişkin herhangi bir inceleme başlatmadı.

‘SAHTE FATURA RAPORA KONULDU’

1993-1995 yılları arasında ortaokul yıllarında Zeytinburnu’ndaki yurtta kalırken Süleymancılarla tanışan S.K., o dönemden beri cemaat içindeydi.

Hayatının ilerleyen yıllarında da “Allah rızası için” cemaate çeşitli katkılarda ve bağışta bulundu. Ancak S.K., lise yıllarından beri tanıdığı Süleymancı ortağı H.H.K. tarafından dolandırıldı. Şirket hesaplarından izni ve bilgisi dışında 2009-2012 yılları arasında yaklaşık 480 bin lira çıkarıldığını ileri süren S.K., konuyu yargıya taşıdı.

10 yıldır mahkemelerde hakkını arayan S.K., sorumlusu olduğunu düşündüğü Süleymancı hocaların cezalandırılmasını talep ediyor.

Aydınlık’ın dava dosyasından ulaştığı bilgilere göre, Bakırköy 8. Asliye Hukuk Mahkemesi, iddiaları araştırmak üzere bilirkişi görevlendirdi. Bilirkişinin, hesaplardan çıkan parayla ilgili banka dekontlarını rapora koymadığı, aksine şirket adına düzenlenen sahte faturayı rapora koyarak S.K., aleyhinde görüş bildirdiği görüldü.

Bilirkişi raporunda, şirketin yüksek miktarlarda harcama yaptığı, giderlerinin gelirlerinden fazla olduğu, bu yüzden zarar ettiği ileri sürüldü. Ancak iş insanı S.K., rapora gerçek harcama bilgilerinin yazılmadığını, bilirkişinin bazı belgeleri rapora ‘bilerek’ koymadığını ifade ederek yeni bilirkişi atanması talebinde bulundu.

İSTİNAF KARARI BOZDU

Yeni bilirkişi raporunda da sonuç değişmeyince mahkeme “şirketin yüksek miktarlı harcamaları nedeniyle zarar ettiği” kararını verdi.

Sonuca itiraz etmeye hazırlanan S.K., dava sürecinde farklı bir bilirkişi raporunun daha hazırlandığını, burada lehine ifadelerin yer aldığını, bu raporun da diğer raporla tamamen çelişkili olduğunu ancak hakimin karar aşamasında bu raporu görmezden geldiğini iddia etti.

Aleyhinde hazırlanan bilirkişi raporunda naylon fatura düzenlendiğini ve sahte belgelerin dosyaya hazırlandığı belirten S.K., mahkeme kararını istinafa götürdü.

25 Mart 2021’de kararını açıklayan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi, dava sürecindeki şüpheli ve çelişkili durumlar olduğuna kanaat getirerek Bakırköy 8. Asliye Ceza Mahkemesi kararını bozdu.

MÜFETTİŞ RAPORU BİLİRKİŞİYİ YALANLADI

Mahkeme sürecinde haksızlığa uğradığını ve bilirkişinin hukuksuz şekilde rapor hazırladığını ileri süren S.K., 2019’da Vergi Denetim Kuruluna başvurdu. Şirkete ait belgeleri inceleyen vergi müfettişleri, bilirkişinin tespitleriyle çelişen farklı bir rapor hazırladı.

Müfettişler, şirket defterlerinin eksik doldurduğunu, sahte belgeler kullanıldığını saptadı ve şirkete ceza kesti. S.K., müfettişlerin kestiği cezayı ve raporu mahkemeye sunmasına rağmen, yeni bilirkişi heyeti de bu gelişmeyi önemsemedi. İlk bilirkişi ile aynı kararı verdi, “şirketin zarar ettiğini” ileri sürdü.

Vergi Denetim Kurulu, “şirket sahte belge düzenledi” dedi ancak bilirkişiler bunu dikkate almadı.

SAYIŞTAY’DAN KOPYALA YAPIŞTIR

S.K.’nın bu duruma da itiraz etmesi üzerine hakim, şirket defterlerinin incelenmesi için Sayıştay’ın bilirkişi atamasını talep etti.

Sayıştay’ın atadığı 3 kişilik bilirkişi heyeti, iddiaları inceleyerek 23 Kasım 2023’te bir rapor hazırladı. Yerel mahkeme sürecindeki bilirkişi ile benzer rapor hazırlayan Sayıştay heyetinin sahte belgeleri ve vergi müfettişlerinin raporunu görmezden geldiği görüldü.

Son olarak S.K., bilirkişilerin ve Sayıştay’ın hukuksuz şekilde rapor hazırladığını belirterek mahkemeden yeni bir “uzman bilirkişi” atanmasını talep etti. Mahkemenin bir sonraki duruşması 25 Eylül 2024’te görülecek.

HSK’YA ŞİKAYET ETTİ

S.K., dava sürecinde yaşadıklarını, sahte raporlarla kararların verildiğini, bilirkişilerin vergi müfettişlerinin raporlarını dikkate almadığını, mahkeme sürecinde bazı raporların ve belgelerin görmezden gelindiğini belirterek HSK’ya şikayette bulundu.Ancak HSK, şikayetlerle ilgili herhangi bir inceleme başlatmadı.

‘ALİHAN KURİŞ YARGI ÇETESİ KURDU’ İDDİASI

Süleymancılar cemaati kurucusu Süleyman Hilmi Tunahan’ın torunu, eski milletvekili Fatih Süleyman Denizolgun, cemaatin şu anki lideri Alihan Kuriş’in yargıda yapılandığını ileri sürmüştü.

Denizolgun, “Mahkemelerin kalem müdürlerine, kalem personellerine, savcılara, hakimlere, memur olmayan bilirkişilere rüşvet, tehdit, şantaj tezgahları yapıyorlar.” ifadelerini kullanmıştı.

Denizolgun şunları söylemişti:

“Kripto para kullanımı ağırlıklı. Hangi hakim, hangi savcı, hangi bilirkişi varsa hep aynı film. Avukatlar çetesi var. Bir tane F.... (5harf toplamı) Ay..... (7harfli) isminde İstanbul üniversitesinde bir akademisyen ticaret hukukçusu var, tüm bilirkişilerle o irtibata geçiyor, bu kişinin ortağı var, tüm bilirkişileri kötü yöntemlerle ikna çalışması yapıyor.

"Avukat çetesinden eski bir HSK üyesi, Marmara üniversitesinde A.G. var, o ve onun bağlantıları çok iş karıştırdı yıllardır Yargı’da, dahası yine yukarıdaki A. ismiyle aynı olan başka A.B. ona da dikkat, dahası Nevşehirli A.Ç var Alihan’ın aktif avukat gruplarından, S.T. var Konyalı o da muhalefetin yargı bağlantılarını ayarlayıp, oraların desteğini kendine sağlamaya çalışıyor, muhalefetten hem üst yargı Ankara Yargıtay’dan hem İstanbul muhalefeti üzerinden İstanbul yargı desteği almaya çakışıyorlar bunları da aktif S.T yapıyor Konyalı olan, birde Ali Erhan Kuriş'in perde arkası avukatları var, daha derin operasyonları, gizli operasyonları yapan onun da adı A.A genç avukatlardan, birde H.A genç avukat var tam bir militan tipte olan. Yukarıdaki Nevşehirli A.Ç.’nin haklarında suç duyurusunda bulunanları bile silahla tehdit edip, kurşun sıktıkları savcılıklara yansıdı.”

Sonraki Haber