Suriye vurulurken Trump ne yiyecek?
Trump, yeni saldırıyı izlerken yine pasta yer mi bilinmez ancak bu sefer yediği her neyse boğazından öyle kolay geçmeyeceği kesin
Gökhun Göçmen
gokhungocmen@gmail.com
Suriye ordusunun Duma'da kimyasal silah kullandığını iddia eden ABD, daha Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü bölgeye gitmeden füzeleri yağlamaya başladı. Söz konusu Suriye olunca 'Maksat bağcıyı dövmek' misali kanıta ihtiyaç duyulmuyor. Öyle ki, Yemen'de misket bombası gibi kullanımı savaş suçu sayılan onlarca mühimmatı test eden S. Arabistan bile Suriye'yi vurmak için sıraya girdi.
Benzer senaryo, bir yıl önce Han Şeyhun'da tekrarlanmış ABD 6 Nisan 2017 tarihinde Şayrat hava üssünü vurmuştu. O sıralar Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping'i ağırlayan Trump, Tomahawk füzelerini seyrederken 'Lezzetli pasta' yediğini söylemişti.
BU KEZ FARKLI OLACAK
Trump, yeni saldırıyı izlerken yine pasta yer mi bilinmez ancak bu sefer yediği her neyse boğazından öyle kolay geçmeyeceği kesin. Zira, Rusya'nın Lübnan Büyükelçisi Zaspıkin yaptığı açıklamada Suriye'yi hedef alacak füzeleri ve füzenin geldiği yeri imha edeceklerini duyurdu. ABD bir yıl önce düzenlediği saldırıdan önce Rusya'ya haber vermiş ve olası bir sıcak temasın önüne geçilmişti. Şimdi ise Trump, sosyal medya hesabından doğrudan Putin'i hedef alıyor ve Moskova'ya 'Hazır ol' diye meydan okuyor.
Trump'ın 'Hodri meydan' demesi elbette ABD ve Rusya arasında askeri çatışma yaşanacağı anlamına gelmiyor. Bu meydan okuma saldırı ve savunma sistemlerinin Suriye sahasında boy ölçüşmesi olacak. Günün sonunda hepimiz, Rusya'nın her fırsatta dile getirdiği savunma sistemlerinin kapasitesini öğrenmiş olacağız.
SURİYE'DE OLAN SURİYE'DE KALMAZ
Rusya'nın saldırıları engellemenin dışında yanıt verip vermeyeceğini söylemek içinse henüz erken. Ancak Suriye'de olanın Suriye'de kalmayacağı da artık herkesin malumu. Bu noktada; asıl misillemenin saldırıların hedefindeki İran'dan gelmesi bekleniyor. İran dini lideri Ali Hamaney'in danışmanı Ali Ekber Velayeti, mesajı Doğu Guta ziyaretinde 'Yanıtsız kalmayacak' ifadesiyle duyurdu. Peki İran ne yapabilir? ABD'nin Suriye-Irak arasındaki üslerinin İran'ın desteklediği grupların menzilinde olduğunu hatırlatmakta fayda var.
İran, Suriye sahasında ise operasyonlarını Fırat'ın doğusuna kaydıracaklarını bir süredir gündeme getiyor. Şubat ayının başında konuşan Veleyeti; PKK/PYD'nin ABD askerleri ile siper arkadaşlığı yaptığı Fırat'ın Doğusu'na ilişkin “Ya kendileri çıkacak ya da biz onları kovacağız” ifadesini kullanmıştı.
TÜRKİYE NE YAPACAK?
Bu baş döndüren tehlikeli oyunda Türkiye'nin konumu ise kilit önemde. 2017 saldırısından sonra Trump'ı tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan şimdi daha temkinli gözüküyor. Birkaç sert mesaj Türkiye'nin saldırı kervanına katılmak istediği şeklinde yorumlanmamalı. Hükümet elbette Washington ve Moskova arasında yaşanan gerilimi her ikisiyle de yapacağı pazarlıklarda kullancaktır ancak Astana ruhuna zarar verecek bir senaryoda yer almayacağını söylemek mümkün.
Köprünün altından çok sular aktı. Suriye'de ilk kimyasal saldırı iddiasının gündeme geldiği 2013 yılında Obama yönetimi operasyon planı yapmış ancak bu hayata geçmemişti. Rusya'nın henüz sahada olmadığı günlerde uluslararası saldırının 'rejim değişikliği' ile son bulması bir ihtimaldi. Bugün ise nüfusun yaşadığı alanların yüzde 75'inde kontrolü sağlamış ve arkasına Rusya ile İran'ı alan Esad'ı liderlik koltuğundan indirecek herhangi bir Tomahawk bulunmuyor. ABD'ye para israfından başka hiçbir şey getirmeyecek bu macerasındaki tek kazanım Türkiye'yi Astana'dan koparmak olurdu. 'Eminim daha önce birçok kez 'kandırıldığını' itiraf eden Erdoğan ve danışmanları bu gerçeğin farkındadır.