Kiev'e suçüstü
Lübnan yayını el-Meyadin, Ukrayna güçlerinin HTŞ ile birlikte Halep, Hama ve İdlib cephelerinde Suriye ordusuna karşı savaştığını yazdı. Kiev güçlerinin, Ukrayna Güvenlik Servisi'nin 'Beyaz Kurt' birimine bağlı olduğu ifade ediliyor
Heyet Tahrir Şam'ın (HTŞ) Suriye'de başlattığı saldırıda NATO ve vekili Kiev rejiminin izleri hep daha belirgin hale geliyor. Lübnan yayını el-Meyadin'e göre çok sayıda kaynak, Ukrayna güçlerinin Halep, Hama ve İdlib cephelerinde Suriye ordusuna karşı yürütülen savaşlara HTŞ ile birlikte “doğrudan” katıldığını söylüyor. Kiev'in HTŞ'ye teknoloji ve eğitim sağladığı biliniyordu.
Sosyal medya platformlarında yayılan fotoğraflarda Halep ve Hama'daki cephelerde Ukraynalı olduğu iddia edilen savaşçıların fotoğrafları yer alıyor. Lübnan yayına bakılırsa ilk bilgiler, Suriye'de bulunan Kiev güçlerinin Ukrayna İstihbarat Baş Müdürlüğü'nün (GUR) Beyaz Kurt birimine bağlı olduğunu gösteriyor. Beyaz Kurt, İHA geliştirme ve kullanma konusunda uzmanlaşmış bir birim ayrıca Ukrayna cephesinde dronlarla Rus ordusunu vurmada önemli bir rol oynuyor. GUR'un özel birimi gelişmiş keşif ekipman ve teknolojilerine de sahip.
'TERÖRİSTLERİN KAPASİTESİNİ AŞIYOR'
Bir Suriyeli saha kaynağı da Rus haber ajansı RIA Novosti'ye verdiği demeçte, terör örgütünün Halep'e düzenlediği saldırıda kullandığı ileri teknolojiye dikkat çekti. Bu tür teçhizat ve mühimmatın Ukrayna ve ABD'nin katılımı olmadan kullanılmasının mümkün olmadığını söyledi.
Kaynak, Suriye ordusunun 2011'den beri ilk kez bu kadar yüksek teknolojilerle uğraştığını açıkladı. Yine ilk kez ordunun iletişiminde geniş çaplı sinyal bozulmaları yaşadığını kaydederek, “Savaş cepheleri izleniyor, Hama'dan İdlib'in kuzey ve güney kırsalına, Halep'in kuzeyine ve batısına kadar tüm sektörlerde açık alanlar izleniyor.” dedi. Saldırıların yönetiminin “yapay zekanın yoğun olarak kullanıldığı ileri teknolojiler ve intihar dronları aracılığıyla düzenlendiğini” doğruladı.
Suriyeli kaynak sözlerini şöyle sürdürdü: “HTŞ içindeki okuma yazma bilmeyen silahlı militanlar, askeri bilgi tabanı olmayanlar, bu ileri teknoloji tekniklerinde ustalaşamaz. Bu ancak Ukraynalı uzmanlar, teknisyenler ve Suriye ordusundan ayrılan subaylar aracılığıyla mümkün oldu.”
'NATO'NUN SAVAŞI'
Kaynak, “Ukrayna ve Fransız istihbaratının geçen yıl Suriye'deki Türkistan İslam Partisi'nden gruplarla Amerikan sponsorluğunda yaptığı anlaşmalar çerçevesinde, 2018'de dağılan Ceyş el-İzze örgütünden ayrılan subayların Amerikan Merkezi İstihbarat Teşkilatı tarafından eğitildiğini” de sözlerine ekledi. Tüm bu bilgilerin ışığında yaşananların silahlı grupların değil, “üst düzey koordinasyon ve ileri teknoloji aracılığıyla NATO'nun savaşı” olduğu sonucuna vardı.
Pazartesi günü Suudi yayını Majalla’ya konuşan kaynaklar, HTŞ'nin elinde bahsi geçen İHA'lardan 2 bin 500'den fazla bulunduğunu ve bunları sadece Suriye ordusu ve müttefikleri karşı saldırıya geçtiğinde kullanacağını söyledi.
İSRAİL'E HİZMET
Aydınlık Eylül ayında HTŞ-Kiev ilişkisini ifşa etmiş, haberimiz Rus Dışişleri Bakanlığı tarafından alıntılanmıştı. Gazetemiz 20 Kasım'da da HTŞ'nin Suriye'deki nüfuzunu artırmaya çalıştığı konusunda uyarmış, vekil Kiev'in bu amaçla İsrail ve ABD'nin gündemine hizmet ettiğini bildirmişti: “Ukrayna istihbaratı HTŞ'ye İdlib, Lazkiye ve Hama yakınlarındaki cephe hatlarında saldırılar düzenlemesi için silah ve mali destek sağlıyor. İdlib'deki yerel kaynaklar, HTŞ'nin yeni savaşçı toplamak amacıyla geniş çaplı eğitim kampları kurduğunu belirtiyor, teröristlere İHA kullanımı ve el yapımı patlayıcı imalatı da dahil olmak üzere ileri muharebe taktikleri konusunda eğitim verildiğini kaydediyor.”
VER SİLAHI AL MİLİTANI
Russia Today'in aynı günlerde yayınladığı bir habere göre Kiev, eğitim ve teknoloji karşılığında HTŞ'den Çeçen militanları Ukrayna'da savaşabilmeleri için saflarından ayırmasını istemişti. El-Meyadin, Halep saldırısı başlamadan önce HTŞ ile Ukrayna istihbaratı arasında Gürcü, Çeçen ve Arnavut uyruklu yabancı savaşçıların ülkedeki hapishanelerinden serbest bırakılmasını ve Suriye'nin kuzeybatısında konuşlanan Ukrayna birliğine dahil edilmesini içeren bir anlaşma yapıldığını açıklamıştı.
Washington Yakın Doğu Araştırmaları Enstitüsü'nden Andrew Tabler, savaş içinde savaş yaşandığının kanıtı olan bu gerçekleri HTŞ Halep'i ele geçirdikten sonra şu ifadelerle yorumladı: "10 yıldan uzun süre önce bölgesel ve uluslararası güçler Suriye'ye müdahale etmişti. Şimdiyse Ukrayna, Gazze ve Lübnan'daki çatışmalar üst üste gelerek Halep'te kesişti."
'Koşulsuz destek' vurgusu
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in pazartesi günü İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ile yaptığı telefon görüşmesinde, “Moskova'nın, Suriye'deki meşru otoriteleri ülkenin anayasal düzenini ve toprak bütünlüğünü yeniden tesis etmeleri için koşulsuz olarak desteklediğini” söyledi. Saldırganlığın amacının Suriye'nin egemenliğini ve siyasi, sosyal, ekonomik istikrarını baltalamak olduğunu vurguladı.
Pezeşkiyan da akşam saatlerinde yaptığı açıklamada, "Tüm ülkelerin toprak bütünlüğüne saygılıyız ve bunun hiçbir bahaneyle ihlal edilmemesi gerektiğine inanıyoruz" dedi. “Güvenlik ve barışı sağlamak ve teröristlerle mücadele etmek için elimizden geleni yapacağız.” diye ekledi.
ABD'nin hayalini anlattı
Amerikan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, Şam hükümeti ile silahlı gruplar arasındaki çatışmalarda "gerginliğin azaltıldığını" görmek istediklerini iddia etti. Suriye'deki gelişmelere ilişkin politikalarında herhangi bir değişiklik olmadığını belirtti.
Miller, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın “acımasız bir diktatör” olduğunu savundu ve ekledi: “Görmek istediğimiz şey ileriye dönük bir siyasi süreçtir ancak Suriye halkının liderlerinin kim olduğunu belirleyebileceği bir süreç." şeklinde konuştu.