‘Süt fiyatı 23 lira olmalı’

Anahtar Parti Kurucular Kurulu Üyesi ve Tarım Politikaları Başkan Yardımcısı Ziraat Mühendisi Mustafa Seyhan Topaloğlu Ulusal Süt Konseyi (USK) tarafından çiğ süt alım fiyatının 17.15 lira olarak belirlenmesine tepki gösterdi

Mustafa Seyhan Topaloğlu, Türkiye’nin milyarlarca dolar parasının ithalata harcandığını, yerli üreticinin sektörden çekilmek zorunda kaldığını bildirerek şunları söyledi:

“Ulusal Süt Konseyi (USK), çiğ süt tavsiye fiyatının 1 Ocak 2025'ten itibaren geçerli olmak üzere üreticinin eline litre başına net 17,15 lira geçecek şekilde belirledi. Çiğ süt referans fiyatları, uzun aralıklı periyotlarda belirleniyor. Bu süre zarfında üreticilerin maliyeti günden güne artıyor. 1 litre sütün üretim maliyeti 20 lirayı aştı. Bu durum sürdürülebilir değil. Hayvancılıkla uğraşan çiftçilerimiz zarar ettiği için, dişi hayvanlar kesime gidiyor. Anadolu’da bir söz vardır. Anası olmadan danası olmaz. Anaç sığırların kesimi beraberinde erkek dana materyalinin yok olmasına sebebiyet veriyor. Türk üreticisinin artık daha fazla zarar etmemesi için süt fiyatı en az 23 lira olarak revize edilmelidir." ifadesini kullandı.

YETERLİ DESTEK VERİLMİYOR

Tarım ve hayvancılığın sürdürülebilirliği açısından yeterli desteklerin verilmesi gerektiğini vurgulayan Topaloğlu, şunları kaydetti:

"Günümüzde artık mera ile hayvan arasındaki irtibat neredeyse kopmuş durumda. Entansif sığır yetiştiriciliği dediğimiz kapalı ahır sistemi ile besiciler üretim yapmakta. Bu durum da yem maliyetlerini tırmandırmaktadır. Hayvancılıkta da evrensel kural olan, yem ve süt paritesine göre süt fiyatlarının belirlenmesi lazım. Üreticilerimiz 1 litre süt satıp 1.5 kilo yem alabilmeli. Ne yazık ki bugün satılan süte karşılık alınabilen yem oranı yarım kiloyu dahi bulmuyor. Kriz bir sarmal halinde büyüyor.

Bir taraftan hayvan varlığımız azalırken, et ve süt fiyatları tüketiciler açısından kontrol edilemez oluyor. Son 22 yıla baktığımızda 6.9 milyon büyükbaş, 3.2 milyon küçükbaş ve 395 bin ton kırmızı et ithalat edildi. Bu ithalat için toplamda 11 milyar 670 milyon dolar paramız yabancı üreticilerin cebine girdi. Bu denli yüksek ithalat ve harcamaya rağmen, et fiyatları stabil bir seviyeye gelmedi. Girdi maliyetleri altında ezilen besicilerimiz, köylerini terketti. Bizim tarım ve hayvancılıktaki temel mottomuz ‘önce devlet köye dönecek’ ilkesidir.”

Sonraki Haber