Tarih Tarih Bozgunculuk

Türkiye, Özal ekonomisinin sonuna geldi, Ekonomide Kurtuluş Savaşı başlattı. İktidar üretim, istihdam, ihracat odaklı bir modele yöneldi. 'Muhalefet' cephesinde özellikle faiz kararlarından sonra eleştiriler başladı.

Eleştirilerin içinde Türkiye'yi çözüme götürecek bir program yok, Atlantik'e tekrar bağlanma, Erdoğan düşmanlığı, yüksek faiz var.

Uzun süredir “erken seçim” diyen muhalefet, ekonomik krizin artmasıyla birlikte sesini daha da yükseltmeye başladı. Ekonomik krizin çözümünü ise “Erdoğan’ın gitmesine” bağladı. Ekonomik krize karşı “ekonomik çözüm” üretemedi. Kampanya Erdoğan üzerinden yürütülüyor. Muhalefet liderlerindeki bu çizgiyi 'muhalif' yazarlarda izliyor. Onların da krize çözümü “faizlerin artırılması!” Türkiye’nin yıllardır ödediği bedelin rakamından ise bahseden yok. Varsa yoksa Turgut Özal-Kemal Derviş modelinin titizlikle uygulanması. Başka çözüm mü? “O bir felaket!” Ekonomide de “milli-gayri milli” çizgisi mücadele veriyor.

ÇİN MODELİ TARTIŞMASI

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, uzun süredir “Ekonomide Kurtuluş Savaşı veriyoruz. Bu savaştan zaferle çıkacağız” diyerek “üretim” ağırlıklı bir modele geçilmek zorunda olduğunu vurguluyor. Buna “Çin modeli”ni örnek verdi. Yani üreterek kazanmak! Liberal kesimde “Çin” tartışması başladı. Çin’in üreterek kazandığı konusunu gündeme getirmeyen Batıcı ekonomistler ise siyasete girerek, “Çin modeli bize uymaz. Onlarda demokrasi yok.” türünden açıklamalar yaptılar. Türkiye’nin Batı’nın ekonomik sisteminden kopmasından duydukları endişeyi dile getirerek işi yine Erdoğan düşmanlığına getirdiler.

ÇÖZÜM TESLİM OLMAKTA

17 Kasım 2021: Son günlerde parlatılan finans uzmanı Sabancı Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Özgür Demirtaş “Türkiye ekonomisinde son 1-2 yıldır 'Faiz Sebep Enflasyon Sonuç' gibi akademide herhangi bir geçerliliği ve yeri bulunmayan bir şeyi deniyor. Sonuç ise büyük enflasyon olarak ortada bulunuyor. Daha da denemek mi istiyorsunuz? Eğer bu geçerliliği olmayan düşünceyi savunuyorsanız ve kendinize de güveniyorsanız buyrun yarın faizi tek seferde 500 baz puan indirin ve sonucu hep birlikte görelim.” dedi.

14 Aralık günü yaptığı açıklamada ise şunları söyledi: “Enflasyon belasının olduğu yerde isterseniz asgari ücreti 100.000 TL yapın işe yaramaz. Yine 4 yıl öncenin 2000 TL maaşından az olur diyorum. Önemli olan nominal asgari gelir değil, önemli olan NET alım gücünüz diyorum.”

Demirtaş, asgari ücretin açıklandığı 16 Aralık günü yaptığı açıklamada ise şunları söyledi: “Aynen dediğim gibi asgari ücret 4 bin 250 TL oldu! Şimdi asgari ücretliler: 2 ay içinde bu parayla geçen yıla göre çok daha az mal ve hizmet alabildiklerini görecekler… İlk tahminim gerçekleşti. İkinci tahminim de 2-3 ay sonra gerçek olur.”

3 Aralık 2021: CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba: "Baş ekonomistin vadettiği büyüme modeli ucuz emek cenneti olmak, emekçilerimizin yabancılara köle gibi çalıştırılması modelidir. 'Mandacı' diyor ya, en büyük mandacı Çin’i örnek alan Recep Tayyip Erdoğan’dır."

ÇİN TARTIŞMASI

4 Aralık 2021: DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan: "Kendi vatandaşını fakirleştiren büyüme modelini reddediyoruz. Türkiye, ucuz iş gücünün adresi olamaz. Bu modele en çok Perinçek sevindi."

6 Aralık 2021: İyi Parti TBMM Grup Başkan Vekili Erhan Usta: “Çin insanların yıllarca hangarlarda yaşayarak güvencesiz çalıştığı bir süreçten geliyor. Türkiye’nin önüne Çin’i model olarak koymak, en az 40 yıl emeği sömürmek, sefaleti hedef göstermek demek. Yeni model iki ay önce akıllarında dahi yoktu. 'Çaresizlik senaryosu' bir model olarak takdim ediliyor.”

7 Aralık 2021: CHP sözcüsü Faik Öztrak: “Erdoğan ekonomiye Çin işkencesi yapıyor.”

7 Aralık 2021: Karar yazarı Taha Akyol: “Öyle bir model bulunmalıydı ki hukuk, insan hakları, Merkez Bankası’nın bağımsızlığı gibi şartlara bakmadan döviz getirebilmeliydi… TL’nin değerini düşürüp çok ucuza ihracat yaparak döviz getirmekten başka yol kalmamıştı. İşte Çin modeli tam da budur.”

10 Aralık 2021: Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, “Çin modeli ile yapılmak istenen Türkiye’nin geniş kitlelerinin, orta sınıflarının yoksullaştırılarak ucuz emek haline getirilmek istenmesidir. Saat başı ücretin 1 dolar 20 sente indiği bir ülkede asgari ücretin 200 doların altına indiği bir ülkede sosyal devletten bahsedilebilir mi? Çin modeli devletten bahsedilir.” dedi.

EKONOMİSTLERİN GÖRÜŞÜ

12 Aralık 2021: Ekonomist Prof. Dr. İbrahim Öztürk: “Bir facia geliyor.”

Ekonomist Atilla Yeşilada: “Yeni ekonomik model en geç şubatta defnedilir." Yeşilada'ya göre yeni modelden dönüş olmaması durumunda seçimlerde Ak Parti hezimete uğrayabilir.

14 Aralık 2021: Ekonomist Alaattin Aktaş: "Bir Merkez Bankası düşünün ki bir eliyle ulusal paranın diğer paralara karşı olan değerini düşünüyor, diğer eliyle de ulusal paranın değerini artırmaya çalışıyor. İşte bunun adı olsa olsa 'Türk tipi ekonomik model' olur!2

Ekonomist Mustafa Sönmez: “Sorun siyasidir. Erdoğan giderse çözülür.”

16 Aralık 2021: Cumhuriyet ekonomi yazarı Erdal Sağlam: “Tablo ortada, enflasyon-kur-faiz sarmalı büyüyor. 'Faiz düşünce enflasyon da düşecek' ısrarını sürdüren Cumhurbaşkanı’nın, faiz indirimleri ardından enflasyonda yaşanacak artışı nasıl açıklayacağı ise tabii ki kendisinin bileceği iş.”

19 Aralık 2021: Ekonomist Prof. Dr. Şenol Babuşçu: “Halk fakirleşirken holdinglere rant aktarılıyor.” “Krizin temel nedeni faizdir.”, “Dilim model demeye varmıyor. Dünyada böyle bir model yok.”, “Türkiye 54 ülke içinde faiz indiren tek ülke oldu.”

Sözcü ekonomi yazarı Murat Muratoğlu : “Türkiye bir nesli küstürdü, on yıllarını kaybetti. Onlar da farkında! Ülke filikalara binenleri izleyen Titanik ahalisine benziyor.”

Ekonomist Prof. Dr. Yalçın Karatepe: “Ülkeyi sürükledikleri yer, ciddi bir ekonomik felakettir.”

‘SORUMLU ERDOĞAN’

14 Aralık 2021: İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener: Ekonomide dini tariften, Çinli tarife geçtik. Türkiye bir devlet krizi yaşıyor.”

Edirne Cezaevinde bulunan HDP Eski Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş: “Ekonomi bilimini biliyor ama Cin Ali'yi bilmiyorlar. 'Acaba dünyada bir tek Cin Ali'nin bildiği bir ekonomi modeli keşfedilmiş olabilir mi?' diye, bir kez olsun düşünmüyorlar. Niye olmasın? Kazanın doğurduğuna inanıyorsunuz da…”

17 Aralık 2021: CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu: “Eğer sorunlar böyle devam ederse ileride çok daha büyük sorunlar var. Önümüzdeki yaz bir gıda krizi ile Türkiye karşı karşıya kalırsa hiç kimsenin şaşırmaması lazım. Bu günden uyarıyoruz.”

18 Aralık 2021: TÜSİAD: “Yeni ekonomik modelle başarıya ulaşamayız.”

19 Aralık 2021: Gazeteci Fikret Bila: “Erken seçimden başka çare yok.”

Hukukçu Salim Şen: “Tek sebep tek adam rejimidir. Sorumlusu odur. Tek adamları biraz daha iktidarda kalmaktır. Dile isteğe bu ülkeyi karanlığa götüren bir iktidar var. Yıkım önlenemez bir duruma gelmiştir.”

Gazeteci Taha Akyol: “Krizin sebebi: Tek kişilik hükümet.”

E. Tuğ. Amiral Türker Ertürk: “Türkiye her konuda iflas etmiş durumda.”

Sözcü yazarı Emin Çölaşan: “Türkiye, enflasyon, devalüasyon sarmalına girmiş turumda. Güvenilir bir siyasi iktidar değişikliği ve sağlam bir ekonomi politikası yürürlüğe girinceye kadar bu kısır döngü devam edecek.”

DOLAR DÜŞTÜ ONLAR ÜZÜLDÜ

Hükümet 20 Aralık 2021 akşamı dövizdeki yükselişin önüne geçmek için TL mevduatlara döviz garantisi verdi. TL'yi güçlendirecek olan bu karar, gece boyu doların düşmesini sağladı. Sabah da halk dövizini bozdurmak için uzun kuyruklar oluşturdu. Piyasalar açılmadan muhalefet de bu önemli kararı karalamak amacıyla canhıraş çalıştı. Kararı “örtülü faiz” olarak nitelendirdi. Halk Tv’ye çıkan eski Merkez Bankası Başkanı, İyi Partili Durmuş Yılmaz, “Bu bir alım fırsatıdır. Piyasa Erdoğan’ın bu söylemlerini satın almadı, şu anda piyasaya kesin bir müdahale var. Başka bir şey değildir. Bence kaldığı yerden bu iş devam edecektir.” açıklamasını yaptı. Bu açıklama büyük tepki çekti. Yönlendirme olarak değerlendirildi. Bazı ekonomistler ve siyasetçiler hükümetin yeni kararını “neden daha önce almadılar” savunmasıyla değersizleştirmeye çalıştılar.

Sonraki Haber