Tarihsiz ve talihsiz kadınlar korosu

Mazlum, yoksul, ezilmiş Afganistan halkı, dünyanın en azgın devleti Amerikan emperyalizminin sırtını yere getirdi. Büyük acılar çekti, ama zalimi yere serdi.

Afganistan’da kendi geleneğiyle, İslam hükümleriyle hareket eden Taliban kuvvetleri, Amerikan Ordusu’nu süpürdü attı topraklarından. Attı mı atmadı mı? Bir kere burada netleşelim.

Daha dün, CIA Afganistan Raporu şöyle açıkladı: “Büyük harcamalar yaptık ama çok zarar ettik. Afganistan’da yenildik”. Ayrıca, Aydınlık manşetinden öğreniyoruz ki, ABD özellikle CIA raporuyla “İşgali Kadınla engelleyin!” talimatını veriyor. Belli ki dünyada o talimata uyanların arasında Türkiye’den de bir kesim var. İşlerini yapıyorlar.

Taliban ABD’nin emperyalist işgaline son verdi diye sevinemiyorlar. Bunu anladık da, Amerikancıdan daha Amerikancı demokrasicilik ne oluyor? Topyekûn Amerikan tecavüzünden kurtulan Afgan kadınını ve Afganistan vatanını görmüyorlar. “Etki” altında olanlar göremezler.

Düşünün bir, bizim Kurtuluş Savaşımızdaki halkın durumunu. Çok mu farklıydı? Anadolu’da, evinde tek bir kitap olmayan, karasabanla tarlasını süren ağanın marabası ve tarikatların, şeyhlerin şıhların karanlık ağındaki insanları. VP Genel Başkanı Doğu Perinçek’in dediği gibi “Atatürk zaferi, kendi bitini ayıklayan bu milletle kazandı.”

Bilerek ya da bilmeyerek CIA’nın kadın raporlarına uyum gösterenlere sözüm. Çabalarıyla Afgan milletini ve kadınını emperyalizmin boyunduruğu altına itiyorlar. Zafer kazanmış bir halkın moralini bozuyorlar. Bir milletin kendi geleceğini belirlemesini engelliyorlar.

“Atatürkçüyüm” dese de liberal, mikro milliyetçi feminizmin ağındakiler ne yazık ki bu konuda da tarihin kayasına çarpmışlardır. Afgan halkının gerçeğine yabancı, tarihsiz ve talihsiz bir kadınlar korosuna katılmışlardır.

“Tarihsiz” demek, tarihi okuyamamak, bilimsel yoldan sapmak demektir. “Talihsizler” ise bilinçsizce sürüklenip gidenlerdir. Tarihi okuyamayanlar, emperyalizmin Afganistan’daki yenilgisini anlamıyorlar ve ağızlarına alamıyorlar. O nedenle bağımsızlıkçılığı Atatürk’ün gördüğü gibi antiemperyalist bilinçle sahiplenemiyorlar.

Kurtuluş Savaşı’nda kağnı süren, kurşun eriten ve cepheden cepheye askeriyle birlikte çarpışan kadın atalarımızı anımsatarak sesleniyorum: Tarihsiz ve talihsiz kadınlara dönüşmeyelim. Önce tarihten öğrenelim, sonra geleceğimizi talihe bırakmayalım.