Teori Dergisi beyin çipini tartıştı! ‘Yeni bir temel bilime ihtiyacımız var’
Teori Dergisi, Youtube kanalında ‘Beyin Çipleri ve İnsanın Geleceği’ konulu söyleşi düzenledi. Canlı olarak yayınlanan söyleşinin moderatörü Bilim ve Ütopya Genel Yayın Yönetmeni Cemil Gözel oldu.
Bilim ve Ütopya Genel Yayın Yönetmeni Cemil Gözel’in sorularını Uludağ Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Dağ ve Kopernik Üniversitesi Nöroinformatik Doktora Öğrencisi Sinem Serap cevapladı. Söyleşide mevcut temel bilimlerle yapay zekanın insan beyninin ötesine geçemeyeceği, bunu devrimsel olarak değişmesi için yeni bir matematik, yeni bir fizik, yeni bir temel bilim çalışmasına ihtiyaç olduğu vurgulandı.
‘ELON MUSK ŞÜPHEYLE KARŞILANDI’
İlk sözü alan Sinem Serap, beyin çipinin dünyanın gündemine girmesinde Elon Musk’ın rolü olduğunu belirterek şöyle konuştu:
“Dünya, beyin çipini Elon Musk sayesinde duydu. Aslında Elon Musk’ın şirketi kurduğu süreç içerisinde yavaş yavaş bunu duyuyorduk. Önce bir çip olarak çıktı sonra bir robotik cerrahiye dönüştü. Şimdi tekrar çipe döndü. Ama beyin çipinin ilk kullanımı daha eskilerde. 1950’lerde ilk denemeleri yapılmış. Beyin bilgisayarı arayüzü dediğimiz kavram ilk 1973 yılında ortaya çıkıyor. Beyin bilgisayar arayüzü nedir işte beyinle bir dış cihaz arasında doğrudan iletişim yolu. İnsanın motor sistemini kullanmadan dışarıdaki bir cihazı işte bu tekerlekli bir sandalye olabilir, robotik cihaz olabilir, bilgisayar olabilir, klavye olabilir, mouse olabilir. Herhangi bir şeyi düşünce gücü dediğimiz bir güçle beyin sinyaliyle idare etme yönlendirmedir. Bu iş bu kadar kolay bir iş değil. O yüzden Elon Musk’ın yaptığı açıklamalar da bilim camiasında biraz şüpheyle karşılandı. Çünkü sadece onun söyledikleri var. Şirket bir açıklama yapmadı.”
‘AMERİKA VE AVRUPA YAPAY ZEKADAN KORKUYOR’
Yapay zeka ile ilgili çalışmaların büyük gelişmeleri dünyanın Rusya’dan göreceğini söyleyen Serap şu ifadeleri kaydetti:
“Rusya'da ve Çin'de yapay zeka üstüne çalışmaların yapıldığını biliyoruz. Ama Amerika'da ya da batıda bu çalışmalar çoğunlukla korkutucu olarak geliyor. ‘Yapay zekayı yavaşlatmalıyız, durdurmalıyız.’ diyorlar. Ama diğer taraftan Putin röportajında ‘Birlik olup bunu daha ileriye götürebiliriz.’ Oradaki çalışmaları detaylı bilmesem de daha temel bilim çalışmalarının oralarda devam ettiği ve bizim asıl ilerlemeyi 10-20 sene sonra Rusya’dan göreceğimizi düşünüyorum.”
‘MEVCUT TEMEL BİLİMLERLE MÜMKÜN GÖRÜNMÜYOR’
Yapay zekanın gelişmesi için temel bilimlerin yeni bir aşamaya gelmesi gerektiğini söyleyen Serap, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Hem sinir bilim alanından hem de işim gereği yapay zeka alanından bakarak bunu söylüyorum. Şu andaki teknolojinin yapay zekanın tekilliğe gidecek yola gelmesi mümkün değil. Mümkün olmayacağı anlamına gelmiyor ama bunun oluşması için elimizde yeni bir temel bilim ihtiyacımız var. Yani şu andaki temel bilimlerle yapay zekanın insan beyninin ötesine geçemeyeceği gözüküyor. Bunu devrimsel olarak değiştirmek için yeni bir matematik, yeni bir fizik yani yeni bir temel bilim çalışmasına ihtiyacımız var.”
21. YÜZYILIN FİLOZOFU YOK MU?
Söyleşide konuşmacı olan Prof. Dr. Ahmet Dağ, 21. yüzyılda temel bilimlerin hızına sosyal bilimlerin yetişemediğini söyledi. Dağ, şunları söyledi:
“21. yüzyıldaki teknolojileri 20. yüzyıla göre daha fazla ama 20. Yüzyılda olan teknolojik süreçleri insanlar, kendi yaşam pratiklerinde filozofların yoluyla sosyal bilimcilerin idare etmesiyle siyasetçilerin bu sosyal bilimciler ya da bilimlerden istifade etmesiyle bir şekilde yoluna koydu. 21. yüzyılda bu yine aynı olacak. Benim buradaki kaygım; temel bilimler gibi alanlarda olan dönüşümler ve farklılaşmalar burada meydana gelen uygulamalara baktığımız zaman sosyal bilimlerdeki süreç çok ağır ilerliyor. 20. yüzyılda çok sayıda filozof vardı. Bu filozoflar bu meseleleri gerçekten nitelikli biçimde tartışmışlar ve süreçlerin yönetilmesi ve idare edilmesinde ciddi katkı sunmuşlar. 21. yüzyılda bunu pek göremiyoruz.”