TF-2000'de 'tersane' anlaşmazlığı
Türkiye’nin ilk milli hava savunma muhribi olacak TF-2000’nin inşasında, Deniz Kuvvetleri ile Savunma Sanayi Başkanlığı arasında askeri-sivil tersane tartışması yaşanıyor.
Türkiye, Milli Gemi (MİLGEM) projesinin 3. fazında ilk milli hava savunma muhribini üretmeye hazırlanıyor. Milli korvet ve firkateynlerin ardından vites yükselten Türk Deniz Kuvvetleri, ciddi bir güç çarpanı olarak donanmaya hizmet edecek olan muhriplere gözünü dikti. 40 yaşını dolduran Gabya sınıfı firkateynlerin yerini alması beklenen TF-2000'ler için ilk teslimat tarihi 2027 olarak planlanıyor. 7 bin tonluk TF-2000’ler, silah sistemleri, sensör ve radar donanımları ile kendi sınıfındaki en gelişmiş platformlardan biri olacak. Geminin tasarımıyla ilgili çalışmalarda önemli ilerlemeler kaydedildiği bildirilirken, inşa faaliyetinin askeri tersanede mi sivil tersanede mi olacağına ilişkinse tartışmaların devam ettiği öğrenildi.
TuRDef’in aktardığına göre; Savunma Sanayi Başkanlığı (SSB) gemilerin sivil tersanede inşa edilmesini isterken, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı askeri tersanelerden yana tavır koyuyor.
SSB'nin sivil tersane seçeneğini öne sürmesinde “hız” konusu öne çıkıyor. Sivil tersaneler için “zaman=maliyet” olduğundan, projelerin çok hızlı şekilde tamamlanması hedefleniyor. Nitekim 16 adet Tuzla Sınıfı Karakol Botu gibi bazı projelerin de sivil tersanede kısa sürede tamamlandığı görülüyor.
Deniz Kuvvetlerinin askeri tersanede ısrar etmesinde ise “ek isterler” konusu belirleyici. Yani sivil bir tersanede inşa edilen gemilerde; sözleşmenin dışına çıkmak, projede son dakika düzeltmeleri yapmak yada ek isterler ile gemileri güncellemek pek mümkün olmuyor. Bu nedenle Deniz Kuvvetleri, inşa sırasında hataların düzeltilmesi ve ihtiyaca en uygun gemilerin üretilmesi için biraz zaman da alsa askeri tersaneleri tercih ediyor.
SANCAKTAR VE ANADOLU ÖRNEĞİ
Amfibi tank çıkarma gemimiz TCG Sancaktar'ın sivil tersanedeki inşa sürecinde benzer sorunların yaşandığı belirtiliyor. Aydınlık'a bilgi veren bir kaynak, “Sancaktar inşa edilirken başçarkçı ve harekat subayı tersanede çok fazla itiraz ettikleri için tayin edildiler” diye anlatıyor.
Yine Türkiye'nin yeni sancak gemisi olacak TCG Anadolu'nun inşa sürecinde de Deniz Kuvvetlerinin endişeleri olduğu görülüyor. Projeyi yakından takip eden kaynaklar, geminin hızla bitirilme kaygısı nedeniyle bazı işlemlerin üstünkörü yapıldığını, bunun da gemiyi teslim alan donanma personeline çok fazla iş çıkaracağını ifade ediyor. Liman Kabul Testleri'nin tamamlanmasının ardından Deniz Kuvvetlerine teslim edilecek gemi, daha sonra Donanma personeli tarafından Deniz Kabul Testleri'ne alınacak. Kaynaklar, inşa ve test süreçlerinin aceleye getirilmesinin zaman kazandırmadığını, aksine güvenlik açıkları oluşturduğunu belirtiyor.
HİBRİT MODEL EN VERİMLİSİ
Gemi inşa uzmanları ise Türkiye'nin ihtiyaçları bakımından en verimli modelin iki tersanenin birlikte çalışması olduğunu belirtiyor. Bunun için de projedeki bir veya iki geminin askeri tersanede inşa edilmesi, tasarım olgunlaştıktan sonra devam gemiler için sivil tersanelerle iş birliğine gidilmesi öneriliyor. Nitekim MİLGEM projesinin korvetlerinde kullanılan bu yöntem oldukça verimli bulunmuştu. İstif Sınıfı firkateynler için de ilk geminin suya inmesiyle birlikte ikinci geminin sivil tersanede inşa edilebileceği değerlendiriliyor. Böylece geminin dizayn değişikliklerinin en az seviyeye inebileceği belirtiliyor.
BİR SORUN DA ÇAFRAD'IN MALİYETİ
TürDef'in TF-2000'le ilgili haberinde dikkat çekici noktalardan biri de ÇAFRAD'ın yüksek maliyeti. TF-2000 için geliştirilen ÇAFRAD, dünyada çok az örneği bulunan “Çok Amaçlı Faz Dizinli Radar” olacak. Uzun menzilli hava resminin detaylı olarak oluşturulmasına ve eş zamanlı birçok görevin icrasına imkan sağlayan bu radar; ayrı ayrı platformlara entegre edildiğinde ise komuta, kontrol, muhabere, keşif, erken uyarı ile su üstü harbi, denizaltı harbi ve elektronik harp gibi görevleri destekleyecek. TF-2000'lerin kritik bir bileşeni olan ÇAFRAD'ın maliyetinin ise şu an için oldukça yüksek olduğu belirtiliyor. Habere göre ÇAFRAD'ın maliyeti, gemi maliyeti içinde önemli bir yer tutuyor. Bu da ileride ihracat konusunda TF-2000'i zor duruma sokabilir. ÇAFRAD'ın geliştirilmesi süreci hala devam ederken, yüksek maliyetler konusundaki endişelerin de dile getirildiği belirtiliyor.
ÜRETİM PLANI DEĞİŞTİRİLMİŞTİ
Türk Donanması’nın en prestijli projelerinden olan TF-2000’in üretim planında radikal değişiklikler yapılmıştı. MİLGEM kapsamında ‘Hava Savunma Harbi Fırkateyni’ olarak tasarlanan TF-2000’in daha sonra Dikey Atım Sistemi değiştirilmiş ve üretim sayısı artırılmıştı. Böylece boyutları büyüyen gemi, ‘Hava Savunma Muhribi’ (Destroyer) olarak değiştirilmişti.
Dizayn Proje Ofisi (DPO) tarafından tasarlanan TF-2000 Hava Savunma Harbi gemisinde, ilk başta 32 adet Dikey Atım Sistemi (DAS) bulunması planlanmıştı. Bu kapsamda yapılan dizayn çalışmalarına göre gemi, boy ve deplasman bakımından firkateyn sınıfına giriyordu. Proje de bu yüzden “TF-2000 Hava Savunma Harbi Fırkateyni” olarak adlandırılmıştı. Ancak sonradan alınan bir karar ile gemide bulunacak olan DAS sayısı, 32'den 64’e çıkarıldı. Bunun için DPO tarafından tasarımda değişikliliğe gidildi, geminin boyu uzatıldı ve ön-orta kısma 32 adet daha DAS hücresi yerleştirildi. Bunun sonucu olarak geminin boyu 166 metre ve deplasmanı 7 bin ton oldu. Geminin boyundaki artış sebebiyle Deniz Kuvvetleri Komutanlığı, “TF-2000 Hava Savunma Harbi Firkateyni” isimlendirmesini “TF-2000 Hava Savunma Muhribi” olarak değiştirdi. Proje kapsamında üretilecek gemi sayısı da dörtten yediye çıkarıldı. Halihazırda Deniz Kuvvetlerinin kullandığı sekiz adet Gabya Sınıfı Firkateyn’in yerini alması beklenen TF-2000’lerin ilki, 2027 yılında Türk Deniz Kuvvetleri Komutanlığı envanterine girecek. Daha sonra birer yıl arayla gemi sayının artacağı tahmin ediliyor.
MİLLİ KABİLİYETLER DİKKAT ÇEKİYOR
TF-2000 projesi, üzerinde barındırdığı milli imkan ve kabiliyetlerle de dikkat çekiyor.
250 kilometre menzildeki hedefe ateşlenebilen milli gemisavar füzesi Atmaca, torpido savunma füzesi Tork ve deniz-kara unsurlarını 1000-1500 kilometre öteden vurabilen yerli Gezgin füzesini taşıyacak olan TF-2000, bunlarla birlikte daha birçok mühimmatla teçhiz edilecek.
TF-2000 bünyesinde aynı anda binlerce hedefi takip ederek üç boyutlu haritalandırma yapabilen faz dizinli radar teknolojisi ÇAFRAD bulunacak.
TF-2000, ağ destekli harekat yaklaşımının gerektirdiği ihtiyaçlara cevap veren, bütünleşik karar destek sistemleri ile taktik karar vericinin süratli ve doğru karar vermesini kolaylaştıracak milli ve yerli olarak geliştirilmiş GENESİS ADVENT Savaş Yönetim Sistemi’ni kullanacak.
Gemi üzerindeki silah ve algılayıcılardan gelen bilgileri derleme, kıymetlendirme, silah tahsis etme konularında komuta desteği sağlama, hedef bilgilerini entegre link sistemi ile diğer platformlara aktarabilme ve bu bilgileri diğer platformlardan alma kabiliyetine sahip olan GENESİS ADVENT sayesinde komutan, tek bir gemiden diğer tüm gemilerin silah sistemlerini kontrol edebilecek.