Tıbbın Köşe Taşları: Veteriner hekimliğin kökenleri

Bilinen ilk veterinerlik uygulaması M.Ö. 9000 yıllarında Orta Doğu'da ortaya çıkmıştır. Koyun çobanları, sürülerini izleyen köpekleri de içeren hayvanlarını tedavi etmek için ilkel tıbbi becerileri kullandılar.

Binlerce yıl sonra, Mısır'da M.Ö. 4000 - 3000 yılları arasında, hayvanların tıbbi tedavisi daha yaygın hale geldi, ancak hala büyük ölçüde gelişmemişti. Eski insanlar kedileri, tavukları ve köpekleri evcilleştirmeye başladılar ve sahipleri onları bugün çoğumuzun yaptığı gibi evlerinin üyeleri olarak görüyorlardı.

Yaklaşık M.Ö 1900'lerde dört kutsal Hindu metinlerinde veteriner tıbbın ilk yazılı bilgileri ele geçirdi. Binlerce yıl sonra, 1850'de arkeologlar papirüsten yapılmış eski bir veteriner tıbbi ders kitabının parçalarını keşfettiler. Bu metin kuşlar, sığırlar, köpekler ve balıklarla ilgili hastalıkları kapsar. Atlar, ulaşım, tarım ve ticaret için ekonomik açıdan önemli oldukları için eski tıbbi bakımın birincil odak noktasıydı.

1760'larda Claude Bourgelat Fransa'nın Lyon şehrinde ilk veteriner okulunu kurdu. İngiltere'de veterinerlik alanının kökleri Odiham Tarım Derneği'ne dayanıyordu. Dernek aracılığı ile hayvanların tedavisinde ilk bilimsel ilkeler uygulandı. 1791'de başka bir kurum olan Londra Veteriner Koleji doğdu.

1863'te Amerikan Veteriner Hekimler Birliği, bu alanı tanıtmak ve veteriner tıbbının ve uygulayıcılarının ilerlemesini denetlemek amacıyla kuruldu. Gıda ve İlaç İdaresi (FDA), 1965 yılında veteriner ilaçlarını denetlemek için bir Veteriner Tıp Dalı ekledi. Daha sonra adı Veteriner Hekimliği Merkezi (Center of Veterinary Medicine) oldu.

VETERİNERLİK OKULU

Türkiye’de veteriner hekimlik 19.yüzyıla kadar usta-çırak ilişkisi ile yetişmiş kişilerce yapılıyordu. Osmanlı Devleti’nden bu yana tam bir bilimsel nitelik taşımayan ampriklerce aktırıla gelen gözlem ve deneye dayalı bilgilerin yetersiz olması, tarım devriminin itici gücü ve ordunun hareket kabiliyetinin hayvana dayalı olması, Avrupa’da veteriner okullarının açılmış olup hayvan varlığı, refahı ve sağlığının garanti altına alınmaya başlamış olmasına bağlı üretim artışı, hayvansal ürünlerin küçük sanayi işletmelerinin hammaddelerini oluşturması gibi nedenlerle veteriner hekim ve veteriner okullarının eksikliği iyiden iyiye hissediliyordu.

ORDUDA ISLAHAT

Prusyalı Ordu Mensubu Yüzbaşı Helmuth Von Moltke, Osmanlı ordusunda ıslahat yapmak üzere Sultan II.Mahmud tarafından ülkeye davet edilmiş, Osmanlı Devleti’nde askeri uzman ve danışman olarak görev almıştır. Moltke, islahat programına dair fikirlerini 1835 yılında padişaha sunmuş, “ordudaki hayvanların hastalıkları ve meydana gelen kayıplar sebebiyle veteriner okulu açılmalı” tavsiyesinde bulunmuştur. Prusya’dan İstanbul’da veteriner okulu açılabilmesi için yardım istenmiş, Prusya Prensi August, Hassa topçusundaki veteriner hekimlere, en az 3 yıl süreyle, avantajlı şartlarda İstanbul’a tayinini gönüllü olarak isteyen veteriner hekim olup olmadığını sormuş, Prusyalı Veteriner Hekim Godlewsky tek başına gönüllü olarak İstanbul’a hareket etmiştir.

DERSLER TERCÜMANLA ANLATILDI

Askeri Baytar Mektebi (Askeri Veteriner Okulu) 1842 yılında açıldı. Prusya Kraliyet Tugayı Veteriner Hekimi Godlewsky tarafından eğitim verilen okulun ilk devresinde dersler 12 öğrenci ve tercüman yardımıyla işlendi. Askeri Baytar Mektebi’nde öğretim süresi 1849 yılında 4 yıla çıkarılmış, Godlewsky Türkçeyi öğrendiği için dersler Türkçe işlenmeye başlamıştır. 1845 yılında eğitim-öğretim için 32 öğrenci mektebe gönderilse de bunlardan 15’i okuma-yazma bilmediği için mektebe kabul edilmemiş geriye kalan 17 öğrenci ile eğitime devam edilmiştir. 1890 yılında, birinci ve ikinci sınıf öğrencilerine sınav yapılmış; başarılı olan dört öğrenci “Adil Mustafa, Mehmet Nuri (Ural), Hayrettin Arif, ve Ahmet/vefatıyla yerine İsmail Hakkı (Çelebi)” Alfort Veteriner Okulu’na gönderilmiştir. Bu öğrenciler 1895 yılında tekrar yurda dönmüştür.

Mülkiye Baytar Mektebi (Sivil Veteriner Okulu) 1889 yılında kurulmuştur. Yarbay Veteriner Mehmet Ali Bey’in öncülüğünde 1880-1888 yıllarında çıkarılan veteriner hekimlik ve tarım alanında ilk süreli yayın olan Vasıta-i Servet adlı dergide sivil veteriner okulunun kurulması zorunluluğu defaatle kaleme alınmıştır. Mehmet Ali Bey ve arkadaşlarının çabaları 1889 yılında karşılık bulmuş Mülkiye Baytar Mektebi kurulmuştur.

İLK MEZUNLAR

Mehmet Ali Bey müdürlüğünde eğitime başlayan okul 1893 yılında ilk mezunlarını vermiş, İstiklal Marşı şairi Mehmet Akif (Ersoy) okul birincisi olarak mezun olmuştur. 1909 yılında mezunlar arasından Fazlı Faik (Yeğül), Samuel (Aysoy), Hilmi (Dilgimen) ve Salih Zeki (Berker) ihtisas için Avrupa’ya göndermiştir. 1911 yılında yurda dönmeleri ile sivil okulun öğretim kadrosuna alınmıştır.

Mülkiye Baytar Mektebi, Sivil Veteriner Okulu Baytar Mekteb-i Alisi, Yüksek Baytar Mektebi Baytar Mekteb-i Alisi, Askeri Baytar Mektebi ve Mükiye Baytar Mektebi’nin 1921 yılında birleştirilmesi ile açılmıştır. Öğretim, Askeri Baytar Mektebi’nde devam etmiş, cumhuriyetin ilanından 5 yıl sonra, 1928 yılında okulun adı Yüksek Baytar Mektebi olarak değiştirilmiştir.

Yüksek Ziraat Enstitüsü 1948 yılına kadar öğretimine devam etmiş 1948 yılında Veteriner ve Ziraat Fakülteleri Ankara Üniversitesine, Orman Fakültesi İstanbul Üniversitesine bağlanmış, enstitü bünyesindeki Tabii İlimler Fakültesi, Fen Fakültesi, Ziraat Sanatları Fakültesi ise Ziraat Fakültesi ile birleştirilmiştir.

Sonraki Haber