‘Tonlarca limon çöpe atıldı yüz katı ağaçta çürüdü’

Limon ve mandalina üreticisinin mağduriyeti devam ediyor. Adana Çiftçiler Birliği’nden alınan bilgiye göre bu yıl limonda rekolte beklentisi 1,9 milyon tona yakın

Türkiye'nin yıllık 1,5-1,6 milyon ton civarında limon üretimi var. Bunun yaklaşık 700-750 bin tonunu tüketiyoruz, geri kalanını da ihraç ediyoruz. Geçen yıllarda ihracata getirilen kısıtlama nedeniyle bu yıl sıkıntı yaşanıyor. Fiyatlar ise ürün bol olduğu için düştü. Geçen sene üreticide 6,5 lira olan limon, bu sene dalında 50 kuruşa kadar düştü. Mandalinada da durum aynı. Maliyeti 4-5 lira olan mandalina, 2 liraya kadar düştü. Üreticiler, üretici birlikleri, ziraat odaları, eylül ayından beri durumun ciddi olduğunu, piyasanın canlanması ve narenciye ürünlerinin dalında kalmaması için kamu tarafından müdahale alımı çağrısı yaptılar. Hatay’dan, Mersin’den, Adana’dan belediyelere çağrılar yapıldı:

“Ziyan olmasın, üreticiye destek olun…” Müdahale edilemedi, tonlarca ürün çöpe gitti, tonlarcası da dalında kaldı. Üreticinin zararı da cabası. Adana Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu Başkanı Mehmet Akın Doğan, “Ağaçları sökmeye kepçe bulamayacağız.” dedi, Tarımsal Planlama çağrısı yaptı.

10 TON DERE YATAĞINA DÖKÜLDÜ

Adana’nın Kozan ilçesi Deliçay mevkiinde geçen hafta dere yatağına dökülen tonlarca limon, Kozan İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü görevlilerinin incelemelerinin ardından iş makineleri ile kaldırıldı. Limonlar, çevredeki narenciye bahçelerine zarar vermemesi için imha edildi. Dere yatağına dökülen limonların yaklaşık 10 ton olduğu belirtildi. Adana Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu Başkanı ve Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, dereye atılan limonların yüzlerce katının ağaçta çürüdüğünü, ağaçların da kepçeyle söküldüğünü bildirdi. Doğan, Adana’da erkenci limon ve mandalinayı artık toplama şansı olmadığını, ziyan olduğunu belirtti.

ZARAR YÜZDE 50

Adana’da 150 bin dönümde ekili 600 bin ton limon üretimi gerçekleştirildiğini belirten Doğan, “Zararda olan, erkenci ürün dediğimiz ince kabuklu limonlar. Hava koşullarından dolayı üretim bu yıl arttı, pazarlanamadı, toplayacak işçi de bulunamadı. Dalında 50 kuruşa kadar indi. Zararımız yüzde 50. Erkenci cins mandalina da durum aynı.” dedi.

DFİF desteklerinden üreticinin yararlanabilmesi için hasat öncesi açıklanmasını isteyen Doğan, “Üreticinin bu yılki zararı, Tarım İl Müdürlükleri tarafından tespit edilmeli ve üreticinin zararı karşılanmalı.” çağrısı yaptı. Bundan sonraki ürünlerin kabuğu kalın olduğu için raf ömrünün uzun olduğunu belirten Doğan, yeni çıkan ürünlerde sıkıntı yaşanmayacağını da söyledi.

SİLİFKE’DE LİMONUN 5’TE BİRİ DAHA KESİLMEDİ

Mersin’in Silifke ilçesi Ziraat Odası Başkanı Cafer Doygun da Silifke’de 80 bin ton limon rekoltesi beklendiğini ancak bunun daha 5’te birinin bile kesilemediğini, yatakçıların ürünü almadığını bildirdi. Silifke’de şu anda daldaki limonun, raf ömrü uzun olan küt diken çeşidi olduğu bilgisini veren Cafer Doygun, ihracatın zamanında kısıtlanması nedeniyle pazarda kayıp yaşandığını, dış ülkelerde de limon rekoltesinin yüksek olmasından talebin azaldığını ifade etti.

Cafer Doygun şöyle devam etti: “İhracat şu an açık ama sorun neyse önlem alınmalı. Hızlı ihracatla bu kayıptan kurtuluruz. Mayer cinsi zaten gitti, şu anda ağaçta olan limonları kurtaralım. İkinci talebimiz, devlet kurumları, bu ürünü dalından, üreticiden alsın, aracı olmadan marketlere, vatandaşa ucuza ulaştırsın. Dalından tüketiciye gidene kadar bu ürünün fiyatı 8-10 kat artıyor. Meyve suyu fabrikalarına verebilirler, marketlere verebilirler. Tüketici de ucuza narenciye yer.”

ORTADOĞU PAZARINI KAYBETTİK

Samandağ Ziraat Odası Başkanı Selim Kamacı, Samandağ’da 38 bin dekarda 200 bin ton narenciye üretimi gerçekleştiğini, tüm ürünün ise dalda kaldığını söyledi. Kamacı, “Ürün artık dalından alınması gerekiyor. 1 liraya satamadık. Kesim olmazsa seneye verim olmaz. Tüm meyveleri bedavaya kestiriyoruz artık.” dedi.

Şu ana kadar yapılan tüm çağrıların karşılıksız kaldığını belirten Kamacı, “Girişimler lafta kaldı. Derdimize çare bulamadılar. Bizim üzüntümüzü paylaşmadılar. Her yerde mağdur edildik.” diye konuştu. Hatay’da ihracatta yaşanan sıkıntının Suriye kapısı olduğuna dikkat çeken Kamacı, şöyle devam etti: “Suriye kapıları kapandı, Ortadoğu pazarını kaybettik. Bu kapının kapanması bizi 300 milyar dolar zarara uğrattı. Ticaret mahvoldu. Ortadoğu’ya açılan kapı, Suriya kapısı. Ro-Ro’yla falan çözüm olmaz, hikâye bunlar.”

Sonraki Haber