Topkurulu'ndan hükümete eleştiri: IMF'nin ikiz kardeşi Dünya Bankası

Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, Dünya Bankası ile toplam tutarı 895,7 milyon euroluk olan kredi anlaşması imzaladıklarını duyurmasının ardından Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Topkurulu'ndan hükümete eleştiri geldi ve Topkurulu Dünya Bankası'nın IMF'den bir farkı olmadığını vurguladı.

Dünya Bankası ile toplam tutarı 895,7 milyon Euro olan kredi anlaşması imzaladıklarını duyuran Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bu kredilerin 570,75 milyon Euro'sunun tahsisli, 325 milyon Euro'sunun ise Hazine garantili olduğunu söyledi.

Ekonomiden sorumlu Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Hakan Topkurulu, Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF) Başekonomisti Robin Brooks'un attığı bir tweet üzerinden Bakan Şimşek'in duyurduğu bu anlaşmanın ne ifade ettiğini açıkladı.

Başkan Yardımcısı Topkurulu, hükümete karşı eleştiride bulunarak borçlar kazandırmaz, tavizler kaybettirir mesajı verdi.

Ekonomiden sorumlu Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Hakan Topkurulu ekonominin başına Mehmet Şimşek ve Merkez Bankası'nın başına Hafize Gaye Erkan'ın getirilmesi ile ekonomide 1980 yılı Turgut Özal ve 2000’li yılların başında Kemal Derviş’in uyguladığı Atlantikçi çizgiyi tekrar en keskin şekilde uygulamaya koyduklarını belirterek açıklamalarına devam etti;

Bu ekibin ekonomik sorunlarla ilgili tespiti; Türkiye’de güçlü bir talep olduğu ve bu talebin enflasyonu yükselttiği şeklinde oldu. Güçlü talep engellenmeli, engellenen bu talep paralelinde enflasyon kontrol altına alınacak ve ayrıca Türkiye’de kontrol edilebilen bir ekonomi doğrultusunda yabancı sermayede Türkiye’ye girecekti. Aslında yapılmak istenen enflasyonun kontrolü adı altında özellikle enerji ithalatı için gerekli olan dövizi bulmaktı. Başka bir yöntem bilmedikleri için Londra’lı ve Newyork’lu tefeciler haricinde kaynak akıllarına gelmiyor.

TÜRKİYE'DEN DAHA FAZLA TAVİZ BEKLİYORLAR

Sözüm ona birikimlere pozitif getiri amacı ile Merkez Bankası’nın piyasadaki bankalara verdiği kredinin faiz oranı olan politika faizini yükseltmeye başladılar. İlk ay sürpriz şekilde yüzde 7,5 puan, ertesi ay yüzde 2,5 puan verdiler. Ancak Türkiye’nin zor durumda olduğunu bilen tefeciler Temmuz ayında yüzde 17,5’e ulaşan faiz oranını beğenmediler. Kışın yaklaşması ve doğal gaz alımı için başka şans olmadığını düşünen Erdoğan hükümeti, bu kez sürpriz şekilde Ağustos ayında faizi yüzde 25’e yükseltti. Ancak tefeciler zor durumda olduğunu düşündükleri Türkiye’nin daha fazla taviz vermesi gerektiği kanısı ile yine Türkiye’ye anlamlı döviz girişi yapmadılar. Bu kez Şimşek yönetimi Eylül ayında faizi 5 puan daha arttırarak yüzde otuza çıkardı.

IMF'NİN İKİZ KARDEŞİ DÜNYA BANKASI

Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Hakan Topkurulu son faiz artışından sonra Türkiye’ye yönelik yorum yapan batılı ekonomistlerden birinin attığı tweet'e dikkat çekerek sözlerine devam etti;

Robin Brooks adlı yorumcu bu artışın da Türkiye için yeterli olmayacağını söylüyordu. Türkiye çok daha büyük sürprizler (tavizler) vermeliydi. Kısacası batı Türkiye’ye para vermek için Türkiye’den geri dönülemeyecek tavizler peşinde.

Bunun karşısında acz içinde kıvranan Bakan Mehmet Şimşek ise IMF’nin ikiz kardeşi Dünya Bankası'ndan alınacak 895,7 milyon avro krediyi başarı olarak kamuoyuna sunmaya çalışıyor.

Türkiye için 1980 yılından bu yana süregelen NATO’cu, neoliberal ekonomik politika artık bitmiştir. Robin Brooks adlı sıcak para bürokratının tweet'i de bunu açıkça gözümüze sokmaktadır.

HÜKÜMETE ANLAMLI ÇAĞRI

Türkiye Asya’da ki yerini bir an önce almalıdır. Vatan Partisi “Üretim Devrimi Programı”’nı uygulayarak başı dik, ufku açık bir Türkiye olmalıdır.

Sonraki Haber