‘Topuk tarama testi büyük şans’

Türkiye’nin koruyucu sağlık sistemi sayesinde yeni doğan bebeğinizin hayatını topuk tarama testiyle kurtarabilirsiniz. Testin sonrasında erken teşhisle riskli birçok hastalıktan çocuklar kurtulabilir ve sağlıklı bir geleceğe adım atabilir.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)’nun verilerine göre 2023 yılında Türkiye’de 958 bin 408 bebek dünyaya geldi. Topuk tarama testiyle en yaygın olarak taranan hastalıkların görülme sıklığına dayanarak yılda yaklaşık 950 ila 2 bin 850 bebeğin hayatı kurtuluyor. Birkaç damla kanla yapılan bu basit test, bebeklerin geleceğini şekillendirecek kadar güçlü. Zamanında yapılan bir tarama, ciddi sağlık sorunlarını önleyebilir ve yüzlerce bebeğin hayatını kurtarabilir. Peki, topuk tarama testi neden bu kadar önemli? İşte bu sorunun yanıtı ve testin sağladığı hayati faydaları Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç Dr. Bora Baysal Aydınlık’a anlattı.

Topuk tarama testi nasıl yapılıyor?

Topuk tarama testi bebek doğduktan sonra ve beslenmeye geçtikten sonra yaşının ilk günlerinde topuktan damla şeklinde, dört damla kan alınmasıyla yapılan bir uygulama. Topuğa iğne bir sefer batırılıyor, sonrasında topuk sıkılarak oradan dört damla kan alınıyor.

Bora Baysal

ERKEN TEŞHİSLE ZEKA GERİLİĞİ ENGELLENİYOR

Bu testin önemi nedir?

Topuk tarama testi çok önemli. Çünkü birçok hastalığı erkenden tespit edebiliyorsunuz. Yüzde yüz her şeyi taramıyor, her şeyi göstermiyor ama bizim ülkemizde en azından çok sık olan hastalıkları gösteriyor. Konjenital hipotiroidi, fenilketonüri, biyotinidaz eksikliği… Bunun için de kas hastalıkları da var, genetik yolla geçen kas hastalıklar da var. Bunları erken tanıyla tedavileri ve komplikasyon gelişmelerin önlenmesi mümkün. Dolayısıyla ne kadar erken saptanırsa o kadar iyi. Örneğin, fenilketonüri dediğimiz hastalık ne kadar erken saptırılır ve ne kadar erken tedaviye başlanırsa zeka geriliğini o kadar engelliyor. Biyotinidaz eksikliğinde hem nörolojik sorunlara hem de cilt hastalıklarına sebep olabilir. Eğer erken saptanırsa bunun tedavisine hemen başlanabiliyor.

‘SAĞLIK BAKANLIĞI PROGRAMINA SAHİP ÇIKMALI’

Topuk tarama testine aileler neden karşı çıkıyor?

Topuk tarama testi bu kadar önemliyken artık böyle şarlatan dediğimiz bir grup insan önce aşı karşıtı olarak türediler. Şimdi de topuk tarama testi reddine başladılar. Sosyal medya kontrolsüz kullanıldığı zaman insana çok zarar veriyor. Bu şarlatanlar vatandaşlara sosyal medya aracılığıyla ulaşıyor. Vatandaş da bilimin önerdiğini değil de onların önerdiklerine inanmaya başlıyor. Belki biz de yeterince kendimizi ifade edemiyoruz.

Burada maalesef ki sağlık personelleri çok arada kalıyor. Vatandaş ‘yaptırmak istemiyorum’ diyor. Ama biz biliyoruz ki bunun yapılması lazım. Yapılmazsa problem olabilir bebeğe zarar verebilir. Sanki böyle bunu doktor yapıyor, doktor istiyor gibi bir hava var. Halbuki bu topuk tarama testi tamamen bizim Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığımızın bir programıdır. Çok uzun yıllardan beri var olmaktadır. Ve her geçen gün, her geçen zaman yine bir hastalık daha konularak taramaya devam edilmektedir. Buna rağmen bu saydığımız hastalıklar yine görülebiliyor. Sağlık Bakanlığı'nın da bu programa daha fazla sahip çıkması gerekiyor.

‘BU TESTLER ÜCRETSİZ’

Topuk tarama testini reddeden ailelere ne tavsiyeler verirsiniz?

Toplum tarama testini kabul etmeyen aileler giderek artıyor. Tabii ki de çoğunlukta değiller. Topuk tarama testi Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan aileler için büyük bir şanstı. Çünkü her ülkede bu testler yapılmıyor. Üstelik Türkiye’de bu testler ücretsiz. Neden böyle bir şanstan çocuklarımızı mahrum bırakalım? Neden çocuklarımızın sağlığını tehlikeye atalım?

‘ÜFÜRÜKÇÜYE GÖRE KARAR VERİYORLAR’

Doç. Dr. Bora Baysal, son olarak Kars Aile Mahkemesi’nin topuk tarama testine ilişkin verdiği kararı değerlendirdi. Baysal şunları söyledi:

“Kars’taki olayda aile topuk kanı aldırmak istemiyor. İl Sağlık Müdürlüğü ailenin nezdinde dava açıyor. Bu davayı değerlendiren mahkeme üfürükçüye göre, hiçbir bilimsel temeli olmayan bir kitaba göre karar veriyor. Bu, bizim ülkemizin de maalesef yargısal anlamda ne kadar zayıf bir durumda olduğunu gösteriyor.”

Sonraki Haber