Torrent'in isyanının hatırlattıkları...

GALATASARAY önceki akşam Süper Lig'in 37'nci haftasında Nef Stadı'nda Adana Demirspor'u 3-2 mağlup etti.

2021-2022 sezonu boyunca hem saha içinde hem de idari kısımda çok sıkıntılı günler yaşayan sarı-kırmızılı futbol takımı, en azından sezonun son iç saha maçında taraftarlarıyla güzel ayrıldı.

ÖNCE BİR İNSAN OLARAK...

Sarı-kırmızılıların İspanyol teknik direktörü Domenec Torrent'in basın toplantısına indiğimizde, toplantıdan bu kadar etkilenerek ayrılacağımı düşünmüyordum. Göreve geldiği ocak ayından bu yana ağır eleştirilere ve hatta hakaretlere maruz kalan 59 yaşındaki teknik adam, basın mensuplarının soruları karşısında adeta içini döktü. Galatasaray'ın başına geçtiği için neredeyse suçlu ilan edilecek bir insanın, evet önce bir insanın sitemlerine tanık olduk.

Daha İstanbul'a ayak basar basmaz hakkında yalan haberler üretildiğini söyledi Torrent. Haklıydı. Basın toplantısında gayet olgun ama net biçimde "Her yeni gelen teknik adam yakılıyor. Bunun neden böyle olduğunu herkes biliyor." dedi. Kendi özeleştirisini yapıyordu, başarılı olduğu zaten söylenemezdi ancak eleştirilerin dozunun fazlasıyla kaçtığını da vurgulamayı ihmal etmedi.

AKILLARDA ÇAKAN ŞİMŞEK

Torrent, "yakmak" dediği an hafızası kuvvetli bir gazetecinin aklına hemen Igor Tudor gelmeliydi. Galatasaray'ın Fatih Terim'den önceki teknik direktörü Tudor, sarı-kırmızılı takımdan ve İstanbul'dan ayrılırken "Cadı avı bitti, cadı yandı. Elimden geleni yaptım, içim rahat." demiş ve görev süresi boyunca kendisine yönelen medya lincine atıf yapmıştı.

Galatasaray'ın Fatih Terim'den sonraki teknik direktörü Torrent de maruz kaldığı eleştiri bombardımanını yine benzer bir örnekle, "yakılmak"la ifade etti. Galatasaray'a dair günlerce konuşulması gereken bu ayrıntı, maç sonu demeci haberlerine sıkışıp kaldı.

LUCESCU, HAGI, TUDOR...

Türk basınının bir bölümü Galatasaray'ın yabancı teknik direktörlerini eleştirirken neden böylesine pervasız? 2001'de ilk Terim dönemi sonrası göreve gelen Lucescu'yu "korkak", 2004'te ikinci Terim dönemi sonrası koltuğu devralan Hagi'yi "köylü", 2017'de dördüncü Terim dönemi öncesinde takımı çalıştıran Tudor'u "beden terbiyecisi", 2022'de dördüncü Terim dönemi sonrası takımın başına geçen Torrent'i "Amatör ligde bile çalışamaz" ithamlarıyla aşağılamaya çalışmak neden? Galatasaray'ın başına gelen yabancı teknik direktörler, bunca aşağılamayı sineye çekmek zorunda mı?

Sonraki Haber