Trump'tan Xi ve Putin'e övgüler: Kurşunu demokrasi için yedim
Trump, suikastten sonra ilk mitingini yaptı. Sahnede olmasını Tanrı'ya bağladı. Demokratlarla alay etti, Biden ile Xi'yi karşılaştırdı, Kamala Harris'i ihmal etmedi. Temsilciler Meclisi Başkanı Netanyahu'ya sataşacak vekilleri içeri aldıracağını iddia ediyor.
Donald Trump, Cumhuriyetçilerin resmi başkan adayı olarak ilk mitingini cumartesi günü Michigan'da düzenledi. Bu ayrıca kendisine yönelik suikast girişiminden sonraki ilk seçim konuşması oldu. Mitinge başkan yardımcısı olarak aday gösterdiği Jd Vance de katıldı.
Merakla beklenen Trump sahneye kulak bandı olmadan çıktı. O trajik anları bir kez daha hatırlayan eski ABD Başkanı, destekçilerinden oluşan kalabalık kitleye şunları söyledi: “Burada Tanrı'nın lütfuyla karşınızda duruyorum. Demokrasi için kurşun yedim.”
‘BIDEN ONUN YANINDA ÇOCUK GİBİ KALIYOR’
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Çin Devlet Başkanı Xi Jinping'i “akıllı ve sert” ayrıca “demir yumruklu” olarak tanımladı, “ülkelerini seven liderler” ifadesiyle nitelendirdi. Çin Devlet Başkanı için “büyük bir dikkatle 1,4 milyar insanı kontrol ediyor.” ifadesini kullandı. “Biden gibiler Xi'nin yanında çocuk gibi kalıyor.” diye ekledi. Trump, “idareciliğin sırrı” olarak gördüğü meseleyi şu şekilde açıkladı: “Bizi koruyacak birine ihtiyacımız var. Orban haklıydı, bizi koruyacak birine ihtiyacımız var.”
O RAPORLA ARASINA MESAFE KOYDU
Kısa süre önce Batı'da “aşırı muhafazakar” olarak adlandırılan ABD merkezli düşünce kuruluşu Heritage Foundation bir sonraki başkanın göreve başlamasından itibaren “otoriterliğe” dönüşün ana hatlarını çizen bir rapor yayınlamıştı. Trump, kendisine ithafen yazıldığı ileri sürülen yaklaşık bin sayfalık belgeyle arasına mesafe koymayı tercih etti. Raporda, FBI ajanları da dahil olmak üzere binlerce “sadakatsiz” federal çalışanın değiştirilmesi; okullarda teokrasi; şirketler ve en zenginler için vergi afları; alt sınıflara ve gazilere yönelik hizmetlerde kesintiler yer alıyor. Milyarder iş insanı, “Bunun ne olduğunu bilmiyorum. Bilmek de istemiyorum. Hepsi yanlış bilgilendirme.” dedi.
MUSK’TAN AYDA ‘45 MİLYON DOLAR’
Ardından başarısız bir politika izlemekle suçladığı ve “verdiği zararı düzelteceğiz” dediği Joe Biden'a yüklendi. Demokratların eski Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi gibi bir “deli” olarak nitelendirdiği Biden'ın Yardımcısı Kamala Harris'i küçümseyen sözler sarf etti. Demokratların “adayının kim olduğunu bilmiyorum, kimse bilmiyor” diyerek siyasi rakiplerini iğneledi. Elon Musk'ı “çok sevdiğini” ilan eden Trump şunları söyledi: “Elon, geçen gün beni desteklediğini açıkladı. O harika, çok akıllı bir adam. Kampanyama ayda 45 milyon dolar vereceğine söz verdi.”
'MEGA EKONOMİYE' GEÇİŞ
Trump'ın oldukça uzun süren mitingi boyunca ele aldığı temel konular şunlardı: Vergi indirimi; “Amerikan Rüyasının” geri dönüşü; Beyaz Saray yönetiminin “tüm felaketlerinden kurtulmak”; Biden ekonomisinden “Mega ekonomiye” geçiş; sondaj çalışmalarına geri dönüş; iklim değişikliğine karşı savaşın sona ermesi; “tarihteki en büyük toplu sınır dışı etme” uygulamasını hayata geçirerek “New York'tan Washington'a, Boston'dan Chicago'ya göçmenlere kucak açan kutsal şehirleri yıkma” vaadi; “Amerikan malı al ve Amerikan işçisi çalıştır” bayrağı altında ekonomik izolasyonizm ve “Tüm Çin arabalarını Amerika'dan çıkar.” sloganı.
KAMALA ES GEÇİLMİYOR
New York Times'ın kaynaklara dayandırdığı haberine göre Donald Trump'ın kampanya ekibi, Joe Biden yerine aday olması halinde Kamala Harris'in reytingini düşürmek için bir strateji hazırlıyor. Haberde özellikle Cumhuriyetçilerin başkan adayının ilan edildiği kurultaydan kısa bir süre önce Trump'ın ekibinin etkinlikte ve televizyonda delegelere göstermek üzere Harris karşıtı bir dizi video hazırladığı ancak suikast girişiminin ardından bu fikirden vazgeçildiği belirtildi.
Raporda ayrıca Cumhuriyetçi Ulusal Komite'nin Biden'ın seçim kampanyasının finansmanını yakından takip ettiği ve Harris'in bu fonu herhangi bir şekilde yasadışı olarak kullanması halinde dava açmaya hazır olacağı belirtildi.
ÇIKIŞ PLANI
CNN, bazı Beyaz Saray yetkililerinin ve Biden taraftarlarına özel olarak Başkan'ın yarıştan ayrılması gerektiğini söylediğini aktardı. NBC, Biden'ın aile üyelerinin, Biden'ın kenara çekilmesi için artan baskılar karşısında bir çıkış planını tartıştıklarını bildirdi. Biden'ın haziran ayında Cumhuriyetçi rakibine karşı ilk kampanya tartışmasındaki kötü performansı, bilişsel yetenekleri hakkındaki endişeleri güçlendirdi. Birçok Demokrat politikacı ve bağışçının Biden'ı adaylıktan çekilmeye çağırmasına yol açtı. Demokrat Parti teorik olarak ağustos ayındaki kurultayında Biden'ı değiştirebilir. Ancak Başkan şimdilik yarışta kalmaya niyetli olduğunu söylüyor.
O ZEVKİ NETANYAHU'YA YAŞATMAYACAK
New York Times'a göre Joe Biden, Binyamin Netanyahu'nun çarşamba günü Cumhuriyetçilerin daveti üzerine Kongre'ye hitap edeceği güne kadar başkanlık yarışından çekilmeyecek. Gazetede şu ifadeler kullanıldı: "Bay Biden ve ekibi kamuoyunda yarışta kalacağı konusunda ısrarcı olsa da özelde kendisine yakın kişiler, onun bunu yapamayabileceğini giderek daha fazla kabul ediyor. Hatta bazıları onun kenara çekileceğine dair olası bir duyurunun tarihlerini ve yerlerini tartışmaya bile başladı."
Ancak Biden'ın danışmanları, Netanyahu'nun Washington'ı ziyaret etmesinden önce kesinlikle çekilmeyeceğini çünkü "son zamanlarda Gazze savaşı nedeniyle gerginleşen ilişkiler göz önüne alındığında İsrail Başbakanı'na bu tatmini yaşatmak istemediğini" söylüyor.
ORTALIK KARIŞACAK
Netanyahu, Washington'a ateşkes müzakerelerini baltalayarak ve cebinde İsrail parlamentosu tarafından ezici çoğunlukla reddedilen Filistin Devleti kararıyla gidiyor. Ve daha şimdiden ortalığı karıştırmış gibi görünüyor. ABD Temsilciler Meclisi'nin Cumhuriyetçi Başkanı Mike Johnson, Netanyahu'nun Kongre'deki konuşmasını engellemeye çalışan vekillere tutuklama tehdidinde bulundu. İsrail Başbakanı'nı övgüye boğan Johnson, protestocuları demir parmaklıkların ardından göndermek için fazladan polis memurları bulunacağını ileri sürdü.
122 Demokrat ve Cumhuriyetçi Kongre ofisinden 200'den fazla isimsiz personel, ABD Kongresi'nin etkinliği protesto ya da boykot etmesini talep eden bir mektup yayınladı. Mektupta şu ifadeler yer alıyor: “Ülkenin ve dünyanın dört bir yanındaki vatandaşlar, öğrenciler ve milletvekilleri Sayın Netanyahu'nun Gazze Savaşı'ndaki eylemlerine karşı seslerini yükseltti. Bu konuşmaya hayır demek bir ahlak meselesidir.” Protestocuların kaleme aldığı metinde ayrıca Uluslararası Ceza Mahkemesi Başsavcısı Kerim Han'ın Netanyahu hakkında tutuklama emri talep etmesine rağmen konuşmanın yapılacağı vurgulanıyor.