Tunus, referandumla Arap Baharı’nı ‘çöpe attı’

Sandığa gidenlerin yüzde 92,3’ü “evet” oyu verdi. Cumhurbaşkanı Said, sonucu kutlamak için Habib Burgiba caddesinde halkla buluştu. Bu sonuçla birlikte ABD’nin Tunus’ta yarattığı “Arap Baharı” yıkıcılığının tasfiyesi sürecinde önemli bir adım atılmış oldu.

Referendum, Tunus’ta 1959 Burgiba Devrimi’ne yani kendi “Kemalizm”lerine dönüş referandumu olarak niteleniyor. Tunus’un demokratik devrim geleneğine yaslandığını belirten Said, ABD ve İsrail’in bölge planlarına sert karşı çıkışıyla olduğu kadar “eşcinsellik dayatması” gibi Batı’nın neoliberal saldırısına karşı açıklamalarıyla öne çıkıyor.

“Arap Baharı” sürecinde Batı dayatmasında yapılan seçimlerin ürünü olan Meclis’teki partilerin önemli bir kısmının seçimleri boykot etmesine rağmen Cumhurbaşkanı Said, ordu-millet birlikteliğine dayanarak dönüşüm sürecini kararlılıkla sürdürdü. Sandığa gitme oranı yüzde 27,5 oldu ancak Tunus’ta bu oran genel olarak düşük. 2019’da yapılan genel seçimlerde aynı oran yüzde 41’di. Ayrıca 3 sene içinde seçmen sayısının 9,5 milyondan 12 milyona “otomatik” sistemle çıkmasının da bunda etkili olduğu belirtiliyor. Kutlama görüntülerinde öne çıkan Tunus gençliğinin Said’e verdiği desteğin de altı önemle çiziliyor.

2019’da Cumhurbaşkanlığı seçiminde yüzde 72 oyla iktidara gelen Anayasa Profesörü Said, ABD’nin tetiklediği ve yönlendirdiği Arap Baharı sürecinde iktidara gelen Ennahda Hareketi’ni hükümetten uzaklaştırdı. Batı’da imal edilen “ılımlı İslam” çizgisindeki Ennahda Haraketi’nin yöneticileri yolsuzluk soruşturmasıyla tutuklandı ve binalarına baskınlar yapıldı. Cumhurbaşkanı Said, daha sonra Tunus’ta “Arap Baharı temizliği” yapmak için meclisin kapatılması ve yeni anayasanın kabul edilmesi gerektiğini ilan etti. Şimdi anayasanın halk oyuyla kabul edilmesiyle birlikte seçim yasasının da değiştirileceği ve 2022 Aralık ayında yapılacak genel seçimlerle meclisin tekrar faaliyete başlayacağı dile getiriliyor.