Turizm sektörü, Rus turistleri beklerken… Dikkat!
Türkiye’de turizm sezonun açılmasıyla birlikte gözler Rusya’ya çevrildi. Ülkenin içinden geçtiği ekonomik sıkıntılar döneminde Rus turistlerin tatil bölgelerine akın etmesi, sadece turizm sektörünün değil, her Türk vatandaşının beklentisi haline geldi.
TÜRKİYE’NİN ÖNÜNDEKİ FIRSATLAR
Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik özel harekâtının ardından Türkiye’nin önüne önemli ekonomik fırsatlar çıkmış durumda. Türk dış politikasının milli çıkarlar ve Avrasyacılık yönünde netleşmesiyle birlikte ülkemizin önde gelen enerji, finans, ticaret, üretim ve lojistik merkezlerinden biri haline gelmesi kaçınılmaz.
Batı dünyası, Rusya’ya yaptırımlar uygularken Türkiye ise Rusya’nın dünyaya açılan bir penceresi olabilir.
TÜRKİYE BİRİNCİ SEÇENEK
Bu pencerenin turizm sektörümüze de temiz hava kazandırmaması mümkün değil. Hem Batı’da Ruslara yönelik ırkçı uygulamaların başlaması ve dolayısıyla Rusların kendilerini o ülkelerde rahat hissetmemesi, hem yaptırımlardan dolayı somut sıkıntıların yaşanması, Rus mallarına gerekçesiz el konulması, Batı’ya doğrudan uçuşların artık olmaması vs. tatile gidecek Ruslar için Türkiye’yi neredeyse tek seçenek durumuna getiriyor.
STRATEJİK ORTAKLIK, DOLARIN TASFİYESİ, HAVA TAŞIMACILIĞI
Tabii bu durum, dünyada bazı kesimleri de rahatsız ediyor.
Birincisi; turizm, Türk-Rus ekonomik ilişkilerini geliştirdiği gibi halklar arasında kaynaşmayı ve dolayısıyla uzun vadeli stratejik ortaklığı da pekiştiriyor. Türk-Rus stratejik ortaklığı, Batı planlarını bölgemizde suya düşmesi anlamını taşıyor.
İkincisi; turizm alanındaki iş birliği, doların devreden çıkarılması ve yerli paraların ikili ilişkilerde hâkim hale gelmesi için de önemli bir örnek teşkil ediyor. Özellikle bu yaz için, bu temelde önemli adımlar atıldı. Rusların ödeme sistemi “Mir”in, Türkiye’de çok daha yaygın bir şekilde kullanılmasının önü açıldı. Rus turistler, bu kartlarını Türk otellerinde, tatil bölgelerindeki restoran, kafe ve mağazalarında kullanabilecek, ATM’lerden para çekebilecek.
Üçüncüsü; turizmdeki patlama, hava taşımacılığı alanında da iki ülkenin önümüzdeki dönemde çok daha büyük projelere imza atmasının temelini meydana getirecek. Bu, Türk ekonomisine can suyu verirken, Batı’nın Rusya’yı izole etme girişimlerini de boşa çıkaracak.
HADDİNİ BİLMEZ DİPLOMATLAR
İşte bu yüzden turizm alanında Türk-Rus iş birliğini baltalamak isteyenler şimdiden sahneye çıkmaya başladı. Bunda Kiev rejimi ve Ukrayna’nın Türkiye’deki diplomatik temsilcileri başı çekiyor. Türk yetkililerin ve hatta özel sektör temsilcilerinin turizm konusunda Rus tarafıyla görüşmelerini dahi kabul etmeyen birçok açıklama yaptılar. Üzerine üstlük aynı kurum ve kişiler, Ukrayna tarafıyla da aynı düzeyde temas etmiş olmalarına rağmen.
Ukrayna tarafının bu şımarık tavrı, öyle kaba ve hadsiz boyutlara ulaştı ki, Türkiye’deki Ukrayna destekçilerini dahi rahatsız etti. Türkiye’nin içişlerine ve özgür iradesine müdahale anlamı taşıyan bu açıklamalar, kimi zaman da kendi çaplarında “tehdit” boyutlarına da ulaştı.
RUS TURİSTLERE TEHDİT
Rus turistlerin Türkiye’ye gelmesini engellemek adına yapılan bu provokatif açıklamaları, ardından Türkiye’de yaşayan Ukraynalıların sosyal medya üzerinden yaptıkları paylaşımlar takip etti. Açık ad ve soyadlarıyla bazı aşırı Ukrayna milliyetçileri, tatil bölgelerine gelecek Ruslara yönelik fiziki saldırıda bulunacaklarını ifade ederken, en ağır tehditleri de ileri sürmekten geri durmadılar.
Türk güvenlik güçlerinin bu türden provokasyonlara karşı hazır olması ve olabilecek ufak çaplı da olsa büyüme ihtimali taşıyan bu tür saldırıları engellemesi Türk turizminin geleceği açısında büyük önem taşıyor.
HER TURİST KORKMADAN GELEBİLMELİ
Eğer tatil bölgelerimiz, sadece yumrukla da kalsa Ukraynalıların Ruslara yönelik şiddet eylemlerine sahne olursa bundan büyük zarar göreceğimiz tartışmasız. Türkiye’ye hangi ülkeden olursa olsun her turistin korkmadan geleceği bir ortam yaratmak görevimiz. Bu çerçevede Türk misafirperverliğini hatırlatmaya dahi gerek olmadığını düşünüyorum.
AVRUPA’DAN ÇIKAN DERS
Avrupa, ABD çıkarların adına uygulanan yaptırımlara uyarak ve Washington’un kışkırtmalarına gelerek kendini ateşe attı. Hem ekonomik anlamda kendi altını dinamitlerken diğer taraftan da Ruslara karşı ırkçılığı körükleyerek toplumsal anlamda da büyük bir hatanın içine düştü.
Türkiye adına Avrupa’dan çıkaracağımız çok ders var. Yaptırımlarla uymayarak aslında bunu kanıtladık. Şimdi de turizm alanında bu türden kışkırtmaların kökünü kurutma vakti.