Türk tekstilcileri maliyetler nedeniyle üretimini Mısır’a kaydırıyor! ‘Devalüasyon alternatif değil yatırımlar iç pazara yönelmeli’

Türk tekstil sektörünün maliyetler nedeniyle üretimi Mısır’a kaydırmasının doğal bir gelişme olduğunu belirten Topkurulu, ucuz iş gücüyle üretimde Mısır ile yarışılamayacağını, ihracat için devalüasyon yapıldığı takdirde enflasyonun iyice artacağını kaydetti. Topkurulu, iç pazara yönelmeyi önerdi

Mısır Merkez Bankasının, faiz oranlarını yükseltip para biriminin değerinin piyasada belirlenmesine izin vererek devalüasyon kararı alması, Mısır’ı düşük maliyetli üretim merkezi olarak ortaya çıkardı. Enerji ve iş gücü maliyetlerinin yüksekliği nedeniyle fiyat rekabetçiliği sorunu yaşayan Türk tekstil firmalarının da üretimini Mısır’a kaydıracağı iddiaları gündeme geldi. Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mustafa Gültepe de “Son bir buçuk yılda Türkiye’deki rekabetçilik oranı düştüğü için eski fiyatları veremiyoruz, emek yoğun olan sektörlerimiz bölgedeki araştırmaları ve yatırımları çoğaltmıştı. Ülkedeki kriz Türk firmalarını pozitif yönde etkiliyor. Fiyat tutturma konusunda daha avantajlılar." açıklamasını yaparak devalüasyon kararının Mısır’da yatırım yapan firmalara pozitif yansıyacağını söylemişti.

DOĞAL BİR GELİŞME

Tekstil ve hazır-giyim sektöründeki üretimin Türk ekonomisine etkisini, sektör temsilcileri ve iktisatçı Hakan Topkuruluyla tartıştık. Eski banka yöneticisi ve Vatan Partisi Ekonomi Siyasetleri Bürosu Başkanı Topkurulu, bu gelişmeyi engellemenin fiyat tutturma zorluğu nedeniyle zor olacağını dile getirerek şöyle konuştu:

“Mısır, Süveyş Kanalı’ndan geçişlerin azalması ve iç karışıklık nedeniyle müthiş bir gelir ve döviz kaybına uğradı. Doğal olarak bir devalüasyon yaşamak zorunda kaldı. Türkiye’nin zaten eskiden beri tekstil alanında ciddi yatırımları var. Bunun nedeni, Mısır’da iş gücü ve enerji fiyatlarının düşük olması. Buna bir de döviz konusu eklenince, Türkiye’den tekstil sektöründe Mısır’a yatırım kayması doğal bir gelişme. Bunu engellemek çok zor çünkü tekstil sektöründe fiyat tutturma konusunda maalesef Kuzey Afrika ülkeleri ile ciddi sorunlar yaşıyoruz. “Bu tabii işsizliği olumlu etkiliyor. Bunu sadece ihracatçıların yatırımı Mısır’a kaydırmasıyla açıklamayız. Ana neden; Avrupa’daki durgunluk nedeniyle Türkiye’den tekstil ürünleri talebinde düşme var.”

RUSYA ALTERNATİFİ

Yatırımları iç pazara yöneltmenin çözüm olacağını belirten Topkurulu, şu ifadeleri kullandı: “Peki Türkiye ne yapmalı? Türkiye, ciddi bir istihdam yaratan tekstil sanayinin alternatifini oluşturmak zorunda. Bunun birinci alternatifi, iç piyasaları geliştirmek. İkincisi, engellenmeye çalışan Rusya pazarında, ABD ve AB yaptırımlarına tavır alarak yatırımı ve ihracatı geliştirmektir. Buna karşı oynanabilecek başka bir koz yok. Neden? Türkiye’de tekstil fiyatı tutturamıyoruz diye devalüasyon yapmaya kalkarsak, ihracatımızı yükselteceğiz diye zaten düşüremediğimiz enflasyonu bir daha tetiklemiş oluruz.

‘UCUZ İŞ GÜCÜNDE YARIŞAMAYIZ’

“Yatırımları iç piyasaya yönlendireceğiz ki gerek AB’deki tekstildeki talep düşüşünün gerek maliyetler nedeniyle Türkiye’den tekstil yatırımlarının Kuzey Afrika’ya kaçmasının önünü keselim. Yoksa yasaklarla bunu başaramayız. Ya da tek alternatifi olan devalüasyon yapılırsa da zaten enflasyonu düşürme becerilemiyor, iyice tetiklenir. Mısır zaten daha ucuz konusunda daha şanslı. Bizim artık şansımız ucuz iş gücüyle üretim değil.”

İSTİHDAM KAYBINI ARTIRACAK

Aydınlık’a konuşan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Hazır Giyim ve Konfeksiyon Sektör Meclis Başkanı Şeref Fayat, gelişmenin sektörü olumsuz yönde etkileyeceğini kaydederek şunları söyledi: “Sektörün Türkiye’de kan kaybettiği, Mısır’da önemli yatırımlar yaptığı ve mevcut yatırımların büyüdüğü doğru. Kur avantajı, enerji maliyetlerin daha düşük olması ve işçilik maliyetleri bunda etkili. Mısır’da işçinin toplam brüt maliyeti bizimkinin neredeyse 4’te 1’ine mal oluyor. “Türkiye’nin rekabet gücüne daha olumsuz yansıyor, ihracat da düşüyor. Önemli bir alternatif ülke olduğu için orası daha sıkıntıya sokar. Bizi daha çok küçülmeye itecek. İstihdam kaybına yol açıyor. Geçen sene 200 bin istihdam kaybı yaşadı sektör, bu seneye de yoğun bir kayıpla girdi.”

‘PAZARIMIZI KENDİ ELİMİZLE TESLİM EDERİZ’

İstanbul Ticaret Odası Meclis Üyesi ve Luigi Deri Yönetim Kurulu Başkanı Musa Evin de Türkiye’de rekabet gücünün kayba uğradını fakat üretimin Mısır’a kaymasının sektörde pazar kaybına da yol açacağını vurguladı. Evin, şu değerlendirmeyi yaptı:

“İşçilik çok ucuz olduğu için bir yöneliş var. Daha önce de Kürşat Tüzmen’in bakanlığı sırasında gidiş oldu, geri gelindi. Bizim tabii üretim maliyetimiz çok yükseldiği için rekabet gücümüz kalmadı. Ancak bu olayı hiç doğru bulmuyorum. Rakiplerimize iş öğretiyoruz. Daha önce de Rusya’yı kaydı üretim. En iyi pazarımıza kendimiz rakip yarattık. Aynı şey burada da olacak. İstihdamımız da düşecek. Böyle devam ederse seçimden sonra işsizlik de patlar. Üreticiler zorda, çoğu kişi ufak ufak işçi çıkarmaya başladı. Sadece işçiler değil. İşçi olmazsa işveren olmaz, işveren olmazsa işçi olmaz. Birbirinden ayırt etmemeliyiz. İşçinin oyu fazla diye sadece işçiyi düşünüp, ona göre kararlar almak tartışmaya açık bir olay.

“Ücretlerdeki vergi yükü çok yüksek. Vergi kaybı olmasın tamam ama bu fedakarlık neden sadece işveren ve işçilerden bekleniyor? Niye kamu tasarruf yapmıyor da biz bu açığı kapamak için çaba sarfediyoruz? 600 milletvekili çok fazla bu ülkeye. Sadece işverene, işçiye yük olarak, biz bu ülkeyi kurtaramayız. Avrupa’da 80 milyonluk bir ülkede kaç tane milletvekili var ona bakalım. Sadece işçiyi, işvereni eleştiriyoruz. Milletvekilinin kaç şoförü, danışmanı, sekreteri var. İşçi yüksek maaş alsın istiyoruz biz de. Ama enflasyon karşısında biz de bittik. Döviz yükselmeyince ihracat bitti. İhracat aşağı iniyor.”

TURİZM DE ALARM VERİYOR

Mevcut fiyatlarla bu sene turizm de çok zor olacağının bilgisini veren Musa Evin, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ayrıca ‘her şey dahil’ sistemi kadar israf sistemi olamaz. Turizmin kazancı otelden dışarı çıkmıyor. Buna rağmen bu sene eski fiyatlar bulunamayınca turistler ilk olarak Yunanistan, İtalya vb. ülkelere gidecek, kalanlar bize gelecek. Rekabet gücümüz bitti. Enflasyon dövizin çok üstünde arttığından dolayı biz pahalı bir ülke olduk.”

Sonraki Haber