Veterinerlerden 5 maddelik öneri
Türk Veteriner Hekimleri Birliği, sahipsiz hayvanlara yönelik hazırlanan yeni yasa taslağına karşı çıktı. Sosyal medya platformu olan X ’te #itlafvarsaveterinerhekimyok etiketiyle kampanya başlatan birlik, çözümü beş maddede özetledi
Yerel yönetimler, 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’nun gerekliklerini yerine getirmeyince Türkiye’de sahipsiz hayvan sorunu oluşmaya başladı. Sorun sebebiyle 5199 sayılı kanunda değişiklik yapılmasını öngören kanun teklifi TBMM Başkanlığı'na sunuldu. Teklif belediyelere kuduz, bulaşıcı hastalık veya tedavi edilemeyen hastalığı bulunan ya da sahiplenilmeyen hayvanların öldürülmesi yetkisi veriyor. Türk Veteriner Hekimleri Birliği (TVHB), sunulan teklifi inceleyerek değerlendirmeler yaptı.
TVHB, çözüm için beş madde belirledi, “Üretimi durdur. Ticareti yasakla. Kısırlaştır. Aşıla. Yerinde yaşat.” Veteriner hekimler, sahipsiz sokak hayvanlarına yönelik hazırlanan kanun teklifine ilişkin hem yazılı bir basın açıklaması yaptı hem de X (Twitter)’ten veteriner hekimlerini sesini duyurdu.
TVHB tarafından yapılan açıklamada, sokak hayvanlarına yönelik kanun teklifinde yorum farkına bağlı olarak suistimal edilebilecek hükümler yer aldığı belirtildi. "Kuduz şüphesi" ve "saldırgan hayvan" gibi geniş anlam taşıyan ifadelerin kanun yapma tekniğine aykırı olduğu ifade edildi. Ayrıca, belediyeler hayvan bakımevi kuruncaya kadar geçecek süreçte toplanacak hayvanlara ne olacağına ilişkin eksik noktalar bulunduğuna dikkat çekildi.
‘ÇÖZÜME KATKI SAĞLAMAYACAK’
Veteriner hekimler, sahipsiz sokak hayvanlarına yönelik hazırlanan kanun teklifinin bu haliyle yanında olmayacaklarını vurgulayarak şunları kaydetti:
“Sahipsiz hayvanlara yönelik hazırlanan ve tarafımıza ulaşan taslak metin hakkında Türk Veteriner Hekimleri Birliği (TVHB) ve Veteriner Hekim Odaları olarak değerlendirmelerimiz devam etmektedir. Ancak ilk değerlendirmelerimize göre; yapılacak uygulamalarda hiçbir sınır getirilmediği ve yorum farkına bağlı olarak suistimal edilebileceği, belediyelere 2028 yılına kadar hayvan bakımevi kurma zorunluluğu getirirken bu süreçte toplanan hayvanların ne olacağına ilişkin açık noktalar bulunduğu, “kuduz şüphesi”, “saldırgan hayvan” gibi geniş anlam taşıyan ifadelerin bilime ve kanun yapma tekniğine de aykırı olduğu, bu haliyle kanunlaşırsa sorunun çözümüne hiçbir katkı sağlamayacağı gibi ekosistemin zarar göreceği, yeni toplum sağlığı sorunlarına neden olacağı, toplum vicdanında onarılamayacak zararlar oluşturacağı, hayvanların sokaklarda olmaması gerektiğini savunan vatandaşlarımızın bile bu yöntemle ilgili memnun olmayacağı sonuçlar doğuracağı düşüncesindeyiz. Diğer taraftan meslek adımızın (Veteriner Hekim) bile birçok defa hatalı (Veteriner) yazılmasının taslağın oldukça özensiz hazırlandığını bize düşündürmektedir.”
‘İNİSİYATİF ALMAYA HAZIRIZ’
“TVHB olarak bu haliyle bu taslağın yanında olmayacağımızı, yaşatmanın temel alındığı çözümlerin hala mümkün olduğunu, bu konuda inisiyatif almaya hazır olduğumuzu ve Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifini görüşmek üzere Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu’nun toplantısında yer alacağımızı kamuoyuna saygıyla duyururuz.”
KUDUZ RİSKİ ARTIŞI DOĞRU DEĞİL
TVHB, kuduz riskinin artmasını kanun değişikliğinde bir gerekçe olarak sunulmasına da, “Sağlık Bakanlığı verilerine göre ülkemizde, evcil hayvanlar da dahil olmak üzere 2018-2022 yılları arasında kuduz riskli temas sayısı ortalama 267 bin iken, 2023 yılında bu sayı 437 bine ulaşmıştır, yılda ortalama 1-2 insan kuduz vakası görülmektedir. Bu veriler doğru ise ‘Kuduz riski artıyor’ demek doğru olmayacaktır.” şeklinde cevap verdi.
ÖTENAZİNİN KARŞISINDA DURDULAR
Kanun teklifinde yer alan “ötenazi” seçeneğini değerlendiren TVHB şunları söyledi:
“Ötenazi, ölümle karşı karşıya kalınması halinde, acının ve ağrının kalıcı olduğu veya hafifletilemediği durumlarda tıbbi gerekçeler ile uygulanan bir yöntemdir. Veteriner hekimler ötanaziyi tedaviler ile mümkün olduğu kadar geciktirmek ve hayvan refahını sağlamak için ellerinden geleni yaparken, sağlıklı hayvanlara ötenazi yapılması ise bir katliamdır. Dünya Hayvanları Koruma Kuruluşu (WSPA) sağlıklı bireylerde ötenaziyi hayvanlara zulüm olarak değerlendirmektedir.
‘Hayvanların korunması, çağdaşlığın en önemli göstergelerinden biridir.’ Dünya ve Avrupa, hayvanların korunması yolunda önemli mesafeler alırken geçmişi bu konuda çeşitli örneklerle dolu milletimizin bu konuda geride kalacağı düşünülemez” gerekçesi ile 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanun kabul edilmiştir ve itlaf yasaklanmıştır. Önerilen yasa tasarısı Hayvanları Koruma Kanununun ruhuna da aykırıdır. Bu yasa teklifinin kabul edilmesi ile Hayvanları Koruma Kanunu fiilen de ortadan kalkmaktadır.”
NEDEN BÜTÜN KÖPEKLER BARINAKTA OLMAMALI?
Sahipsiz köpeklerin toplanıp barınaklara konulmasının da doğru olmadığını vurgulayan TVHB, şu ifadeleri kaydetti:
“Ekolojide ‘vakum etkisi’ hayvanların belirli bir alandan uzaklaştırılmasının bir süre sonra diğer hayvanlar tarafından dolduracağı bir boşluk yaratmasını ifade eder. Kısırlaştırılmış köpeklerin kendi bölgelerine geri getirilmesi, insanlar ile yakın teması olmayan daha saldırgan, şehirde yaşamaya uyum sağlayamamış hayvanların o bölgeye gelmesini engeller. Vakum etkisi yaban hayvanları için de geçerlidir, insanların yaban hayvanlarının yaşadığı alanları işgal etmesi ve yerleşmesi yaban hayvanları ile daha fazla temas sağlamasına neden olmaktadır. Vakum etkisi ile yaban hayvanları ile daha fazla temas olacaktır.”
GÖRÜŞMELER TARTIŞMALI BAŞLADI
AYDINLIK / ANKARA
Sahipsiz köpeklerinin toplanması, sahiplendirilemeyenlerin uyutulmasını da içeren Hayvan Hakları Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifinin komisyon görüşmeleri dün tartışmalı başladı. Komisyona çok sayıda kurum temsilcisi, milletvekili ve gazeteci katılması üzerine salonda yer sıkıntısı yaşandı.
Muhalefet partilerinin salonunun değiştirilmesi ve daha geniş bir salona geçilmesi talebi komisyon başkanınca dikkate alınmadı. Konuşmalar devam ederken AK Partili milletvekillerinin bulunduğu yerden tam yanlarında oturan DEM Partili milletvekillerine “Terörize ediyorsunuz, çocukların dağlarda ölmesine ses çıkarmayıp burada köpekleri savunuyorsunuz.” dediği duyuldu. Tartışma devam etti. Komisyon Başkanı toplantıya yarım saat ara verdi. Gazetemiz baskıya gittiği sırada görüşmeler sürüyordu.