Türkiye ile İran’dan ortak bildiri
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve İran Cumhurbaşkanı Reisi'nin eş başkanlığında gerçekleştirilen 7. Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi Toplantısı sonrası ortak bildiri yayımlandı. Türkiye ve İran, "ikili ve bölgesel düzeyde terörün her türüne ve biçimine karşı güçlü siyasi irade" ortaya koydu.
Türkiye ile İran arasında Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi 7. Toplantısı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi eş başkanlığında, bakanların katılımıyla Tahran’da yapıldı.
Toplantı sonrası ortak bildiri yayımlandı.
Ortak bildiriye göre:
İYİ KOMŞULUK İLİŞKİLERİ VURGUSU
Taraflar, ikili ilişkilerinin mevcut durumunun yanısıra, bölgesel ve küresel gelişmelerin ışığında, aralarındaki son dört asırdır kardeşlik ve dostluk ilişkilerinin varlığı ve devamı ile bu ilişkilerin, karşılıklı saygı, karşılıklı çıkar ve iyi komşuluk temelinde genişletilmesinin önemini vurguladı.
İki ülkenin üst düzey yetkililerinin ekonomik, ticari ve transit geçişlerle ilgili bağlarını sürekli biçimde geliştirmeye yönelik güçlü siyasi iradelerinin yinelendiği ortaya koyuldu.
Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi'nin geçmiş toplantılarında alınan kararların uygulanması ihtiyacı vurgulandı.
"TERÖRÜN HER TÜRÜNE VE BİÇİMİNE KARŞI GÜÇLÜ SİYASİ İRADE..."
İkili ve bölgesel düzeyde terörün her türüne ve biçimine karşı güçlü siyasi irade ortaya koyuldu.
Çatışmaların barışçı çözümü için bölgesel ve uluslararası mekanizmaların asli, yadsınamaz önemini ve daha adil bir uluslararası düzenin kurulmasını teminen adaletli, tam kapsayıcı ve insani yaklaşımların gerekliliği vurgulandı.
Siyasi, ekonomik, kültürel, bilimsel ve güvenlik işbirliğinin yanısıra, iki ülke arasında sürekli üst düzey heyet teatileri ziyaretleri yoluyla, ikili ilişkilerin daha da güçlendirilmesi yönündeki amaçlar bir kez daha tekrarlandı.
EKONOMİK İŞBİRLİĞİ İÇİN YENİ İMKANLAR
Taraflar, mevcut mekanizmalardan tam anlamıyla yararlanmak ve Karma Ekonomik Komisyon, Tercihli Ticaret Anlaşması (PTA), ulaştırma, bankacılık, gümrük, sağlık ve tarım alanlarında ortak işbirliği komiteleri dahil yürürlükte bulunan Anlaşmaları ve düzenlemeleri tam olarak uygulamak suretiyle, ikili ticaret hacmini artırma ve ekonomik işbirliği için yeni imkanlar yaratma konusundaki taahhütlerini vurguladı.
Yatırımlara yönelik güvenli ve cazip bir ortam yaratmak dahil, iki ülkenin özel sektörlerine garanti ve teşvik sağlamanın önemi yinelendi.
Bölgesel karayolları ve demiryolları transit ve ulaştırma koridorlarında altyapıya ortak yatırım yapılması yönünde özel sektörleri teşvik konusunda irade ortaya koyuldu.
Enerji alanında ikili işbirliğinin güçlendirilmesi ve genişletilmesi vurgulandı.
Çevrenin korunması ve su kaynakları yönetimi alanlarında ortak işbirliğini güçlendirmek ve genişletmek amacıyla, ikili istişarelerin sürdürülmesi ve ortak çalışma gruplarının kurulması vurgulandı.
Konsolosluk işlerinde işbirliğini genişletmeye yönelik çabaların artırılması ve konsolosluk istişarelerinin düzenli olarak yapılması ihtiyacı konusundaki ortak çıkarlar vurgulandı.
Türkiye Büyük Millet Meclisi ile İran İslam Cumhuriyeti İslamî Şûra Meclisi arasında halihazırda mevcut parlamenter diplomasinin ve bunun parlamenter işbirliği yoluyla genişlemesinin üzerinde duruldu.
UYUŞMAZLIKLAR İÇİN SİYASİ DİYALOG VURGUSU
Uluslararası siyasi uyuşmazlıkların tek taraflı yaptırımlarla değil, yalnızca anlamlı siyasi diyalogla ele alınabileceği belirtildi.
Uluslararası hukuk çerçevesinde, çatışmaların barışçı çözümüne ve bölgesel ve küresel meseleler karşısında güç kullanılmamasına ilişkin ortak çıkarları ifade edildi.
Ukrayna'daki savaşın olumsuz sonuçları hakkındaki endişeler ifade edildi. Müzakereler sonucunda elde edilebilecek bir çözümün gerekliliği ve aciliyeti ortaya konuldu. Ortaya çıkan küresel gıda krizi dahil, ancak bununla sınırlı olmamak üzere, krizin insani yansımalarının ele alınmasına yönelik ortak çabaların önemi vurgulandı.
FARK GÖZETMEKSİZİN BÜTÜN TERÖR ÖRGÜTLERİYLE MÜCADELE
Her iki taraf da tüm biçimleri ve tezahürleriyle terörizmi kınadı. Fark gözetmeksizin bütün terör örgütleriyle mücadele ihtiyacına dikkati çekti.
Ortak sınırlar boyunca terör örgütlerinin ve organize suç şebekelerinin varlığını ve faaliyetlerini önlemek için karşılıklı olarak kararlaştırılacak mevcut ve daha fazla ikili mekanizmalardan tam olarak yararlanılmasına dair kararlılık dile getirildi.
Göçün temel nedenlerinin tespit edilmesi konusunda işbirliğinin önemi vurgulandı. Düzensiz göç hareketleriyle baş edebilmek amacıyla sınır yönetiminin geliştirilmesinin ve bu bağlamda iki ülkenin ilgili kurumları arasında, 14 Mart 1937 tarihli Türkiye-İran sınır anlaşması çerçevesinde eşgüdümün artırılmasının önemi ve Mültecilerin Statüsüne ilişkin 1951 Sözleşmesi ve 1967 Protokolü’nün hükümlerinin altı çizildi.
SURİYE
Suriye'nin toprak bütünlüğüne, siyasi birliğine ve ulusal egemenliğine olan bağlılık vurgulanırken, Suriye halkının acılarını hafifletmenin tek yolunun siyasi bir çözümden geçtiği ve Astana anlaşmalarının uygulanmasının önemi bildirildi.
YEMEN
Yemen'de devam etmekte olan siyasi ve insani krizin acilen sona erdirilmesi gerektiğinin altı çizildi. Uluslararası toplumu Yemen halkına, özellikle de çocuklara gıda ve diğer temel ihtiyaçları sağlamak için birlikte çalışmaya çağrıldı. Tarafların vardığı ateşkes memnuniyetle karşılandı ve çatışmayı çözmek için bunun kalıcı bir ateşkesi ve siyasi bir süreci beraberinde getirmesinin umulduğu ifade edildi. BM Genel Sekreterinin özel temsilcisinin bu yöndeki çabaları desteklendi.
AFGANİSTAN
Afganistan'da, bütün siyasi ve etnik grupları temsil edecek, etnik ve mezhepsel ayrım olmaksızın tüm Afgan vatandaşlarının güvenliğini sağlayacak, tüm biçimleriyle ve tezahürleriyle terörizmle etkin mücadele edecek kapsayıcı bir hükümet kurulmasının gerekliliği yinelendi. Sürdürülebilir sosyal ve ekonomik kalkınma için gerekli olan, kadınların yaşamın her alanına tam, eşit ve anlamlı katılımlarının ve dahil edilmelerinin önemi vurgulandı.
IRAK
Irak’ın toprak bütünlüğünün korunmasını vurgulandı. Ülkedeki siyasi sürece ve kapsayıcı ve işleyen yeni bir hükümet kurulmasına yönelik destekler dile getirildi. Terörle mücadele ve ülkenin yeniden inşasına yönelik çabalarında Irak hükümetine destek ifade edildi. Bölgede kalıcı istikrarın sağlanması için ekonomi ve ticaret alanlarında bölgesel işbirliğinin genişletilmesinin önemi belirtildi. Ayrıca, Irak topraklarının, teröristlerin komşu ülkelere yönelik saldırılar düzenleme amacıyla kullanmalarına izin verilmemesinin öneminin altı çizildi.
KUDÜS-Ü ŞERİF'İN KUTSALLIĞININ KORUNMASININ ÖNEMİ VURGULANDI
İslam dünyasının en temel meselesi olan Filistin ve Kudüs'ün her zaman ilgi ve dikkatleri dahilinde olduğu vurgulandı. Her iki ülke, Filistin meselesinin vazgeçilmez haklarını gerçekleştirme çabalarına ve eylemlerine ilkeli biçimde destek sağlama sözü verdi. Yasadışı yerleşim eylemleri de dahil olmak üzere, tüm tek taraflı politikalara bir son verilmesinin ve Kudüs-ü Şerif'in kutsallığının korunmasının önemi vurgulandı.
Güney Kafkasya'da çok yönlü işbirliğinin geliştirilmesi için 3+3 Bölgesel Danışma Platformu'nun önemi ve toplantıların düzenlenmesinin gerekliliğinin altı çizildi.
Birleşmiş Milletler, İslam İşbirliği Teşkilatı, EİT ve D-8 gibi her iki ülkenin de üyesi olduğu uluslararası kuruluşlarda işbirliğinin önemi vurgulandı.