Türkiye'nin geleceği Rusya'yla: Ukrayna'da hakem değil tarafız

Rus devletine bağlı Russia Today (RT), Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'le Türkiye'nin dış politikası, Avrasya'daki yeri ve Rusya ile ilişkiler üzerine geniş bir röportaj yaptı. Perinçek, Türkiye'nin yerinin yükselen Asya uygarlığında olacağına, Türkiye ve Rusya'nın kaderlerinin ortaklığına dikkat çekti.
Türkiye'nin dış politikasını nasıl değiştirmek istediği yönündeki soru üzerine Perinçek şöyle konuştu: “Dünyada bugün yeni bir uygarlık yükseliyor, Asya'dan... Ve bu uygarlığın önderleri de Türkler, Ruslar, Çinliler, İranlılar, Hindistanlılar... Bizim siyasetlerimiz Türkiye'nin bağımsızlığını, bütünlüğünü savunmak, Türkiye'nin zenginleşmesi, refahı için Asya'da konumlanmak. Yükselen Asya Uygarlığının öncü ülkeleri bizim dostlarımız, kardeşlerimiz.

'KIRIM NATO'NUN DEĞİL
RUSYA'NIN KONTROLÜNDE OLSUN'

Muhabir Esra Karahindiba'nın “Kırım, Donbass, Herson ve Zaporijya Rusya'nın topraklarıdır dediniz. NATO ülkeleri arasında bir ülkeden bir politikacıdan böyle bir söylem duymak, çok nadir karşılaştığımız bir şey. Neye dayandırıyorsunuz?” sorusu üzerine Perinçek “Bu Türk milletinin sesi.” dedi.
Rusya dostluğunun Türkiye'nin bağımsız olma iradesinin sesi olduğunu vurgulayan Perinçek şöyle sürdürdü: “Bugün Türkler ve Ruslar, Türkiye ve Rusya ortak geleceğe sahip. Aynı tehditlerle karşı karşıyayız. NATO'nun doğuya doğru genişlemesi Rusya için olduğu kadar Türkiye için de bir tehlike. Dolayısıyla Kırım, NATO kontrolünde değil, Rusya'nın kontrolünde olsun. Zaten şu anda Kırım Rusya toprağıdır. Aynı şekilde Donbass, yani Zaporijya, Herson, Lugansk... Bütün bu topraklar Rusya toprakları oldular ve bu Türkiye için de çok iyi, olumlu bir gelişme. Dolayısıyla Amerikan emperyalizmine darbe indiren, onu zayıflatan ve Asya yükselişine katkıda bulunan her gelişmeyi selamlıyoruz. Bu tutumumuz Türkiye'nin bağımsızlığı, özgürlüğü içindir

'TÜRK MİLLETİ NATO ZİNCİRSNİ KIRDI'

“Türk milleti de zaten Rus dostu. Onu söyleyeyim. Yani NATO ülkesi diyorsunuz. O Türkiye'yi yönetenler açısından geçerli ama Türk milleti NATO zinciri içinde değil. NATO'ya esir değil. NATO'ya esir olan Türkiye'yi yönetenler. Türk milleti NATO zincirlerini kırdı. Anketlere baktığınız zaman Türkiye'de ABD ve NATO'ya karşıtlık yüzde 90 oranında. Rusya'yı ve Çin'i de dost olarak görüyor. Türk milleti zincirleri kırdu. Şimdi sıra Türk hükümetinin kırmasında."

'NATO BÖLÜNMEYİ VE
YOKSULLAŞMAYI DAYATIYOR'

Perinçek'in “Türkiye NATO'dan ayrılacak” sözlerine üzerine “Türkiye dünyanın en güçlü askeri birliğinden neden ayrılsın?” sorusu geldi. Perinçek 'en güçlü birlik' iddiasının bir efsne olduğunu belirtti. ABD'nin her yerde yenildiğini söyleyen Perinçek “Türkiye açısından şu önemli; NATO bize bölünmeyi dayatıyor. Yoksullaşmayı dayatıyor. Borçlanma ekonomisini dayatıyor. Dolayısıyla NATO bizim için ekonomik açıdan da güvenlik açısından da bir çözüm, bir kurtuluş değil, bir esaret. Zaten NATO da dağılıyor ve Türkiye'nin NATO'dan ayrılması, NATO'nun dağılması sürecine de çok büyük bir hız verecek.” diye konuştu.

Türkiye'nin AB üyeliği sorulan Perinçek “Türkiye o zenginler kulübünde değil ve sonuç itibariyle Avrupa Birliği'nde Türkiye'nin yeri yok. Türkiye bize benzemiyor diyorlardı ve doğru. Onun için Türkiye'yi Avrupa kapısına bağladılar. Niye? Amerika'nın ve Avrupa'nın kontrolünden çıkmasın... Avrupa Birliği de çözüm değil, esaret.” dedi.

'RUSYA'NIN YENİLMESİ
TÜRKİYE'NİN YENİLMESİ'

Perinçek Türkiye'nin yerinin Şanghay İşbirliği Örgütü, BRICS gibi örgütler olduğunu söyledi.
Türkiye'nin Rusya ve Ukrayna arasındaki köprü rolü hatırlatılan Perinçek şu ifadeleri kullandı: “Türkiye, Rusya'yla Amerika arasında Ukrayna'da arabuluculuk yaparak, ortada dans ederek, kendi menfaatlerini savunamaz. Türkiye'nin menfaatleri ve geleceği Rusya'yla beraber. NATO'nun doğuya doğru genişlemesinde bir hakem değiliz. Tarafız. Hakem rollerini kabul etmiyoruz. O bugünkü Türkiye hükümetinin, Tayyip Erdoğan yönetiminin hataları. Vatan Partisi olarak biz NATO'nun doğuya doğru genişlemesine karşıyız. Dolayısıyla Ukrayna'daki savaşta Rusya'yla beraberiz. Orada Rusya'nın yenilmesi, Türkiye'nin yenilmesi olur. Türkiye'ye yönelik tehditlerin ağırlaşması olur. Ortayolcu, Amerika'yla Rusya arasında dans eden politikaları mahkum ediyoruz, yanlış buluyoruz. Bunların Türkiye'nin geleceğinde olmayacağını da göreceğiz. Türkiye büyük bir karara doğru gidiyor. Türkiye kendi çıkarına olan mevzilere girecek. Yani Asya mevzilerindeki gerçek kimliğini bulacak ve Asya uygarlığının başarılarına da çok büyük katkı sağlayacak.”

'ABD'YE ÖLDÜRÜCÜ DARBE
SURİYE'NİN KUZEYİNDE GELECEK'

Bölgedeki, ülkelerin ilişkilerinin gelişmesi konusunda görüşü sorulan Perinçek şöyle konuştu: “Suudi Arabistan'ın Suriye ve İran'la problemlerini çözmeleri, el ele vermeleri ve Çin'le yakınlaşmaları, çok tarihi bir olay. Amerika'nın kaybettiğini gösteren bir olay. Yani eskiden neydi? Suudi Arabistan Amerika'nın en yakın müttefiki olarak biliniyordu. Artık Batı Asya'da Amerika'nın ayak basacağı bir toprak kalmadığını görüyoruz. Özellikle Suriye'nin kuzeyinde Türkiye, Suriye, Rusya ve İran'ın işbirliği yaparak oradaki bölücü ve fanatik dinci terör örgütlerini temizlemelerini tarihi önemde görüyoruz. Bu güçler terör örgütlerine karşı ortak eylem yapabilirse o çok önemli süreçleri ateşleyecek. Ukrayna cephesinde de güçleneceğiz. Tayvan Boğazı'nda da Çin durumunu güçlendirmiş olacak. Dolayısıyla Amerikan emperyalizmine en öldürücü darbe bugün Suriye'nin kuzeyinde verilebilir ve oradaki beraberliği, dünyadaki gelişmelerin bir anahtarı olarak görüyoruz.”

'YAPTIRIMLARI TANIMIYORUZ
FIRSATA ÇEVİRELİM'

Perinçek Rusya'ya yaptırımlara ilişkin de şöyle konuştu: “Rusya’ya yaptırımlar Türkiye’ye yaptırımdır. Neden? Çünkü Rusya bizim en büyük ticaret ortağımız. Rusya ile ilişkilerimiz Türkiye ekonomisi için hayati önemde. Rusya bizim enerji güvenliğimizi sağlayan ülke. İki ülke arasındaki ticaret hacmi de çok büyük ölçülerde. Ama biz bu yaptırımları bir fırsata dönüştürebiliriz. Hatta buna altın fırsat diyoruz biz. Vatan Partisi olarak Rusya'ya yaptırımları tanımıyoruz. Hatta Moskova'dan Sayın Ekonomi Bakanı geldi, 130 kişilik bir heyet geldi. Onlarla İstanbul'da çok da büyük bir toplantı yaptık. Orada altın fırsatlardan söz ettik. Biz bu yaptırımları tanımayarak Türkiye ile Rusya arasındaki ekonomik ilişkileri geliştirebiliriz. Türkiye'yi bir finans merkezi, İstanbul'u bir finans merkezi haline getirebiliriz. Rusya'nın dünyayla trafiğinde Türkiye'yi çok önemli bir merkez haline dönüştürebiliriz.”