Büyük kurultaya son 6 gün: Türkiye'nin mücadelesi sanatla anlatılacak

Vatan Partisi’nin 26 Kasım’da düzenleyeceği 11. Amiral Soner Polat Genel Kurultayı’nda sıra dışı bir müzikal gösterisi de olacak. Bale eğitimcisi Günnur Bayburt’un hazırladığı gösteri, Silivri duvarlarının yıkılmasıyla Türkiye’nin kaderinin nasıl değiştiğini ve vermekte olduğu mücadeleyi sahneye taşıyacak. Bayburt ile hazırlık sürecini ve seyirciyi bekleyen sanat gösterisini konuştuk.

• 26 Kasım’da Ankara Arena’da kurultayı izleyen halkı nasıl bir gösteri bekliyor?

İçinde tabi ki dans olan, mimik ağırlıklı, teatral bir gösteri hazırladık. Fazla konuşma yok gösteride ama bazı sloganlar koyduk bu teatral gösterinin içine. Çünkü Arena gibi çok büyük bir yerde zaten bir konuşma ve teatral bir gösteri, halkın çok ilgisini çekmeyebilir. Görsel bir şov olması lazımdı. Bizimkisi de tamamen öyle. Yaklaşık bir saati bulan bir gösteri. Elimizden geleni yaptık, provalarımız ve hazırlıklarımız son güne kadar devam ediyor. Umarım halkımız beğenir.

Yedi bölümden oluşan gösteri, Silivri duvarlarının yıkılmasından bu yana yaşanan vatan mücadelesini konu alıyor. İlk bölüm, madenciler ve köylülerin durumuyla başlıyor ve “böyle gitmez” sloganıyla son buluyor. İkinci bölümde ise “Ergenekon” sürecinde Silivri önlerindeki mücadele canlandırılıyor. Üçüncü bölüm, Türk gencinin uyuşturucu, PKK, LGBT ve işsizlik unsurlarıyla çevrelenmesini ve bunlarla mücadelesini konu alıyor. Ardından Diyarbakır anneleri ve Türk askerinin PKK ile mücadelesi başlıyor. Görsel olarak en etkili olacağını düşündüğüm bölüm ise beşinci bölüm, yani denizlerdeki savaşı anlatan Türkiye’nin “Mavi Vatan” mücadelesi. Son bölüm ise daha önce “Çingeneler” temasıyla sahnelediğimiz Bolero eserinden uyarlama olacak. O da gösterinin sürprizi olarak saklı kalsın.

‘BİZİM İÇİN BİR İLK’

• Hazırlık sürecinden ve ekipten bahseder misiniz?

Birçok sahnede daha ziyade Öncü Gençlik ve Türkiye Gençlik Birliği’nin kadrolarından yararlandık. Profesyonel dansçılar da yer aldı. Kendi öğrencilerimden de sahneye çıkacak olan balerinler ve baletler var. Haftada üç gün prova yaptığımız oldu. Hep birlikte bu gösteriyi hazırlamaya çalıştık. Aslında nasıl bir gösteri olduğunu, seyredildikten sonra konuşalım derim. Gösterinin içeriğinin sürpriz olarak kalması daha iyi olabilir. Çünkü bir tiyatro salonu yerine ilk defa bir spor salonunda on beş bine yakın seyircinin karşısına çıkacağız. Açıkçası sonucu tam olarak ben de bilemiyorum şu anda. Muvaffak olup olmadığımızı o gün alkışlardan, seyircinin tepkisinden anlayacağız. En iyi olması için çalıştık, bize güvendiler sağ olsunlar, umarım biz de o güveni boşa çıkarmamışızdır. Çok kısa zamanda bir gösteri hazırladık. Kısa bir zaman olunca stresli bir süreç oluyor. Çıkarabileceğimi pek sanmıyordum. Ama ek provalar koyarak yetiştirdik.

‘SANAT BÜROSUYLA TASARLADIK’

• Daha önce bir siyasi parti için gösteri hazırlamış mıydınız?

Geçen seferki Vatan Partisi kurultayında da bir hazırlık yapmıştım ama o zaman İnci Özdil hanım akışı hazırlıyordu, ben dansları hazırlamıştım. Bu sefer tamamen akışı da ben yüklenmiş oldum. Vatan Partisi Sanat Bürosu kuruluyla bir araya geldik, kafa kafaya verdik. Önce bir senaryo oluşturduk, sonra o senaryoya uygun dansları çalışmaya başladık. En sonda da kostümleri hazırladık. Başta Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek olmak üzere emeği geçen herkese şimdiden teşekkür ediyorum, hiçbir şeyi esirgemediler, ne istediysek yerine getirdiler.

• Arena, on binleri ağırlayacak olan çok büyük bir alan. Teknik olarak ne gibi zorluklar sizi bekliyor?

Son provamızı Cuma günü orada Arena’da yapacağız. Bu, ışığıyla ve dekoruyla tam bir prova olmak zorunda. Bizim öndeki dansımızla eş zamanlı olarak arka planda bazı slayt ve film gösterimleri olacak. O görselleri başka bir ekip hazırladı. O gün provada hepsini göreceğiz inşallah ve umarım her şey güzel gider.

SANATA DEĞER VEREN TEK PARTİ

• Sizin ve gösteri için emek veren sanatçı ekibinin motivasyon kaynağı nedir?

Daha önce böyle bir gösteriyle, böyle kalabalık bir seyirci karşısına çıkmadık. Bir kere bu beni heyecanlandırıyor. Her şeyden önce seyirciye bir şey vermek önemlidir. Her zaman “sanat toplum içindir” demişimdir. Eğer ben orada vermek istediğim olayları seyirciye aktarabilirsem çok mutlu olacağım. En büyük arzum budur. Seyircinin oradan bir şeyler algılaması, öğrenmesi hedefimizdir.

Tabi ki ben vatan aşkını her şeyin üstünde tutan bir insanım. Vatanıma hizmet etmek istiyorum her şeyden önce. Dolayısıyla gençliğe bir sanatçı olarak iyi örnek olmak zorundayız. Onlara doğruyu göstermek zorundayız. Kurultayı izlemeye Vatan Partisi dışından veya başka partilerden birçok insan geliyor. Gösterimizin etkili olması bu açıdan da çok değerli. Ayrıca partimiz sanata değer verdiğini gösteriyor bütün dünyaya. Bu da çok güzel bir şey. Ben profesyonelim ve her yerde oynayabilirim. Keşke diğer partiler de sanata değer verseydi, çağırsaydı, onlarda da oynayabilseydim. Ama hayır, Vatan Partisi’nden başka hiçbir parti sanata bu kadar değer vermiyor. Sanatçı her yerde vazifesini yapar, sanatını icra eder. Yeter ki herkes vatana, seyirciye faydalı, vatandaşlarımıza örnek olabilecek gösterilere yer versin.

Vatan Partisi bütçesi belki de en kısıtlı parti olmasına rağmen kaynak ayırıyor, canla başla çalışıyor. Takdir ediyorum ve kutluyorum.