Ukrayna ve siber savunma

İnternetin yasal düzenlemesi sorunu çözülmemiş durumda. Şimdiye kadar ülkeler iki kampa ayrıldı: Bir taraf bağımsız bir interneti savunuyor. Diğeri ise bilişim sektöründe önemli oyuncular olarak kendi şirketlerini kabul ettirdiği çok oyunculu bir politikayı dayatmaya çalışıyor

Belarus Devlet Başkanı Alexander Lukaşenko, Japon TV kanalı TBS ile yaptığı son röportajda, siber silahların nükleer silahlardan daha tehlikeli olduğunu söyledi. Bu tür silahların tespit edilmesinin zor olduğunu söyledi ve “İnsanlarımız siber suçlardan ve siber silahların yaratabileceği tehlikenin henüz farkında değil.” dedi. Söyledikleri mantıklı. Sibernetiği geri bildirim ve insan-makine etkileşimi bilimi olarak düşünürsek, o zaman nükleer silahlar da siber varlıkların bir parçası olarak düşünülebilir. Ancak biz ‘siber’i yalnızca internet ve teknolojik araçlara bağlı mevcut kontrol ve iletişim uygulamaları olarak anlamaya alışkınız. Nükleer silahlar on yıllardır caydırıcılık stratejisine hizmet etti ve 1945'te ABD tarafından Japon şehirlerinin sivil nüfusuna karşı yalnızca iki kez kullanıldı. Siber silahlar, kötü amaçlı yazılım biçiminde ortaya çıktıkları andan itibaren gizli bir savaş aracı olarak kullanılmıştır ve genel olarak maddi, finansal zararlara neden olur.

‘SİBER’İN GENİŞ KAPSAMI

Genel olarak siber, geniş bir kavram, olgu ve faaliyet alanıdır. Sosyal medyadan savaş alanında komuta ve kontrol sağlamaya kadar her şeyde siber kullanılır. Savaşın sıcak anlarında kaçınılmaz olarak internet üzerinden manipülasyon yöntemleri uygulanıyor. Ancak doğrudan savaşın yokluğunda bile görünmez çatışmalar, saldırılar durmuyor. Devlet altyapısına yapılan hacker saldırıları, verileri çalmak ve dağıtmak amacıyla bilgisayar sistemlerine yapılan saldırılar, bilgi ve psikolojik operasyonların bir parçası olan çeşitli bilgilerin yayılması-siber savaşın tüm bu unsurları sürekli devam eden bir süreçtir.

İNTERNETİN HİBRİT KULLANIMI

Ukrayna krizi de istisna değildi. Elon Musk'ın Star Link sistemleri, Ukrayna'da keşif amacıyla ve saldırıları yönlendirmek için kullanılıyor. Çeşitli çevrimiçi platformlar, şiddet içeren çağrıları yayıyor ve bu amaçla para toplanmasına izin veriyor. İnternetin hibrit olarak kullanıldığı durumlar vardır. 14 Mart'ta Ukrayna birlikleri Donetsk'e bir Tochka-U balistik füzesi ateşledi. 20 kişi öldü ve 30 kişi yaralandı. Hepsi, çocuklar da dahil olmak üzere, sivil insanlardı. Saldırıdan bir gün önce, sosyal ağlarda Donetsk sakinlerine “Donbass Anneleri Komitesi” adına öğlen 12'de merkez meydanda bir miting için toplanma çağrısı yapıldı. Tam bu sıradaysa şehir merkezinde bu olay meydana geldi. “Donbass Anneleri Komitesi”, Ukrayna güvenlik servisi tarafından provokasyon yapmak amacıyla oluşturulmuş düzmece bir yapıydı.

ABD’NİN SİBER SALDIRI HAZIRLIĞI

Farklı ülkelerden hacker ekipleri de coğrafi olarak bölünmüş durumda. Bazıları Rus hükümetinin sitelerine saldırırken, diğerleri aynısını Ukrayna'ya karşı yapıyor. Bu tür saldırılardan çoğu zaman devlet değil toplum mustariptir. 22 Mart'ta Rusya'nın en büyük tarım holdingi olan Miratorg'un bir şifre kırıcı yazılım tarafından saldırıya uğradığı öğrenildi. Sorunla ilgilenen uzmanlara göre, veri kurtarma işlemi, virüsün niteliği ve etkilenen dosyaların şifrelerini bulmanın çok karmaşık olması nedeniyle oldukça zor ve girift. Bu arada ABD, bu çatışmayı siber güvenlik alanı da dahil olmak üzere kendi amaçları için kullanıyor. 21 Mart'ta Beyaz Saray, Rusya'nın ABD'ye siber saldırılar düzenleyebileceğini, bu nedenle “yurtta siber güvenliği güçlendirmek ve ulusal direnci artırmak için çalışmaların hızlandırılması” gerektiğini belirten bir bildiri yayınladı. Biden'a göre, “Rusya, müttefiklerimiz ve ortaklarımızla birlikte uyguladığımız benzeri görülmemiş ekonomik yaptırımlara yanıt olması da dahil olmak üzere ABD'ye karşı kötü niyetli siber faaliyetlerde bulunabilir. Bu, Rus stratejisinin bir unsurudur. Bugün, yönetimim, Rus hükümetinin siber saldırılar için olası seçenekleri araştırdığına dair gelen istihbarata dayanarak bu uyarıları yineliyor.”

RUSYA’NIN META KARARI

Çatışma siyasi durumu daha da kötüleştirdiği için, tarafları daha önce kabul ettikleri birçok hükmü yeniden gözden geçirmek zorunda bırakıyor. 21 Mart Pazartesi günü Moskova Tverskoy Mahkemesi, Meta Yazılım Şirketi’nin uygulamaları olan Facebook ve Instagram'ın faaliyetlerini aşırılık yanlısı olarak kabul etti. Faaliyetleri artık Rusya'da tamamen yasaklandı. Bundan sonra Meta'nın Rusya'da şube açması ve ticari faaliyetlerde bulunması yasaktır. Çünkü bu platform, Rusya’ya, vatandaşlarına ve silahlı kuvvetlerine karşı faaliyetlerin odağı haline gelmiştir.

Yakın tarihte Facebook'ta Rusları öldürme çağrıları içeren çok miktarda içerik paylaşılmıştı. Her iki sosyal ağ da bu sebeple Mart ayı başlarında Rusya'da engellendi. Instagram, Rus birliklerinin Ukrayna'da düzenlediği özel operasyonla ilgili sahte bilgilerin ve illegal mitinglere yapılan çağrıların kaldırılması için gelen 4500'den fazla talebi görmezden geldi.

Şimdi mahkeme bu konuya bir son verdi. Meta'nın mahkemedeki temsilcisi, Rus kullanıcılarının iletişim platformları olarak Facebook ve Instagram'a güvenmelerini haklı göstermeye çalıştı. Yetkililerin iddialarına neden olan bilgilerin, toplam akışın önemsiz bir parçası olduğunu ve şirketin zaten ihlaller için para cezası ödediğini vurguladı. Engelleme, çok sayıda “tutarlı bilgiye” erişimin kaybedilmesine de yol açacaktır. Ancak vatandaşlar ve kuruluşlar, Facebook ve Instagram'ı kullandıkları için aşırıcılıktan sorumlu tutulmayacakları göz önüne alındığında, bu sitelere erişim pratikte yine sağlanır. Tek yapılması gereken, engellemeyi atlamak için VPN sunucularının kullanılmasıdır. Elbette Facebook ve Instagram'da hesabı olan vatandaşların büyük çoğunluğunun bu (aşırılıkçı) kategoriye yerleştirilmeleri pek mümkün değil.

SIRADA GOOGLE VE APPLE VAR

Önemli olan Meta'nın Rus vatandaşları üzerinden para kazanma fırsatını kaybetmesidir. Hem sosyal ağlarda reklam vermek hem de Meta hisselerinde ticaret yapmak aşırılık yanlısı faaliyetleri finanse etmek olarak nitelendirilebilir ki bunun cezai müeyyidesi vardır. Ayrıca yapılan düzenlemeyle, internet sitelerinde, mağaza ve kafe kapılarında, arabalarda, sosyal ağlarda, posterlerde ve kartvizitlerde halka açık herhangi bir alanda bu sosyal ağlara ait bir sembol gösterimi, 15 güne kadar idari tutukluluk cezasıyla suçlanmaya dayanak oluşturacaktır.

Bununla birlikte, Rusya'da hala güvenlik tehdidi oluşturan ve aşırılık yanlısı içerik dağıtan (veya Rusça içeriği kaldıran) başka kuruluşlar da var. Google’ın sahibi olan Alphabet, dünya çapında Rus devlet medyasına erişimi engellediğini ve Rusya'nın Ukrayna'daki kendi yayın politikalarını ihlal eden eylemleriyle ilgili içerikleri kaldırdığını duyurdu. Google, YouTube'dan 1.000 kanalı ve 15.000'den fazla videoyu kaldırdı. Diğer yandan Apple, yerel makamlarla işbirliği yapmaktan kaçınarak, Ukrayna ile ilgili suç içeren paylaşım trafiği ve olay raporlarının da takip edilmesini engelledi. Meta ile benzer bir şekilde Apple, Rusya dışındaki tüm App Store bölgelerinde RT News ve Sputnik gibi devlete ait medya uygulamalarına erişimi de engelledi. Apple, ürün satışlarını da askıya aldı ve ürünlerinin Rusya’ya ihracatını durdurdu.

HEDEF: BİLGİ EGEMENLİĞİNİN YENİDEN TESİSİ

YouTube'un Rusya'da engellenecek bir sonraki platform olma olasılığı yüksek. Ayrıca birçok uzman, Rusya hakkında sahte haberler yayan diğer daha küçük uygulamaların ve sosyal ağların yanı sıra çeşitli Batı medyasının da gözetim altında tutulmasının gerekli olduğuna inanıyor. Bunların tümü Rusya'da engellenmeli ve/veya yasaklanmalıdır.

Elbette bu yasaklar, Rusya'nın bilgi egemenliğini yeniden tesis etmesi için önemli ve uzun zamandır ertelenen bir önlem olarak görülmelidir. VKontakte ve Telegram sosyal ağlarının ortaya koyduğu deneyim, Rusya'nın Batılılardan hiçbir şekilde daha aşağı olmayan kendi gelişmelerine sahip olabileceğini gösteriyor.

ABD menşeili sosyal medyanın yasaklandığı tek ülke Rusya değil. Facebook ve Twitter, 2009'dan beri Çin'de yasak. Çin'de Batı sosyal ağlarına bir alternatif, çok işlevli WeChat platformudur. İran'da da benzer bir durum var. 2016'dan beri Twitter, Kuzey Kore'de yasak. Türkmenistan'da da sosyal ağ yok. Muhtemelen diğer ülkeler de yakında bu yolu takip edecek ve Amerikan sosyal ağlarının uyguladığı yıkıcı etkiyi sınırlayacaktır. Ancak internetin yasal düzenlemesi sorunu çözülmemiş durumdadır. Bununla ilgili tartışmalar yıllardır devam ediyor ve şimdiye kadar ülkeler iki kampa ayrıldı: Bir taraf bağımsız bir interneti savunuyor. Diğeri ise bilişim sektöründe önemli oyuncular olarak kendi şirketlerini kabul ettirdiği çok oyunculu bir politikayı dayatmaya çalışıyor.

Not: Bu makale Leonid Savin tarafından Aydınlık gazetesi için kaleme alınmıştır. Kubilay Çelik tarafından Rusçadan Türkçeye çevrilmiştir.

Sonraki Haber