Ukrayna-Yunanistan-Fas Hattına Karşı Rusya-Türkiye-Cezayir İttifakı (1): Cezayir-Türkiye-Rusya ortak askeri tatbikatları

Aydınlık, geçen yıl, “Organize suç örgütü lideri Sedat Peker Balkanlardan Fas’a, Fas’tan Dubai’ye kaçtı. Peker’in kaçış organizasyonunda MOSSAD başrolde” diye yazdığında eminiz akıllara “Neden Fas?”, “Neden Balkanlar’dan Dubai’ye direk uçmadı?” soruları gelmiştir.

Sedat Peker’in uçuş hattı, aynı zamanda Atlantik hattı.

Karadeniz’de Ukrayna’nın, Doğu Akdeniz’de Yunanistan’ın oynadığı rolü Akdeniz’in Batı yakasında Fas Krallığı oynuyor.

1960’ların Pan-Afrikancı devleti Fas, şimdi “Afrika’nın jandarmalığına” soyunuyor.

Hem Arap hem de Afrika Birliği içinde ABD-İsrail-Fransa ekseninde hareket eden Fas’a karşı, Cezayir, Rusya’yla birlikte Fas sınırındaki Beşar şehrinde bu yıl kasım ayında çok amaçlı “Çöl Kalkanı-2022” askeri tatbikatını düzenliyor.

Tatbikat, ABD’nin Fas’la birlikte düzenlediği “Afrika Aslanı” askeri tatbikatlarına Asya’nın yanıtı.

2021'de, her iki ülkeden yaklaşık 200 askerin yer aldığı Kuzey Osetya'daki Tarskoye eğitim sahasında gerçekleştirilen Rusya-Cezayir ortak tatbikatının devamı niteliğinde.

Öte yandan, Cezayirli ve Türk komandolar Ankara Gölbaşı’nda ortak eğitim gerçekleştirdiler.

AFRİKA VE ARAP BİRLEŞİK DEVLETLERİ

1960’ların ortasında ABD ve Fransa’nın darbeleriyle baltalanan “Afrika Birleşik Devletleri” girişiminin, Fransa’yı kovan Afrika’da yeniden hızla gündeme geldiğini ve cisimleştiğini yazmıştık.

Fikrin mimarları, devletlerinin kurucu cumhurbaşkanları Kwame Nkrumah, Gana’da 1966 yılında CIA; Modibo Keyta’ysa Mali’de 1968’de Fransa darbeleriyle devrildikten altmış yıl sonra yeniden ülkelerinin ve Afrika’nın gündeminde.

Adları unutturulan Nkrumahcılık, Keytacılık şimdi herkesin umudu.

Afrika’daki gelişmenin benzerini Arap coğrafyasında da görüyoruz.

“Arap Birleşik Devletleri”nin yeniden gündeme geldiğine; Mısır, Suriye ve Yemen’in de dahil olarak 1958’lerde başlayan birlik serüveninin bitmediğine tanık oluyoruz.

Tabii ki, Arap ve Afrika Birliği’nin önünü açan “Avrasya Birleşik Devletleri”, ŞİÖ dönemindeyiz.

‘ARAP BAHARI’ KAMASININ CENAZESİ

Mısır Devlet Başkanı Sisi’nin, Katar Emiri El Tani’yle buluşması, Arap Birliği’ne kama olarak sokulan “Arap Baharı”nın resmi cenaze töreniydi.

Arap coğrafyası buluşmayı, “Amerikancı yıkıcı sözde baharın sonu” başlığıyla işledi.

Daha düne kadar aralarında diplomatik ilişkileri askıya almış, birbirlerinin “muhalefeti”ne evsahipliği yıkıcılığı yapan devletler arasındaki barışma hızı dikkat çekici.

Üstelik çoğu son bir yılda yaşandı.

Katar’ı tecrit girişimi fiyaskoyla sonuçlandı.

İran yalnızlaşmadı, Suudi Arabistan’la bile barışıyor.

Türkiye, Mısır’la yeniden ilişki kurdu.

Türkiye’nin Suriye’ye sözde “Suriye muhalefeti”ni yıl sonuna kadar ülkemizden çıkarma sözü verdiği ifşa edildi.

Suudi Arabistan, CIA’nın “Kaşıkçı tertibi”ne karşı, Çin’le birlikte dolar saltanatına tavır alarak, ABD’ye ağır darbeler vuruyor.

Suriye komşularıyla hızla ilişkilerini yineliyor.

Cezayir ve Tunus devrimleriyle yeni-Bumedyenci ve Burgibacı iktidarlar kuruldu.

İSRAİL’İN ‘NORMALLEŞTİRİLMESİ’ VE BATI SAHRA

Kral 5. Muhammed zamanında Bağlantısızlar Hareketi, Bandung rüzgarı içinde yer alan Fas, bugün, ne yazık ki, İsrail’in hem Arab hem de Afrika coğrafyasında “normalleştirilmesi”ni savunan tavrı ve Afrika Birliği’nce kınanan Batı Sahra’daki işgal politikasıyla her iki cephede birlik karşıtı tavır içinde.

FAS’IN SURİYE SABOTAJI

Cezayir, 1-2 Kasım 2022 günleri ev sahipliğini yapacağı Arab Birliği Zirvesi’ni, Arab devletleri arasındaki ayrılıkların ortadan kaldırıldığı büyük bir birlik toplantısı olması için en üst düzeyde faaliyet yürütüyor.

Cezayir Başbakanı ve bakanları, Arap devlet başkanlarına davetleri elden götürüyorlar.

Cezayir’in 1 Kasım Zirvesi’nde iki amacı vardı.

1) İsrail’in “normalleştirilmesine” karşı Arapların Filistin’le dayanışma birliğini sağlamak,

2) Suriye’nin Arap Birliği’ne geri dönüşü.

Ne var ki; Fas, Bahreyn, Birleşik Arab Emirlikleri (BAE) ile “bir ölçüde” Mısır, Katar ve Ürdün’ün Suriye’nin katılımı üzerinden Zirve’yi değersizleştirme girişimi başladı.

Fas, “Zirve başka bir devlette toplansın” önerisini getirebilecek kadar sabotajın düzeyini yükseltti.

Filistin Davası’nın daha yakıcı olduğunu değerlendiren Cezayir ve Suriye devletleri; bu durumun, ABD-İsrail dayatmasına karşı Arap Birliği’ni zayıflatabileceğini saptayarak “Öncelik, Filistin” dediler ve Fas’ın sabotajını boşa çıkardılar.

Suriye Dışişleri Bakanı Faysal El Mikdat, Cezayir Dışişleri Bakanı’nı arayarak, Zirve’ye katılmaktan vazgeçtiğini bildirdi.

Cezayir-Suriye hamlesinin ardından, başta Mısır olmak üzere Arap devletleri Zirve’ye katılacaklarını teyid ettiler.

İSRAİL’İ AFRİKA BİRLİĞİ’NE SOKMA GİRİŞİMİ

Fas, Arap coğrafyasındaki ABD-İsrail eksenli girişimini Afrika Birliği’ne de taşımak istedi.

Üye devletler, 22 Temmuz 2021 günü, Afrika Birliği Komisyonu Başkanı Musa Faki’nin İsrail’in Afrika Birliği’ne “gözlemci üyeliği” oldubittisiyle karşılaştılar.

Başta Cezayir, Güney Afrika ve Nijerya olmak üzere pek çok devletin itirazı Ekim ayında Fas ve Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nin engellemesine takıldı.

6 Şubat 2022 günlü toplantıdaysa İsrail’in gözlemciliği rafa kaldırıldı.

CEZAYİR-AMERİKA SAVAŞI

Fransa Afrika’dan kovulurken; Fas, ABD’ye Kuzey Afrika’da evsahipliği yapıyor.

Afrika Birliği ve Birleşmiş Milletler (BM) kararlarına rağmen Batı Sahra’da işgali sürdüren Fas, ABD’ye askeri üslerini açıyor.

Fas, ABD’nin bir yandan askeri üs kurma girişimlerine izin verirken, öte yandan, ABD’nin 8-18 Haziran 2021 tarihleri arasında “Afrika Aslanı” adlı askeri tatbikatını, üstelik Cezayir sınırına elli kilometre mesafedeki işgal altındaki Sahra topraklarında düzenleyerek Cezayir’e ve Cezayir üzerinden Afrika’ya gözdağı vermesine olanak sunuyor.

ABD’nin Türkiye karşıtı “Bin Yılın Meydan Okuması” (Millenium Challenge) tatbikatını hatırlatan çok yönlü askeri tatbikatta, Cezayir’i işgal planına ev sahipliği yapıyor.

Kardeş ve komşu Cezayir’le savaş kurgusu “adı belirtilmeden” tatbik edilse de S-400’ler göndermesiyle bu ülkenin Cezayir olduğu herkes tarafından anlaşılmıştı.

Cezayir, Rus yapımı S-300’lere onyıllardır sahip olmasının ötesinde, envanterine S-400’ü dahil eden Rusya ve Çin’den sonraki üçüncü, Afrika’daysa tek devletti.

ASKERİ DÜZLEMDE İSRAİL’İ NORMALLEŞTİRME

ABD’ye askeri alanda evsahipliği yapan Fas’ın İsrail dayatması sadece Arap veya Afrika Birliği’nde “siyaset” düzlemiyle sınırlı kalmadı.

Fas, İsrail’i askeri düzlemde de “normalleştirmeye” çalışıyor.

Bu yıl haziran ayında Fas’ta düzenlenen ABD’nin “Afrika Aslanı 2022” askeri tatbikatına İsrail “gözlemci” sıfatıyla katıldı.

Aynı tatbikatın Tunus ayağındaysa Fas’ın İsrail girişimine izin verilmedi.

Associated Press’in “İsrail, Tunus’ta tatbikata katılacak” haberini, Tunus Savunma Bakanlığı yazılı blr açıklamayla yalanladı.

TERÖRE UYUŞTURUCU FİNANSMANI

ABD’nin Afrika Komutanlığı (Africom) nezdinde Fas;

“Kuzey Afrika ve Sahel bölgesinde istikrar ortağı”.

“Bölge güvenliğinin anahtar oyuncusu”.

ABD ve İsrail’in “gözdesi” Fas, Sahel bölgesinde uyuşturucu ticareti yoluyla terörizme finansman sağlıyor.

Sahel uyuşturucu hattı; Fas’ta başlayıp, Cezayir’in güneyindeki Sahel devletleri Mali ve Nijer’deki terör koridorundan geçerek, Libya üzerinden Avrupa’ya uzanıyor.

Fas’ın desteklediği Fransız Sahel terör koridoru; uyuşturucu trafiğinin yanısıra, insan kaçakçılığının, fidyeciliğin, başta hayvan ticareti olmak üzere kaçak sınır ticaretinin yaşandığı alanlar.

CEZAYİR GENELKURMAY BAŞKANI RUSYA’DA

Cezayir Genelkurmay Başkanı, 2021 yılında ABD’nin Fas tatbikatı üzerine tepkisini Rusya’ya giderek ve oradan ABD’ye sert mesajlar yollayarak gösterdi.

“Tehdit nereden gelirse gelsin” Cezayir Devleti’nin vatanını savunacağını Rus mevkidaşıyla birlikte kamuoyuna duyurdu.

2021 Kuzey Osetya tatbikatı, Cezayir-Rusya askeri işbirliğini güçlendirme ve askeri tatbikatları yoğunlaştırma kararının ifadesiydi.

Kasım ayında düzenlenecek Cezayir-Rusya “Çöl Kalkanı - 2022” askeri tatbikatının duyurusu bile şimdiden ABD’de korku saldı.

Afrika, ABD-İsrail-Fransa eksenine karşı Türkiye-Rusya-Çin’le dayanışma yığınağını güçlendiriyor.

Doğu ve Batı Akdeniz’de Asya-Afrika tatbikatları ufukta gözüküyor.