Üretici de sanayici de tekellerin elinde
Aydınlık’ın sorularını yanıtlayan Altınordu Ziraat Odası Başkanı Atakan Akça 'Hükümet, milli bir politika geliştirmeli ve bu politikanın sonucunda da fındığın fiyatı belli olmalı. Devlet müdahale edecek' dedi
Fındık fiyatı, 26.5 ve 27 TL olarak geçen günlerde açıklandı. Ancak TMO’nun uyguladığı kota, fındık alım yerlerinin az olması, en son üreticiye ekim sonuna randevu verilmesi ve ödemelerin 21 gün sonra yapılacağının açıklanması, üreticiyi özel sektöre mahkûm etti. Bunu fırsat bilen özel sektör ise yüzde 50 randıman fındığın fiyatını 23 TL’ye kadar düşürdü. Ordu’nun Altınordu İlçesi Ziraat Odası Başkanı Atakan Akça ile fındıkta yaşanan gelişmeleri konuştuk.
- Fındıkta son durum nedir?
TMO, taban fiyatı 26.5 ve 27 TL olarak açıkladı. 1 Eylül itibariyle de TMO, alımlarına başladı. Ordu ili olarak söyleyecek olursak 9 yerde alımlarına devam ediyor ama ne yazık ki serbest piyasada tekelci firmanın ayak oyunları ve manipülasyonlarıyla şu anda fındık yerlerde sürünüyor. Fiyatlar, 23 TL’ye kadar indi. Bunun üreticiyi memnun ettiğini söylemek çok zor.
FİYATI BİR TEK DEVLET AÇIKLAR
- Fiyatların düşmesinin nedeni nedir?
Tekelci bir zihniyet var. Şu anda kendi kazançlarını artırabilmek ve yandaşlarına para kazandırabilmek için fındık alımı yavaşlatıldı. Birçok sanayici ve tüccar, fındık almaktan vazgeçti. Tabii el altından alım yaptıklarını biliyoruz. Hatta aldıkları fiyatı da biliyoruz. Çünkü ne cüretse taban fiyat açıklama durumunda kalıyorlar. Buradan yetkililere sesleniyorum böyle bir durum olmaması lazım, çünkü fiyat açıklayacak tek yer devlettir. Devlet fiyatını açıklar, bunun üzerinden de ticaret yapılır. Amaçlanan ise yandaşlara para kazandırmak. Piyasayı sıkıştırıyorlar ve bir şekilde üreticinin ve işini düzgün yapan tüccarın elinden fındığı almaya çalışıyorlar.
ÜRETİCİ DE SANAYİCİ DE TEKELCİNİN ELİNDE
- Üretici bu durumdan nasıl kurtulacak?
Birçok üreticimiz özellikle bu dönemde fındığa muhtaç. Çünkü çocuğu okula gidecek, düğünler yapılmış paralar ödenecek, harcama kalemleri çoğalıyor bu dönemlerde. Sıkışan üreticinin elinden fındığı bir an önce ucuza kapatmayı, kendi kârlarını düşünüyorlar. Üreticiyi düşünen yok. Zaten üreticiyi düşünen bir mantık olsa buna bir çözüm bulunur. Hükümet, milli bir politika geliştirmeli ve bu milli politikanın sonucunda da fındığın fiyatı belli olmalı. Devlet müdahale edecek. Milli bir politikayla bu sorunun çözüleceğini düşünüyorum. Fındık alım satım metası dolar. Dolar üzerinden bir ayarlama yapılabilir. Üretici hangi fiyata satacağını bilir, sanayici hangi fiyata alıp satacağını bilir. Dolayısıyla piyasanın dengede olması sağlanır. Ancak şimdi fındıkçıyı tekelcinin eline bıraktınız. Sanayici de tekelcinin elinde, üretici de. Burada tekelci firma ne isterse, Türkiye’deki işbirlikçileri de o talimatı yerine getiriyor. Bu tekelci zihniyetin bu piyasada uzun süre durduğunu düşünmek bile istemiyorum. Biz kimsenin ticaretini engellemek istemiyoruz. Tabii ki gelsin ihracat yapsın, fındığı dünyaya götürsün ama buradaki üreticinin, sanayicinin, tüccarın da hakkını teslim etsinler.
ALIM YERLERİ ARTIRILABİLİR
- Üretici neden özel sektörü tercih ediyor?
TMO şu anda yoğun bir taleple karşı karşıya. Bildiğim kadarıyla ekim ayının sonuna kadar bütün randevular dolu. Burada TMO’nun alması gereken tedbirler var. Alım yerlerinin sayılarını artırabilir, depo sayısını artırabilir. Bizim esas işimizi bozan yurt dışından ve il dışından gelen üreticilerimizdir. Bir an önce fındığını harmana koyup işlemini yapıp, satıp gitmek zorunda. TMO’nun alımları da bu sürece uygun değil. İlk etapta piyasayı bu üretici grubu bozuyor. Bir de düşünün, sene içerisinde ihtiyacı olmuş, gitmiş ürün karşılığında para almış bunu da yerine vermek zorunda. Bizim vatandaşımız imkânı olduğu sürece borcunu ödemenin hesabını yapar her zaman. Bu sene biraz alımlar da gecikti, 1 Eylül itibariyle alıma başladı TMO. Geçen sene 15 Ağustos’ta başlamıştı. Bu da bir etken ama bu üreticinin TMO’yu tercih etmemesiyle alakalı bir sorun değil. TMO üreticinin garantörü, bunu kabul ediyoruz ama bu eksikliklerini de gidermesi gerekir. TMO genel müdürünün bir açıklaması var ‘biz bütün fındığa talibiz’ diye. Biz de üreticinin eğer çok zorda değilse serbest piyasada fındık satmasını istemiyoruz.
TMO İŞLEVİNİ GENİŞLETMELİ
- Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Bizim bölge olarak en büyük sıkıntımız 2B arazileri. Buralar, ÇKS’ye kayıtlı değil, tapulu değil. Dolayısıyla burada da bir üretim var ama onu TMO’ya veremiyor üretici. Mecburen özel sektöre gidiyor. Bunlar aşılabilecek şeyler, TMO biraz daha işlevini genişletmeli. İşlevleri arasına emanete fındık almayı da sokması gerektiğini düşünüyorum. Emanete bırakılan fındık artık üreticinin fındığı değil sanayicinin, tüccarın, ihracatçının fındığı. Orada işini gören ihracatçı, sanayici ve özellikle tekelci firma, fiyatı yükseltmiyor ve üretici de ürettiği üründen hak ettiği parayı kazanamıyor.
ERDAL: TEKELCİ FİRMA DEVLETTEN DAHA MI GÜÇLÜ?
Vatan Partisi Ordu İl Başkanı Osman Erdal da fındıkta şu anda mafyavari bir oyun sergilendiğini belirterek şunları söyledi: “TMO’nun bizce de yanlışları var. Birinci yanlış, 1 Eylül’de alıma başlamış olmaları. İkincisi ise ödemelerin 21 gün sonra yapılacağı. Bunlar, üreticiyi tüccarın kucağına atmış oldu. İşçi parası ödenecek, gübre borcu var, başka borçlar var. Ödeme yapmak için bir an önce o paraya sahip olması gerekiyor. 21 gün içerisinde dediğiniz zaman, borçlara faiz işliyor. Bu faizden kurtulmak için üreticinin bir an önce fındığını satıp, parasını alması lazım. Devletin görevi piyasayı kontrol etmek ama ne hikmettir ki tekelci firma, devletten daha güçlü ki devletin açıkladığı fiyata bakmaksızın 23 liraya şu anda fındık alıyor. Devletin rekabet kurulları var, bunları devreye sokması lazım ama o devreye giren rekabet kurullarının da tekelci firmaya karşı dik durması lazım.