Üsküdar Üniversitesi’nden evrim karşıtı ‘Yaratılış manifestosu’

Üsküdar Üniversitesi’nde evrim karşıtı ‘Yaratılış Kongresi’ düzenlendi, sözde manifesto yayınlandı. Rektör Tarhan, ‘Aklın yolu yaratılış!’ ifadelerini kullandı. Bilim ve Ütopya Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Cemil Gözel ise safsataya tepki gösterdi.

Üsküdar Üniversitesi, TÜBİTAK ile işbirliği içinde “Yaratılış Kongresi” adı altında evrim karşıtı bir etkinlik düzenledi. Kongre sonunda, Üsküdar Üniversitesi’nin internet sitesinden imzaya açılan bir “Yaratılış Manifestosu” yayınlandı. Aydınlık’a konuşan Bilim ve Ütopya Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Cemil Gözel, “Üsküdar Üniversitesi, toplumun tortusu olan odaklardan, tarikatlar gibi çağ dışı yapılardan, emperyalizmin beslediği, büyüttüğü kuvvetlerden gelen bilime yönelik saldırılara alan açmaktadırlar.” diyerek tepki gösterdi.

Üniversitenin açıklamasında kongrenin amacı, “Bilimsel verilerle milli ve manevi değerleri güçlendirmek” olarak açıklandı.

Bu yıl 8’incisi düzenlenen ‘Uluslararası Bilimler Işığında Yaratılış Kongresi’nin katılımcıları, bir de ‘Yaratılış Manifestosu’ beyan etmeyi uygun, hatta zorunlu gördüklerini belirtti. Bunun nedeni ise, ‘bilimsel verilerin ve matematiksel ispat yöntemlerinin, evrenin varoluşunun bilinçli ve tasarımsal olduğu yönündeki kanıtların yeterli düzeye ulaşması’ olduğu şeklinde açıklandı.

Kongrenin düzenlenmesine ilişkin amaç şu şekilde paylaşıldı:

“Bu yaratılış kongrelerinin esas amacı, alanında ihtisas sahibi bilim insanlarının sundukları bildirilerle Allah’ın kudret sıfatının eseri ve ilimlerin konusu olan kâinat kitabının, yaratılış bakış açısıyla okunup yorumlanmasıdır. Böylece bilim camiasının düşünce ufkuna katkı sağlamak, evrim görüşünün ideolojik düşüncelere alet edilmesinin önüne geçmek, bilimsel verilerle millî ve manevi değerlerimizi güçlendirmektir.”

‘BİLİM DİLİ, TEVHİDİ BİR DİL OLMALI’

Bildiride ‘gençleri şüphelerden kurtarmanın yolu’ olarak tevhidi bir dil kullanılması gerektiği söylendi:

“Gençlerimizi taassuptan ve inançsızlığa sürükleyen şüphelerden kurtarmanın yolu, bütüncül bakış açısıyla yapılan bir eğitime bağlıdır. Kainattaki varlıkların yapılarını ve mükemmelliklerini ortaya koyan kitap, makale ve belgesellerde bilim dili olarak bütüncül bakışa uygun ve kültür değerlerimizle uyumlu tevhidi bir dil kullanılmalıdır.”

Bildiride kongre katılımcılarının sözde manifestoyu imzaya açtıkları da ayrıca belirtildi.

Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Profesör Nevzat Tarhan, ‘manifestonun çok iddialı, devrimci nitelikte bir manifesto’ olduğunu iddia ederek “Aklın yolu yaratılış!” dedi. Konuya dair Prof. Dr. Hasan Aydın ise, “Konu öznel dinsel inançlarla ilgilidir, bilimsel açıdan ele alınacak hiçbir yanı bulunmamaktadır.” dedi.

‘SAFSATAYA GEÇİT VERİLEMEZ’

“Yayınlanan ‘manifesto’ başından sonuna bilim dışı bir içeriğe sahiptir. Doğal seçilimden materyalizme kadar ileri sürdükleri savların iler tutar bir yanı yok, onlarca kez çürütülmüştür.” diyen Bilim ve Ütopya Genel Yayın Yönetmeni Gözel, akademi dünyasına, bilim camiasına, üniversite öğrencilerine, toplumun aydınlarına görev çağrısında bulundu:

“Manifestonun yazarları ne evrimden ne termodinamikten ne materyalizmden ne de evrenin korunumu yasalarından haberdardır. Mantık hatalarıyla dolu, bilim dışı böyle bir metin ancak özel bir çabayla hazırlanabilirdi. Bu yüzden manifestonun dikkate değer tek bir tarafı vardır: O da ülkemizdeki akademik durumun gerçek bir fotoğrafını vermesidir. Bilim karşıtı böyle bir metnin ülkemizin bir üniversitesinden yayılması metnin içeriğinden daha fazla tartışılması gereken konudur.

“Yaratılış safsatasına sözde bilimsel bir kılıf olarak teorileştirilen ‘Akıllı Tasarım’ gibi çürük önermelerin bir üniversite tarafından imzaya açılması, günümüzde üniversiteler hakkında bilim odaklı bir tartışmaya ihtiyaç olduğunu göstermektedir. Üniversitelerin görevinin, safsatalara ve bilim dışı savlara karşı bilimi savunması olması beklenir. Üniversitelerden beklenen, sözde bilim adı altında dinsel inançlara kılıflar uydurması değildir. Ancak Üsküdar Üniversitesi, toplumun tortusu olan odaklardan, tarikatlar gibi çağ dışı yapılardan, emperyalizmin beslediği, büyüttüğü kuvvetlerden gelen bilime yönelik saldırılara alan açmaktadırlar.

Cemil Gözel

“Bu manifestonun amacının bilimi safsata ile kuşatmak olduğu açıktır. Bilim ve Ütopya olarak ‘Safsataya Karşı Bilim Hareketi’ni bu tür iklimleri gözeterek başlattık. 1990’lardan itibaren bilime karşı başlatılan sistemli saldırının bir ayağı hep bu manifestoda dile getirilen fikirler oldu.

‘TOPLUMA VE BİLİME YÖNELİK SALDIRI’

“Evrim karşıtlığı, topluma ve bilime yönelik saldırının en önemli başlıklarındandır. Dünya ve Türkiye ölçeğindeki bu saldırılara karşı Bilim ve Ütopya, bilimi ve nesnel gerçekliği temel alarak kararlı bir mücadele yürütüyor ve yürütecektir. Buradan akademi dünyasına, bilim camiasına, üniversite öğrencilerine, toplumun aydınlarına görev çağrısı yapıyoruz: Safsataya karşı bilim hareketini Türkiye geneline yaymak, buradan bir programla, bir yol haritasıyla çıkmak, dirençli bir kuvvet yaratmak bu saldırılara karşı başarının anahtarıdır!”

Sonraki Haber