Uygur meselesine ABD gözüyle bakmayız

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 'Uygur Türkleri’nin kanayan yarasına yabancı başkentlerin prizmasından bakamayız. Washıngton’un gözüyle Pekin’i şekillendiremeyiz' dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Türk milletiyle gönül bağı kopmuş kim varsa kendilerine Uygur Türkleri konusunda laf ettiklerini söyledi. Bahçeli, “Milliyetçi Hareket Partisi, Uygur Türkleri’nin kanayan yarasına yabancı başkentlerin prizmasından bakmaz, bakamaz. Washington’un gözüyle Pekin’i şekillendiremez, Pekin’in gözüyle de Washington’u kavrayamaz” dedi.

Bahçeli, partisinin TBMM grup toplantısında şöyle konuştu: “Bölücüsünden kozmopolitine, işbirlikçisinden ilkesizine, haininden hayasızına kadar hepsi ağız birliği etmişçesine fikriyatımızın kilit taşları hakkında bilirkişilik taslıyor, gevşek gevşek atıp tutuyor. Be hey gafiller, Türklük ne zamandır sizin ana meselesiniz oldu? Bayram değil seyran değil, hangi ara Türklüğe bu kadar sempati beslediniz? Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin Limasol kentinde, cami duvarlarına Türklere ölüm yazan faşist ırkçılarla sizin aranızda esasen ne fark vardır?”

Bahçeli’nin konuşmasından önemli başlıkları sunuyoruz:

‘MHP YABANCI BAŞKENTLERİN PRİZMASINDAN BAKMAZ’

“MHP; Washington’un gözüyle Pekin’i şekillendiremez, Pekin’in gözüyle de Washington’u kavrayamaz. Türkmeneli davasına Barzani küstahlığıyla yaklaşmaz, yaklaşamaz. Kıbrıs Türklüğü’nün hak ve çıkarlarını Rum palikaryasının veya küresel baskı gruplarının dayatmalarıyla ele almaz, alamaz, almayacaktır.

“İnançlarımız, ilkelerimiz ve ülkülerimiz ne diyorsa ona göre hareket ederiz, ona göre duruş sergileriz. Herkes haddini bilsin, atacağımız taşı da biliriz, yiyeceğimiz aşı da biz seçeriz.

“CHP böyle demiş, İP şöyle demiş, HDP şunu söylemiş bizim için sadece gürültü kirliliğidir.”

‘TÜRKMENELİ TÜRK’TÜR’

“Türkmeneli’ne Kürdistan diyenler tarihin çöplüğüne atılmış çürükler, küresel emperyalizme maşalık yapan çarpık zihniyetlerdir. Türkmeneli Türk’tür, Türk’ün ta kendisidir, ebedi öz yurdudur. Türk’ün Şii’si, Sünni’si yani mezhepsel ayrımı değil, bayraklaşmış tarihi kimliği, yüksek milli şuuru her şeyin önünde, her mevzunun üstündedir. Bu uğurda samimi mücadele veren, Türkmen kardeşlerimizin haklı davasının sesi olan, ne var ki aldığı bir kararla görevinden istifa eden Sayın Erşat Salihi’ye teşekkür ediyor, kendisini her zaman muhabbetle kucaklayacağımızı, çalışmalarını hiç unutmayacağımızı ifade ediyorum. Türk, Türk’tür, başka bir ayrım ve kategori tefrikadır, fitnedir. Karabağ Savaşı’nda, Ermeni propagandasına nefes olan CHP’nin bir gün de çıkıp Türkmeneli’deki gözyaşlarından; Kerkük, Musul, Telafer, Tuzhurmatu’nun çiğnenmiş haklarından bahsettiğini duyanınız oldu mu?”

‘İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NİN FESHİ YERİNDEDİR’

“İstanbul Sözleşmesi etrafında yürütülen tartışmalar esef verici boyutlara tırmanmıştır. Öyle bir istismar kampanyası devrededir ki kadına şiddet sanki cezasız ve yaptırımsız kalacak, taciz, tecavüz ve saldırıların önü açılacaktır. Bu sakat, sorumsuz ve sinsi propagandanın sistematik şekilde körüklendiği açıktır. Milliyetçi Hareket Partisi kadına yönelik şiddeti ön şartsız reddetmektedir. Canilerin hak ettiği cezayı bulması insanlık onuruna saygının bir gereğidir.

“Ancak sabahtan akşama kadar televizyon ekranlarından şiddeti teşvik eden program, haber ve dizileri de aynı oranda kınadığımızı söylemek boynumuzun borcudur. İstanbul Sözleşmesi beklentileri karşılayamamış, sadra şifa olamamıştır. Dahası mezkur sözleşmenin toplumsal cinsiyet kimliğine ilişkin hükümleri, aileyi, manevi değerleri, toplumsal düzen ve dengeyi tehdit etmiştir. Sözleşmeyi imzalayıp taraf olmak kadar, çekilmek de imzacı bir ülke adına haktır, hukuki bir tasarruftur. İstanbul Sözleşmesi’nin yayınlanmış bir Cumhurbaşkanlığı kararıyla feshi doğru ve yerinde bir uygulamadır.”

‘KARA PROPAGANDA’

“Harp Okulları Yönetmeliği’nde düzenlenen giriş kriterleri arasından, irticai görüşleri benimsememiş olma halinin Türk Ceza Kanunu’nda suç olarak düzenlenmediğinden çıkarılması, bildik ezberleri tekrar alevlendirmiştir. Bunun yerine de, terör örgütlerine veya Millî Güvenlik Kurulu’nca devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti, iltisakı ya da bunlarla irtibatı olmamak şartı getirilmiştir. Asker ocağı Peygamber ocağıdır. Düşmanın üzerine Allah Allah nidasıyla yürüyen kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimizin töhmet altında bırakılması, irticai tehditlerin odağı haline geleceğinin yüzsüzce ifade edilmesi, tepeden tırnağa kara propagandadır.”

‘SEÇİM ZAMANINDA YAPILACAK’

“Sonbaharda seçim olur diyenler, rüyalarında darı ambarı dişliyorlar. Kılıçdaroğlu ve İP’e dolanmış yoldaşları, boşuna heveslenmesin, boş yere umutlanmasın, seçim zamanında yapılacak, bu millet ufkunu karartan zilleti önüne kattığı gibi kaçtığı yere kadar kovalayacaktır. Süveyş Kanalı’nda bir tanker nasıl karaya oturmuşsa, zillet ittifakı da öyle sandığa çöküp kalacak, Allah’ın inayetiyle, milletimizin emsalsiz iradesiyle boyunun ölçüsünü alacaktır. Bu çıkar ittifakı dünyanın kaç bucak olduğunu 2023 haziranında inşallah görecektir. Zafer Cumhur İttifakı’nın olacak, Cumhuriyet’in yüzüncü yıldönümünde yeni bir tarih yazılacaktır.”

Sonraki Haber