UYMSİB Başkanı Prof. Dr. Yazgan: İade faturası yüzünden zincirde bereket kalmadı

Maliyet artışları arz talep dengesini bozdu. Lojistikteki zayiat fiyatları kabarttı. Rafta kalan ürüne iade faturası aracıya, aracı da üreticiye yansıtınca; üreten, aracılık yapan ve satan artık kazanamaz oldu

Marketlerde ve pazarlardaki fiyat artışları KDV indirimlerine rağmen durmuş görünmüyor. Mevsim sebze meyvelerinde dahi önceki yıllara göre oldukça yüksek fiyatları dikkat çekerken, halkın alım gücü eriyor. Fiyatları bu seviyelere çeken etkenleri ve çözüm önerilerini Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği'nin (UYMSİB) Başkanı Prof. Dr. Senih Yazgan'a sorduk. Prof. Dr. Yazgan, gözlerden kaçan bir duruma dikkat çekerek, marketlerin iadeleri yüzünden üreticinin de aracının da ilave maliyetlere maruz kaldığını zincirde kazanan olmadığını belirtti. Yazgan'a sorularımız ve cevapları şöyle oldu:

MALİYET ARTINCA ÜRETİM AZALDI

  • Yaş sebze meyvede maliyet artışlarıyla fiyat artışları doğru orantılı mı? Son dönemde katlanan fiyat artışlarının nedeni ne?

Fiyat artışlarındaki en önemli etmenler girdi maliyetlerinin artmasıdır. Bu maliyetler içerisinde enerji (elektrik, yakıt ve ısıtma), gübre, ilaç ve işçilik fiyatlarındaki artışlar, ürünün üretildiği bölgeden tüketilen illere taşıma giderlerindeki artışlar fiyat artışlarının başlıca sebepleridir. Bununla birlikte üretim girdilerindeki artışlar nedeniyle üretim alanlarındaki azalışlara neden olmuş, sonuçta arz talep dengesi de bozulmuştur. Ülkemizde ne yazık ki yaş meyve ve sebze açık kasalarla şehirler arasında taşınmakta, yol süresince farklı ısı dalgalanmalarından kalite kayıpları ve/veya ürün kayıpları oluşmakta bunun sonucunda üreticiyle tüketiciye satış noktasında ki fiyat farkının açılması kaçınılmaz olmaktadır.

DÖRT KALEMDE TEDBİR LAZIM

  • Fiyatlar nasıl düşürülebilir?

Tarımdan her gün uzaklaşan üreticilerin tekrar tarıma kazandırılması birinci önceliğimiz olmalı. Bunu yapabilmek içinde üretimde karlılığı ve verimliliği artıracak, girdi maliyetlerini düşürecek kısa ve orta vadede alınması gereken eylem planları olmalı. Enerji, gübre, ilaç ve işçilik maliyetlerinde tasarruflar yapılmadığı koşulda fiyatların düşmesinin beklenilmesi hayal olur.

ÜÇ BAŞLIKTA ADIM ATILMALI

  • Üreticinin maliyetini bile karşılayamadığı fiyatlarla verdiği ürünün fiyatının tüketiciye kat kat artarak ulaşmasının nedeni ne? Kim kazanıyor? Bu sorun nasıl çözülür?

Artan pahalılıktan üretim ve tüketim azaldı, marketlerde ve marketlere gelene kadarki taşıma şekillerine bağlı kayıplar az olan üründe sorun olmaya başladı. Rafta kalan ürüne iade faturası aracıya, aracı üreticiye yansıtınca; üreten, aracılık yapan ve satan artık kazanamaz oldu. Sonuçta üretiminden tüketimine kadarki her konuda ciddi önlemlerin ilgili bakanlıklarca alınması gerekmektedir. Planlı, girdi maliyetlerinin azaltıldığı, taşımada soğuk zincirin korunması önlemleri alındığında, fiyatlarda taraf olanların bütünü için dengelenmiş olacaktır.

BUNLARI YAPMAZSAK ÜRETİM ARTMAZ

Üretim nasıl artırılabilir? Yaş sebze ve meyve üreticisinin çözüm bekleyen acil sorunları neler?

Ne yazık ki ülkemizde kısa orta ve uzun vadeli tarımsal üretim planlamaları yapılmadığı, üretim temel girdilerinde bir fiyat düzenlemeleri olmadığı koşullarda üretimimizin artırılması söz konusu olamaz. Yaş meyve sebze sektöründe yaşanan aşırı kimyasal kullanımlarının çözümüne yönelik önlemlerin de alınması önem arz etmektedir.

İHRACAT KISITLAMASI İLAVE SORUN YARATIR

İçerde arzı artırmak için ihracata geçici olarak sınır getirilmesi sektörü nasıl etkiler?

Bu yönde alınacak karar üretimin karşı karşıya olduğu sorunlara bir yenisini ekler. Ülkemizdeki yaş meyve ve sebze üretiminin yüzde 10’u ihraç edilmektedir. İhracat üreticimizin korunmasını bir diğer anlatımla üretimimizin korunmasında ki sürekliliğin en önemli aktörüdür. Bunun en güzel örneği bu yıl yaşadığımız Rusya’ya ihracatının kapandığı limon üretiminde ürünler dalda kaldığından üreticilerimiz bahçe sökmeye başlamıştır. Sonuç olarak kapatmak yerine ihracatın artırılmasıyla üretici refahımızın artması, üretimin artırılması sonucunu doğuracak ve ülke insanımız daha uygun fiyatlarla ürün tüketim imkanı bulabilecektir.

'TARIMDA YENİ TEKNİKLERİ UYGULAMALIYIZ'

Akdeniz Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği (AKAMİB) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Bülent Aymen, “Ülkemiz konumu, arazi yapısı ve iklimi itibarıyla familya, cins ve tür sayısı bakımından zengin bir bitki örtüsüne sahip ve bunu doğru kullanabilirsek petrolden bile daha kıymetli.” dedi. AKAMİB'in düzenlediği ödül töreninde konuşan Aymen, “Yerli sanayi ve katma değeri yüksek, teknolojik üretim olmazsa olmazımız ama Türkiye’nin ayrıca bir tarım ülkesi olduğunu unutmamamız gerekli. Çiftçilerimizin yaş ortalaması çok yüksek, yerlerine gelenler de annesinden, babasından gördüğü yöntemlerle çalışıyor. Her sektörde olduğu gibi tarımda da teknoloji gelişiyor, yenilikleri takip etmemiz, daha verimli teknikleri uygulamamız gerekli.” mesajı verdi.

‘GAZİANTEP İHRACATTA ROL MODEL OLDU’

Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı (TİM) İsmail Gülle, Gaziantep’in ihracatıyla tüm Anadolu’ya rol model olduğunu söyledi. Gülle “İlimiz, Türkiye’nin gelişimini çok iyi okudu. Yatırımlarını buna göre yaptı ve markalarını buna göre oluşturdu. İhracatı işin merkezine aldı. Son 20 yılda, şehrimizin ihracatı 17 kat arttı. Gaziantep’te tam 10 sektörümüz tarihlerinin en yüksek ihracatını 2021 yılında gerçekleştirdi. Bununla beraber, Gazi Şehrimiz, 2021 yılında tam 100 ülkeye ihracat rekoru kırdı.” dedi.

İKİ YENİ OSB GELİYOR

“TİM Güneydoğu Anadolu Meclisi” toplantısı Gaziantep’te yapıldı. İhracat dünyasının önde gelen isimlerinin katıldığı toplantıda Gülle, TİM’in projelerini anlattı. Gülle şöyle konuştu: “4 yıl önce göreve geldiğimizde, Güneydoğu Anadolu Meclisi programımızı yapmıştık. O gün ihracatımız 164 milyar dolardı, İhracatçı firma sayımız 65 bin, İhracat yükümüz 115 milyon tondu. Gaziantep’in ihracatı 7 milyar dolar, Güneydoğu Anadolu’nun toplam ihracatı 10,3 milyar dolardı. Gaziantep’te 2 bin 528, Güneydoğu Anadolu’da 3 bin 685 ihracatçımız vardı. Gaziantep’te ki Organize Sanayi Bölgesi 6’ya, Güneydoğu’daki Organize Sanayi Bölgesi sayısı 15’e yükseldi. Yakın gelecekte bölgede açılacak 2 OSB ile beraber, bölgemizin ihracatı daha da artacak.”

DAP'IN HALKA ARZI SAVAŞA DENK DÜŞTÜ

DAP Gayrimenkul Geliştirme hisseleri, Borsa İstanbul’da düzenlenen gong töreninin ardından borsada işlem görmeye başladı. DAP Gayrimenkul Geliştirme’nin gong törenine Borsa İstanbul A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erişah Arıcan, Borsa İstanbul A.Ş. Genel Müdürü Korkmaz Ergün, DAP Gayrimenkul Geliştirme Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Yılmaz, DAP Gayrimenkul Geliştirme Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Rafet Yılmaz ve Garanti BBVA Yatırım Genel Müdürü Utku Ergüder ile iş dünyasından çok sayıda davetli katıldı. DAP'ın halka arz olduğu gün Rusya, Ukrayna'ya yönelik operasyon başlattığından perşembe günü borsa yüzde 9 değer kaybetti. Törende bir konuşma yapan Borsa İstanbul A.Ş. Genel Müdürü Korkmaz Ergün, halka açılmanın, bir şirketin uzun vadeli gelişiminin temelini oluşturduğuna dikkat çekti.

Sonraki Haber