Uzman Klinik Psikolog Selçuk Tokaç: 'Çocuğa kaygı aileden bulaşıyor'

Koronavirüs nedeniyle okulların kapalı kalma süresinin 30 Nisan'a kadar uzatılmasıyla yeni bir sisteme girilmiş oldu. Evden eğitim sisteminin devam edeceği bu süreçte öğrencileri ve ebeveynlerini ne bekliyor, ne yapmaları gerekiyor? Konuyu Uzman Klinik Psikolog Selçuk Tokaç'la konuştuk. Tokaç, bu süreçten çocuklardan ziyade ebeveynlerin etkilendiğini belirtti. Tokaç aynı zamanda evden çalışmaya başlayan ailelerin ev içinde karı-koca ve ebeveyn ilişkilerini de düzenlemesi gerektiğini vurguladı. Tokaç, Aydınık'a verdiği demeçte şu ifadeleri kullandı:

“Koronavirüs sebebiyle uzatılan öğrencilere evde eğitim sürecinde uyum sorununun, çocuklardan ziyade yetişkinlerde olduğunu düşünüyorum. Şu an evden çalışan yetişkinler eskiden dinlenme alanları olan evlerini işyeri olarak kullanıyorlar. Şimdi evlerde hem eş hem de ebeveyn olmanın baskısını daha çok yaşıyorlar. Bu yoğun duyguya yetişkinler dayanamıyor. Aileler uzun zaman sonra kendi iç dünyalarına ve duygularına dönmüş oldular. Aileler karı-koca ve ebeveyn ilişkilerini düzenlemeli.”

'DERS CİDDİYETİNDE YAPILMALI'

“Bu noktada çocuklar için çok sorun yok. Çünkü çocuklar süreçlere hızla adapte alabiliyorlar. Tabi bir sıkılma süreci olacak, kendi rutinleri aniden bozulduğu için. Bu çok doğal. Fakat daha dikkatli olması gereken kesim, ebeveynler. Çocukluğunda ilgi görmeyen aileler, çocuklarının sürekli ilgi istemesinden kaynaklı yorulacaklar, bunalacaklar.

"Burada en önemli yaş aralığı 0-10 yaş. Bu yaş aralığı için özellikle etkinlikler oluşturulmalı. Uzaktan eğitim ders ciddiyetiyle yapılmalı. Normalde okul şartlarında derse odaklanmakta zorlanan öğrencilerin şu an bir ekrana odaklanması bekleniyor çünkü. Bu eğitimler okul düzeniyle yapılmalı ki okullar açıldıktan sonra öğrenciler okula adapte olmakta zorluk çekmesinler.”

'YANINDA OLDUĞUNUZU BELİRTİN'

Tokaç üniversite sınavlarına hazırlanan gençlerde belirsizliğe bağlı olarak kaygı sorununun gelişebileceğini belirterek şöyle konuştu:

“Üniversiteye hazırlanan gençler belirsizlik ve kaygı yaşıyorlar. Bu belirsizlik motivasyonu kırıyor. Bu öğrenciler, belirli bir tarihe ve belirli konulara kendilerini hazırladılar. Belirli konular ve tarihler gidince motive olmakta zorlanıyorlar. Bu yaş grubu çok hızlı iyileşebilir ve sistemleri düzeltilebilir. Burada ailelerin yapması gereken çocuklarına 'geçecek merak etme' gibi teselli ve belirsiz cümleler yerine daha belirgin ve çocuğun yanında olduklarını belirten 'biz senin yanındayız' mesajını vermeleri ve çocuğa özel bir alan yaratıp kaygıdan uzaklaştırmaları.

"Kaygı bulaşıcıdır. Kaygı anne babadan bulaşır. Ebevenyler buna da dikkat etmeli. Çocuklarda kaygı (anksiyete) oluşur. Ailenin bunun önüne geçmesi gerekir. Aynı kaygı çok fazla yemek yemelerine ve yemek düzenin bozulmasına ya da yeni düzenler oluşmasına neden olabilir. Bununla ilgili düzenlemeleri de aile yakından takip etmeli.”